CUMHURİYETÇİ GÖRÜNEN CUMHURİYET DÜŞMANLARI
Kişisel menfaat bazıları için o kadar önemli hale gelmiş ki, vatan çıkarının önünde tutanlar bile var..
Nedir yahu!. Bir kişinin çıkarı, bir ülkenin, bir milletin çıkarından nasıl önemli olabilir? Koca koca adamları görüyoruz, aklımız karışıyor.. Dürüstlüğü kimseye kaptırmayan sahtekarları gördükçe, iktisadi ve siyasi çıkarlarını, ülkenin çıkarlarından önce düşünenleri izledikçe ürküyoruz..
Sonuçta her canlı gibi öleceksiniz yahu! Dünyanın malı dünyada kalacak.. Ülke elden giderse, senin geride kalanların da, bir millette, bir devlette yok olacak..
Ne yapmaya çalışıyorsunuz, Cumhuriyetçi görünen Cumhuriyet düşmanları..
4 gün sonra 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı’nı kutlayacağız.. Yarın Atatürk’ün 6. kez Adana’ya gelişinin yıldönümünü kutlayacağız..
Bakın o tarihlerde, sizin atalarınız, dedeleriniz bu ülke için neler yapmış, neler.. Aç kalmış, susuz kalmış, hayvan leşi yemiş ayakta kalmış, düşmanı vatanından kovmayı başarmış..
Sizin yaptığınız ne? Siyasi ve ticari ikbal.. Batsın sizin siyasi ikbaliniz de, ticari ikbaliniz de!..
“Geçen pazar günü, Sn. Doğu Perinçek’in yazısında; “…Atatürk devrimciliği, bağımsızlık ve emek davası, hiçbir zaman ABD emperyalizmi ve PKK ile yan yana düşmez…” şeklinde bir cümle vardı. Tamamıyla doğru ve haklı bir tespitti bu kuşkusuz ki. Ancak o cümlede, “Atatürk devrimciliği, yobaz-ihvancı-laiklik karşıtı odaklarla da asla ve kata yan yana düşmez” şeklinde bir ifadenin de olması daha doğru ve yerinde olurdu sanki.”
Yukarıdaki yazıyı kaleme alan kim? Hayatı boyunca sağ partide siyaset yapan, Bakanlık yapan Ufuk Söylemez.. Nerede söylüyor? Doğu Perinçek’in etkili olduğu Aydınlık Gazetesi’nde..
Şimdi görüyor musunuz geldiğimiz noktayı.. Ufuk Söylemez, Doğu Perinçek’e ayar çekiyor ve haklı..
Peki Doğu Perinçek ne yapıyor? Ulusal Kanal, Aydınlık, başında bulunduğu ve sürekli ad değiştirdiği Vatan Partisi ile CHP’ye “Vur Allah vur” ediyor..
Ufuk Söylemez, “İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimleri, YSK’nın hukuk ve vicdana açıkça aykırı, akla ziyan kararı ile iptal edildi. Bu demokrasi ayıbı karar, toplumda büyük bir hoşnutsuzluğa ve tepkiye yol açtı. Stadyumlardan, spor salonlarına, mezuniyet törenlerinden, sanatçılara kadar geniş ve kendiliğinden bir demokratik tepki ittifakı oluştu.
Açıktır ki, İstanbul’u 25 yıldan beri adeta parselleyen, tarihi ve doğal dokusuna zarar veren, mızrak gibi gökdelenleri kentin bağrına saplayan, trafiğini tam bir keşmekeşe ve çileye dönüştüren, görülmemiş partizan kadrolaşma ve kayırmacılık yapan, cumhuriyet ve laiklik düşmanı yobaz cemaatlere ve eş-dost ve akrabaların vakıflarına, belediyenin milyonlarca lirasını aktaran ve demokratik seçim sonuçlarını hazmedemeyerek çamura yatan zihniyetle, bir beş yıl daha devam edilmesini istemek ve beklemek mümkün değil elbette.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimlerini, bir milli beka meselesi gibi takdim etmek de kuşkusuz ki aklımızla alay etmek anlamına gelir.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ne S-400’lerin alımına, ne Suriye ile olan ilişkilere, ne HDP’ye Hazineden milyonlarca liralık yardım yapılmasına karar verecek, yetki, hak ve imkana sahip değildir, olamaz da.
AKP’nin 25 yıllık yerel yönetimler saltanatına, yerel seçimlerde milletin dur demiş olması, artık yeter demiş olması, esasında demokrasimizin de Cumhuriyetimizin de geleceği için büyük bir şans olmuştur” diyor, Doğu Perinçek ve yayın organları, CHP’yi yerden yere vurmaya devam ediyor..
İşte bu nedenle Sabahattin Önkibar dayanamadı, istifayı bastı gitti Ulusal TV’den ve Aydınlık Gazetesi’den.. Sağ görüşlü olmasına rağman hazmedemedi yapılanları..
Dememiz odur ki;
Cumhuriyetçi görünen Cumhuriyet düşmanları, düşün yakamızdan..
Sizi artık tanıyoruz artık, “Maskeli Balo”da” olsanız da..