ÇUKUROVA HAVAALANI SAMAN GİBİ DEĞİL ORMAN GİBİ OLMALI

Saygıdeğer milletvekillerimiz,
Kıymetli mebuslarımız,
Değerli seçilmişlerimiz,
Kadirbilir temsilcilerimiz…
Partiniz, pırtınız önemli değil. Mecliste Adana şapkası ile oturuyor olmanız yeter de artar bile. İşbu arz-ı halimiz nazik dikkatlerinize sunulmak üzere kaleme alınmıştır. Yüce Tanrı’dan sizlere kuvvet ve metanet ve şetaret ihsan etmesini niyaz ediyorum.
Bu satırları yazarken Ormanlarımızdaki inanılmaz yangın felaketi yıkıcılığını hala sürdürmekteydi. Milyonlarca ağacımız küle döndü, onun birkaç katı hayvan telef oldu. Yüzyıllar içinde oluşan ekosistem, yani doğal dengeden eser yok. İlk tahminlere göre yaklaşık 100 ton bal açığımız olacak. Fenası, önümüzdeki 15-20 yıldan önce ormanlık alanın kendini kurtarması beklenmiyor. Tabii bal üretimi de sakatlanacak.
Zarar-ziyan son günlerin sürekli konuşulan konu olmakla birlikte, ondan daha çok “UÇAK” meselesi gündeme oturdu. Sayın Bakanımız Pakdemirli birkaç gün önce yangın uçağımız olmadığını söylemişti, önceki gün ise adamakıllı bir filomuz olduğunu dillendirdi. Ne var ki, bu alanda akıl-fikir ve bilgi sahibi olanlar, Türk Hava Kurumu’ndaki yangın uçaklarının kullanılmamasını son derece sert dille eleştiriyorlar.
Açıkçası, büyük yangın geldi, geldi uçak mevzuuna dayandı. Biz de gündemi yakalamış olmak için, yangını değil ama, saman alevini yeni havaalanı ile bağdaştıralım. Adanalıyı kandırmak için adına Çukurova dedikleri Mersin Havaalanı üzerine geçtiğimiz haftalar içinde hayli sözler edildi, açıklamalar yapıldı. Ne var ki, isyan sınırına yaklaşmış söylem ve yazılar, sosyal paylaşımdakiler dahil, saman alevi gibi parlayıp aniden söndü.
Hani, diyorum ki, Mersin Havaalanı bittikten hemen sonra Adana Limanının kapatılmasını engelleyiniz. Ne işimiz var, mecbur muyuz teee kör itin yattığı yere kadar saatlerce yol tepmeye. Ben zaten yazmıştım; bizzat kendim, yani şahsım olarak, yeni havaalanında kalkacak veya oraya inecek uçağa binmem. Çünkü lokasyonu son derece mahzurlu. Dört tane kuş cennetinin hemen yanıbaşıda ve son yıllarda çok sayıda uçak kuşlar yüzünden ciddi sorunlar yaşadı. Şahsım, canımı sokakta bulmadığım için böyle bir kararı peşiiin peşin aldım.
Şayet Adana havaalanı kapatılırsa, ki resmi hazırlığın o yönde olduğu söyleniyor, benim uçmak için Hatay veya Gaziantep’e gitmem gerekecek. O durumda da kara yolculuğu, mesela Ankara için, çok daha öne çıkar. Yeni hava alanı işletmeye açılıncaya kadar inşallah hızlı tren hattımız da devreye girer. O zaman, işte o zaman yandı gülüm keten helva!.. Çünkü yeni alan inşaatını yapanlara yılda 12 milyon yolcu garantisi verilmiş. Önceki yıl Adana yolcu sayısı sadece 5 milyon. Bundan sonra artmaz, bence eksilir. Devlet Baba, bizden söke söke aldığı vergilerin bir kısmını da demek ki yeni havaalanında binmeyen yolcular için ödemek zorunda kalacak. Aklıma meşhur söz geldi; bu işin sonu karakolda bitmez inşallah.
Pek Sayın ve her partiden Adana milletvekillerimizden ricamız, bu konuyu gündeme taşıyın ama saman alevi gibi olmasın, Allah muhafaza, son orman yangınları gibi, gündemden düşmesin. Bunu yapabilirseniz, son derece değerli ve pek hayırlı bir hizmet sunmuş olacaksınız.