DSP NE YAPIYOR DSP’LİLER NE YAPACAK?
Merhum Bülent Ecevit kurmuştu DSP’yi.. Halkın umudu olmuştu.. Sonra halk umudunu kesti, parlamento dışı kaldı..
DSP Ecevi’tin ölümünden sonra da elden ele dolaştı durdu..
Son Genel Başkan ise, bir gün önce söylediğinin tam aksini söyleyen ve uygulayan adam olmaktan öte gidemedi..
Sonuçta, isyan bayrağı çekilmeye başlandı. Önce, eski Bakanlardan Hikmet Sami Türk, “Genel Başkan Önder Aksakal, verdiği bir demeçte, İmamoğlu’nun desteklenmesi yönünde PM toplantısında öneri gelmediğini öne sürdü. Oysa bunu ben önerdim ve 2 kez de oylama yapıldı. Giderek Bülent Ecevit’in kurduğu parti olmanın özelliklerini kaybetmeye başlayan ve 24 yıldan beri üyesi olduğum DSP’den üzülerek istifa ediyorum” diyerek istifa etti..
Adana’nın tanınmış siyasetvçilerinden ve geçmişte CHP saflarında mücadele eden Yaşar Sevik’te isyan edenler sıralamasındaki yerini aldı..
Ve öyle bir yazı kaleme aldı ki.. Yenilir yutulur gibi değil.. Üstelik, özelde değil, kamuoyuna açık.
Okuyun, “Sinirlerine son derece hakim Yaşar Sevik nasıl isyan etmiş” diye düşünün..
İŞTE O YAZI;
DSP GENEL BŞK.nı Sn.ÖNDER AKSAKAL’a AÇIK MEKTUP Sosyal medya da ve basında yer alan bazı haberler nedeniyle aşağıdaki konularda bilgi vermenizi istemek gereksinimi doğmuştur.Son parti meclisinde İstanbul Belediye Başkanlığı seçimi görüşülmüştür.Kamu oyuna açıklanan bilgiye göre alınan iki karar vardır.1-DSP adayı adaylıktan kendi isteği ile çekilmiştir. 2-DSP yenilenen seçime iptal gerekçelerini hukuksuz bulduğu için katılmayacaktır. (Aday göstermeyecek ) Oysa sağ görüşlü bir gazeteye yaptığınız açıklamaya göre ;İmamoğlu için destek kararı almadığınız söylediğiniz belirtilmektedir. Parti meclisi kararları yukarıda açıklandığı doğrultuda olduğuna göre son beyan şahsi görüşünüz anlamını taşımaktadır.Ayrıca bugün sosyal medya da 40.milyon Dolar’dan bahsedilmektedir.Parti herhangi bir şekilde böyle bir parayla bildiğim kadarı ile muhatap olmamıştır.Bu konu nereden kaynaklanmaktadır ?.Parti meclisi kararı ortada iken; İmamoğlu ile ilgili yaptığınız açıklama (partinin İmamoğlu’nun karşısında olduğu algısını) yaratmaya mı yöneliktir.Bulunduğunuz makam şahsi görüşlerinizi söylerken parti imajını tartıştıracak boyutta olamaz. Daha önce de partilerle yapılacak ittifak görüşmelerinde bir fazla kim verirse onlarla oluruz anlamı taşıyan ilkesiz açıklamanın bulutları dağılmamışken yeni açıklamanız da hoş olmamıştır.Seçim süreci içinde AKP yi görmezden gelerek özellikle CHP yi eleştirmiş olmak da bu katılmadığımız iki açıklamanın bir parçasıdır ? Bu düzen değişsin diyen herkesin ve her kesimin önceliğinin AKP den ve onun talancı-yalancı kadrolarından kurtulmak olduğunu düşünmek gerektiği kanısındayım. Bu nedenle onların ekonomik beslenme kanalları tıkanmalıdır.Bunun yolu İSTANBUL’dan geçer.PARTİNİN KAMUOYUNDA ŞAHSİ GÖRÜŞÜNÜZ NEDENİ İLE yıpratılmasın için gerekli açıklamanın yapılmasını rica ederim. Saygılarımla. .