CAN SIKAN KARAİSALI KRİZİ PAŞA’YA ULAŞTI 6’NCI BÖLÜM

Karaisalılıların Muhtırası 5 Ağustos Ziyaretinden sadece bir hafta sonra, 12 Ağustos 1920 günü Tümen Komutanı Yarbay Mehmet Hayri Bey’e verilmişti. İfade dili oldukça ağırdı ve adeta ciddi bir isyan havası taşıyordu. Hızla gelen karşı tepkiler de aynı şiddetteydi. Ne gariptir ki, bu kargaşayı Fransız Kurmay Heyeti de duymuş ve yeniden, üstelik tazelenen umutla mücadeleyi şiddetlendirmişti. Cephelerden gelen üzücü haberler birçok kişiyi de karamsarlığa sevketmiş, artık Fransızlara teslim olunacağı zannını vermişti. Seyhan Grup Komutanı teğmen Abdüsselam özellikle bu düşüncesini yakın çevresine yoğun biçimde yaymaya başlamış ve bir  süre sonra da firar ederek Fransızlara sığınmıştı.

PAŞA KRİZE EL ATTI

Gelişmeler endişe veriyordu. Durumdan Gazi Mustafa Kemal Paşa bilgilendirildi. Paşa, her türlü olasılığı dikkate alarak aldığı kararla askeri ve idari yönetimi birleştirdi. 8 Eylül’de, Vali Vekili ve 41’inci Tümen Komutanı olarak da, çocukluktan beri yakın arkadaşı olan Mehmet Nuri Bey’i (Conker) Pozantı’ya gönderdi. O güne dek Vali Vekili olan İsmail Safa Bey de görevini milletvekili olarak sürdürmek istediğini bildirmişti zaten. Mehmet Nuri Bey 26 Eylül’de Pozantı’ya gelerek görevi devraldı.

Yeni Vali ve Tümen Komutanı göreve başladığının ertesi günü, yani 27 Eylül günü yayınladığı bildiri ile sarsılmış moralleri düzeltmek istedi. Adana Halkının istiklâl mücadelesindeki benzersiz gayretlerinden övgü dolu sözlerle bahsediyordu. Ardından da, Ulusal Direnişin düşman silâhlarıyla kırılamayacağını vurgulayarak Büyük Millet Meclisinden gelen emirlere uyulmasını tavsiye ediyordu. Bildirinin sonu, “Namus-u milliden” yani ulusal namustan başka emel ve hedef taşınmaması önerisiyle bağlanmıştı.

Görevi devir sırasında İsmail Safa Bey Mehmet Nuri Bey’e genel bilgi verirken Teğmen Abdüsselam’ın sapık saplantıları ve çevresindekileri olumsuz etkileme gayreti içinde nasıl çalıştığını anlatmıştı. Durum bu yönüyle ayrı bir ciddiyet taşımaktaydı elbette.

İKİNCİ POZANTI KONGRESİNDEN

Selefini dikkatle dinleyen ve sık sık sorular sorarak bazı ayrıntıları da öğrenmeye çalışan yeni Vali vekili ve Komutan, sıkı önlemler alınması

gerektiğini hemen kavramıştı. Kısa sürede pek çok temaslarda bulunarak 8 Ekim Cuma günü İkinci Pozantı Kongresini toplamaya karar verdi. Kongreye, “Memleketin savunulması, cephelerin güçlendirilmesi ve kent gereksinimlerinin karşılanabilmesi için görüşmelerde bulunmak üzere” yapılan davetle 60 delege toplandı. Saat dokuzda başlayan çalışmalar iki gün sürdü.

Mehmet Nuri Bey açış konuşmasında ülkenin iç ve dış durumu hakkında bilgiler verdi. O güne dek halkın yaşam ve özgürlük için sergilediği dayanışma ve gayretlerinden bahsetti. Asıl önemli nokta da, Konya ve çevresinden gelen aldatıcı ve fesat dolu söylentilere karşı halkı aydınlatma görevinin aydınlara ve kanaat önderlerine düştüğünü açıklamasıydı.

Görüşmeler sonunda alınan önemli bir karar özet olarak şöyle not edildi; “Adana halkının gösterdiği dayanışma ve mücadele gayretleri ile bedeni ve maddi fedakarlıklarının sürdürülmesi ile zafere ulaşılacağı fakat bu gayretlerden Karaisalı’nın yeterince yararlandırılmadığının dikkate alınması, oradan buradan gelen aldatıcı ve üzücü yalan haberlere itibar edilmemesi gerekir. Bu tür haber ve söylentilerin kaynakları saptanarak yok edilmelidir.” Bu madde ve görüşmelerin genel havası, Karaisalı delegeleri sakinleştirmeye yetiyordu.

İlin Eylül sonuna dek yönetim sürecindeki gelir ve gider bilânçoları okundu. Hesapları incelemek üzere seçilen 5 kişilik komisyon tarafından hazırlanan raporda muhasebe yöntemlerine uyulduğu yazılıyordu.

Kongrede ayrıca yeni Merkez Heyetinin seçimi de ele alınmıştı. On üyenin nerelerden seçileceği kurra ile saptandı. Mersin ve Tarsus 3’er, Adana ile Karaisalı ise 2’şer üye ile temsil edildi. Adana’yı Mehmed Fuad Dıblan ile Nalbantzâde Ahmet (Kuradk); Karaisalı’yı da Süleyman Bey ve Adil (Menemencioğlu) temsi edecekti.

Başta Kaç-Kaç mağdurları olmak üzere zulümden kaçan göçmenlerin yerleştirilmesi de Kongrenin önemli konuları arasında yer almaktaydı. Mersin ve Tarsus göçmenlerinin cephe gerilerine yerleştirilmiş olduğu ve halen yerleştirilmesi gerekenler varsa onlara da yardım edilmesi kararlaştırıldı. Adana göçmenlerinden önemli bir nüfusun Belemedik Hacıkırı ve Kelebek gibi yerlere yerleştirilmiş olduğu belirtildi. Geriye kalanların da Karaisalı ile Tarsus’un güvenli alanlarına getirilmesi için gayret gösterileceği ifade edildi.

CUMAYA: “ONBİN LİRA YARDIM TOPLAYALIM”

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Röportaj

    Sağlık

    Spor