Derya Genç; ‘’Ekonomik kriz aile bütünlüğünü parçalıyor’’

Çukurova Belediyesi’nin psikolog meclis üyesi Derya Genç, gün geçtikçe ağırlaşan ekonomik şartların toplum üzerindeki etkisini gazetemize değerlendirdi. Derya Genç, ‘’İnsanların müthiş derece gelecek kaygısı var. Ekonomik şartlar kötüleştikçe psikolojiler bozuluyor ve bunlar aile içine de yansıyor. Boşanmalar, kavgalar ve hatta intihar vakalarında artış var şu an’’ ifadelerini kullandı.

***

 

RÖPORTAJ: YENER EKİNCİ

Çukurova Belediyesi’nin psikolog meclis üyesi Derya Genç, gün geçtikçe ağırlaşan ekonomik şartların toplum üzerindeki etkisini gazetemize değerlendirdi. Yetişkinlere ve çocuklara hizmet veren Sun Psikoloji Kliniği’nde sorularımızı cevaplayan genç siyasetçi, ‘’Geçen 20 yılda ülkede yaşanan ekonomik krizler, işsizlik oranlarının artmasına ve gelir eşitsizliğinin patlamasına neden oldu. İnsanların müthiş derece gelecek kaygısı var. Ekonomik şartlar kötüleştikçe psikolojiler bozuluyor ve bunlar aile içine de yansıyor. Boşanmalar, kavgalar ve hatta intihar vakalarında artış var şu an’’ dedi.

Sizi tanımakla sohbetimize başlayabilir miyiz?

Doğma, büyüme Adanalıyım. Uludağ Üniversitesi Psikoloji Bölümü mezunuyum. Üniversite hayatım boyunca çeşitli toplumsal projelerde yer alarak, özellikle kadınlar ve çocuklar üzerine çalışmalar yürüttüm.  Amerika’da İngilizce, İtalya’da da psikoloji eğitimi aldıktan sonra ülkeme dönerek kendi kliniğimi açtım. Deprem bölgesinde, UNİCEF destekli proje kapsamında bir süre görev almamın ardından Çukurova Belediyesi meclis üyesi olarak aktif siyasete giriş yaptım.

Siyasete atılmayı neden istediniz?

Çeşitli dernek ve sivil toplum örgütlerinin projelerinde yer alıyordum zaten. Örnek vermem gerekirse, kadın-erkek eşitliğine dair yürüttüğümüz çalışmalar vardı; fakat sivil toplum örgütleri, sorunların çözümü aşamasında bir noktaya ulaştığınız zaman yetersiz kalıyordu. Daha çok, karar alıcılar yani siyasi kimliğe sahip yöneticiler etkili oluyorlardı. Topluma hizmet edecek projeleri tam anlamıyla hayata geçirmek için karar alıcılara daha yakın olmak veya karar alıcılardan biri olmak gerekiyordu. Ayrıca, kadınların siyasette az sayıda olması her zaman eleştirdiğim bir konuydu. Artık eleştirmeyeyim, dahil olayım diye düşündüm. Böylece, değişime ve dönüşüme katkı sağlamak amacıyla siyasete başladım. Çevreci ve sosyal, gençlere ve kadınlara yönelik çeşitli projeler hazırlayıp gündeme getirme hazırlığındayım şu an.

Peki, karar alıcılara yakın olmanın faydalarını görmeye başladınız mı?

Mesela, Çukurova’da sanatsal aktivitelerin daha fazla yapılmasını, çevrenin daha temiz olmasını isteyen insanlar var. Bu şikayetlerini bize iletiyorlar ve biz de belediyenin ilgili birimlerine bunları aktarıyoruz. Süreci biraz daha hızlandırıp istenilenlerin tam anlamıyla yerine getirilmesi hususunda faydalı olabiliyoruz. Meclis üyeleri olarak, halkla daha yakın bağlar kurabiliyoruz. Onların önerilerini dinleyip düşüncelerinden istifade ediyoruz. Kısacası belediye ile vatandaş arasında köprü görevi görüyoruz ve bu da bizi mutlu ediyor.

