CÜMÛDİYELİ ALADAĞLARIN HER YANI CENNETTEN KÖŞE
İlk ve ortaokuldayken kullandığımız atlaslarda Aladağlar üzerinde birkaç cümudiye gösterilirdi. Cümudiyenin yaz-kış erimeyen buzul olduğunu sonraki atlasları incelerken anladık. Anlamakla kalmadık, buzulların o birkaç yıl içinde küçüldüğünü fark ettik. Yıllar geçti… Üzülerek görüyoruz ki, neredeyse buzul kalmamış. Yerlerine, ufacık fakat hâlâ çok şirin gölcükleri miras bırakmışlar. Tek bir buzul kendini kurtarmış; adı
LOLUT BUZULU. “Tam olarak nerededir, yaklaşılabilir mi?” gibi sorularıma ne yazık ki cevap bulamadım. Sadece, günümüzde de yaşayan buzul olduğunu biliyoruz, o kadar.
CENNETTEN NİCE KÖŞE SERGİLİYOR
Aladağlar Adana’nın gerçek anlamda sırtını verdiği sıradağlardır. Önceki düşer. Fakat iklimimize yön veren kütlelerden biri olarak elbette konumuza özetle aldık. Aladağlara gelince, her yükseltide birbirinden görkemli ormanları, ala renkli zakkumları, buzla alay edebilen coşkulu akarsuları, baş döndüren muhteşem kanyonlarıyla gözü açık gönüllere derinden derinden hitap edebiliyor.
ŞELÂLELERİ
Ali-cengiz oyunu desem meramımı anlatmış olamam çünkü yapılan Alicengizden öte; olsa olsa Ali-Veli-cengiz oyunuydu yapılan. Bizim, yani Adana’nın Aladağ sınırları içindeki Kapuzbaşı Şelâleleri bir de baktık ki artık Kayserili olmuş. Bir komisyon yeniden il sınırı için toplanmış. Adana’yı da oralardan bir muhtar temsil etmiş. Muhtarla tanıştım; her nasılsa, bu efendi de “Kayseri’nindir” demiş ve bundan Adana’nın ancak yıllar sonra haberi olmuş. Muhtar’a göre, mevki Kayseri’ye daha yakın olduğu için adaletli karar alınmış. Ben biraz farklı düşündüm ama iş işten geçmiş, diyecek lâf bulamadım. Şu da var; bu dünya birincisi şelâlelere kısa yol Aladağ olmasına karşın, yol o kadar bozuk ki, Kayseri üzerinden gidiliyor. Hani, yolu adam gibi düzeltsek, haritadaki sınır değerini yitirir ve yine Aladağ havasını alır.
Seyhan Nehri’nin Aladağ’a yakın bir yanında KÜP derler güzel bir köy var. Devasa grabenin, yani geniş tabanlı çukurun başında. Aşağıya indiğinizde Yerköprü’yü görürsünüz. Nehir, yaklaşık 75 metrelik tünele bir baştan girip öbür baştan çıkıyor. Aladağlılar giriş tarafına akşamüstü ağ gerdiklerinde ertesi sabah kilolarca alabalık toplayabiliyorlarmış.
Aynı mevkide, yolu zorlu olmasına karşın mutlaka görülmesi gereken KÜP ŞELÂLERİ yer alır ki, yeryüzü harikalarındandır.
ALADAĞIN COĞRAFYASI
Aladağlar, Kuzeydoğuya doğru 100 kilometre kadar uzanır. Genişliği 40 kilometre kadar. Batıda Çakıt Suyu Vadisi ile Pozantı ve Kırkpınar Dağları’ndan; Ecemiş Koridoru ile de Bolkar Dağları’ndan ayrılır. Seyhan’ın anası Zamantı Suyu, Eğlence Deresi, Çakıt Suyu ve bunların kolları ile parçalanmış. Yamaçları gür pınarlarla süslüdür.. Kuzey yamaçlarında buzul aşındırmasının izlerine yer alır. 3.200 metredeki bu izler, boyları 1 kilometreyi geçmeyen küçük buzullar halindedir. Yazın elmas gibi parlayan buzul gölleri oluşturur ve Yedi Göller diye tanınmıştır.
PAZARTESİ: ALADAĞIN DAĞLARI