CHP’DE NE YAPMALI?

Önce bazı ortak kavram, nitelik ve tanımlamaları vurgulamalıyız.

Bunun için de kendimize bazı sorular yönetmemiz gerekiyor. Amacımıza ulaşmak için hangi kişi ve topluluklarla çalışacağız?

CHP’ni çağdaş bir anlayışla ve kuruluş amacından sapmadan nasıl yapılandıracak ve yenileyeceğiz?

Bu amacı kimlerle gerçekleştireceğiz?

Kimlerle birlikte olacağız?

Sekizinci kez seçilmiş, dokuz kez seçim kaybetmiş, verdiği sözleri tutmamış ve partiyi ekseninden kaydıran Genel Başkanla mı?

(İlk seçildiğinde %40’dan aşağı oy alırsam bu koltukta bir dakika oturmam deyip kurultay delegelerinin tamamının oyunu aldı.

Yapılan hiçbir seçimde %26’yı hiç bulamadık. Partiye Atatürk düşmanlarını, CIA ajanlarını ve Fetullahçıları, FETÖ’nün abant toplantılarını finanse edenleri alarak eksen kayması yarattı.)

Parlamentoya girmekten başka bir şey düşünmeyen, adını listeye yazdırdıktan sonra partinin yenilgisini umursamayan, milletvekilliği ile yetinmeyip Büyükşehir Belediyelerinin başkanlığına talip olan parti oligarşisi ile mi?

Seçildiği zaman Genel Başkan ve çevresinin eteğniden ayrılmayan, yetkilerini kendi oyu ile devretmekten çekinmeyen, meclis dışında kalınca da muhalefet yapan milletvekilleri ile mi?

Pek azı dışında, yazgılarını ön seçime değil, Genel Başkanın iki dudağından çıkan tercihe bağladığı için suskun belediye başkanları ile mi?

Milletvekili seçilmek amacı ile türlü listelerde yer alıp Parti Meclisine giren, Genel Başkanın sunduğu yerel ve genel seçimlerdeki aday listelerini tereddütsüz onaylayan, içinde kendi ismini göremeyince muhalefet yapan Parti Meclisi ile mi?

Bir sonraki seçimde milletvekili veya belediye başkanı olmak umuduyla genel başkanın gözlerine bakan, Ankara’ya çağrıldığında koşa koşa bağlılık bildirisi imzalamaya giden il ve ilçe başkanları ile mi?

HAİNCE PARTİ TÜZÜĞÜNE SOKULAN ELEKTRONİK ÜYELİK sayesinde PARTİYE GİREN, ön seçimlerde kendi etnik/mezhep/hemşeri tercihleriyel oy kullanan, genel seçimlerde ise başka partilere oy veren NAYLON ÜYELERLE Mİ?

Elbette parti örgütüne yıllarını veren, Atatürk ilkelerine inanmış, her seçim yenilgisnide içi yanan örgüt emekçileri bu tasnifin dışındadır.

Zaten onlar doğruları söyledikleri için genel merkez ve örgütdeki uzantıları tarafından dışlanmışlardır. Bu mücadele elbette örgüt emekçileri ile birlikte olacaktır.

Kimse CHP’den büyük değildir. Büyük olan ATATÜRK’ün kurduğu CUMHURİYET HALK PARTİSİ’dir!..

Sıfatı ve makamı ne olursa olsun kimes partinin sahibi değildir; olamaz!..

Kaldı ki onlar bu sıfatlara CHP sayesinde ulaşmışlardır.

İl ve ilçelerde görevlendirip, belediyelerden maaşlandırarak kendi adlarına oy kullandırdıktları BANKAMATİKÇİLERLE Cumhuriyet Halk Partisi’nin anatomisi ile oynayanlarla bu kavgayı nasıl sürdüreceğiz!..

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Röportaj

    Sağlık

    Spor