Yoksulluk, perişanlık almış başını gidiyor, çarşı-pazar yanıyor, enflasyon durdurulamıyor.
Yurttaş dövize saldırmasın diye, parasını TL’ye çevirip kur korumalı mevduat şekline getirenlere merkez bankasından faiz takdim ediliyor (Yani fakirden alıp zengine veriliyor).
Jest diye paketler açıklanıyor, ”kredi verilecek ev alın deniliyor” bir bakıyorsun yoksulla alakası yok!
Peki bu olumsuz tablonun düzelme durumu var mı?
Hep bir öteleme, oyalama, ileriye atma. Yaz gelsin, kuşlar uçsun, seçimler bitsin…
Vallahi millet aç ama bu laflara da karınları tok artık. İcraat lazım icraat…
Emeklinin bayram ikramiyesine bile para olmadığı için zam yapılmazken, ekonominin şaha kalkacağına kim inanır?..
Bu bildik ve her kesimin alabildiğine yaşadığı problemleri neden yazdım; çünkü gündem değişti…
CHP’nin İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, yaklaşık 9-10 yıl önce attığı mesajlar nedeniyle ceza aldı, şimdilik siyasi yasak getirildi. Millet İttifakı ve birçok siyasi parti karara tepki gösteriyor.
Lakin siyasi yasaklardan en fazla canı yanan bir gelenekten gelen AK Partili kadroların, bu kararı nasıl karşıladıklarını merak ediyorum doğrusu?
Muhalefet İstanbul’un kazanılmasında Kaftancıoğlu’nun üstlendiği kilit role ceza kesildiğini dillendiriyor. Bazı kesimler de siyasetin gergin bir ortamda yapılmasına yönelik adımlar atılacağına işaret ediyor.
Yani “devamı gelecek” gibisinden yorumlar da yapılıyor.
Evet ekonomideki kötü gidişat birkaç günlüğüne unutulacak ama bu kararla muhalefet daha da fazla kenetlenecek izlenimi doğdu.
Bilirsiniz, Türk Halkı her zaman mağdurun yanında yer alır…
Bakalım, bekleyip göreceğiz; seçimlere ne kaldı ki?
Lakin hukukçuların yaptığı açıklamalara kulak asmak lazım; zira enteresan bilgiler var.
Örneğin, “9-10 yıl önce atılan tweetler nedeniyle dava açılıp ceza verilebiliyorsa, iktidar kanadından birçok önemli isim hakkında da ilerleyen süreçte davalar açılabilir” diyorlar. Emsal teşkil etmesi mevzu yani…
Lafın özü, hukukun bir gün herkese lazım olacağını unutmamak lazım…