Ülke yönetimindeki kötü gidişatın, toplum üzerindeki psikolojik etkilerini nasıl değerlendiriyorsunuz?

İnsanların müthiş derece gelecek kaygısı var. Ekonomik şartlar ağırlaştıkça psikolojileri bozuluyor ve bunlar aile içine de yansıyor. Boşanmalar, kavgalar ve hatta intihar vakalarında artış oluyor. Bireyin, bir ay bile işsiz kalması o ailenin birliğini temelden sarsabiliyor. Geçen 20 yılda ülkede yaşanan ekonomik krizler, işsizlik oranlarının artmasına ve gelir eşitsizliğinin patlamasına neden oldu. Bu durum, insanların yaşam standartlarını düşürürken psikolojik olarak baskı altında hissetmelerine yol açtı. 2018-2021 yılları arasında ekonomik buhran nedeniyle intihar eden kişi sayısının, yüzde 32 artışla 4 bin 179 olarak kayıtlara geçtiğini, kayıt altına alınan her beş intihardan birinin geçim zorluğu sebebiyle gerçekleşti.

Bahsettiğiniz vakaların önüne geçilmesi için ne gibi önerileriniz olabilir?

Temel bir sağlık hakkı olarak psikolojik desteğin eşit ve ücretsiz olarak verilmesi gerekmektedir. Mevcut sağlık sistemi yetersiz kalmaktadır ki gelen yoğun talepler üzerine bazı yerel yönetimler, kadın danışma merkezleri, kadın aile hizmetleri gibi birimler açarak halka ücretsiz ve erişilebilir psikolojik destek hizmeti sunmaktadır. Çukurova’da bunun örneğini Atatürk Yaşam Köyünde bulunan Kadın Dayanışma Merkezinde görebiliriz. 3 psikolog ile Çukurova halkına ücretsiz çocuk ve yetişkin terapi hizmeti verilmektedir.

Çukurova’nın gelişmesi açısından ne gibi çalışmalara katkı sağlamayı düşünüyorsunuz?

Başkanımız Emrah Koza, hizmet ve proje üretme noktasında çok hassas. Ne yapacağını ve nelerin eksik olduğunu çok iyi biliyor ve yakın zamanda birçok önemli çalışmalara imza atacaktır. Bunların gerçekleşmesi için biraz zamana ihtiyacımız olduğu görünüyor. Önce, borç yükünden kurtulup geliri kullanılır hale getirmek lazım. İlçemiz, gençlerin ve çocukların sosyalleşebilecekleri alanlardan yoksun ne yazık ki… Kadınların, gençlerin, engelli ve yaşlı hemşerilerimizin sosyal hayata katılımını hedeflemekteyiz. Genelde emekli ve öğrencilerin çok olduğu bir bölge Çukurova. Çukurova’ya aslında Adana’nın konut alanı diyebiliriz. Çukurova’ya bir vizyon getireceğiz. Kültür, sanat, spor bunlarla ilgili çok güzel projelerimiz var. Emeklimiz ve öğrencimiz çok dedim ya… Türkiye ekonomik olarak sorun yaşıyor şu anda, bu sorunları en derinden hisseden de emekliler ve öğrenciler. Bu kitlelerin yaşamlarını kolaylaştırmak için elimizden geleni yapacağız. Hepsini kapsayacak, rahat nefes almasına yardımcı olacak yaklaşımlarımız olacak. Öğrencilere yönelik kız ve erkek yurtları düşünüyoruz.

Bu sohbetin gerçekleşmesine zaman ayırdığınız için teşekkür ederim

Ben teşekkür eder, yayın hayatınızda başarılar dilerim

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Röportaj

    Sağlık

    Spor