Erkan Şenyurt, Seyhan Belediye Başkanı Akif Akay’ın damadıdır ve en yetkili olanların başında yer alır.. Kendisiyle ilgili çok iddialar ortaya atıldı, hiç biri yalanlanmadı, iddia edenler hakkında bildiğimiz kadarıyla dava açılmadı, sessiz kalındı.. İddialar sosyal medyada da tartışıldı, tartışılmaya devam ediyor ama ne tekzip ediliyor, ne hukuki işlem yapılması için başvuruda bulunuluyor.. Oysa bu iddialar karşısında hem sayın Belediye Başkanı Akif Akay’ın hem damadı Erkal Şenyunyurt’un maddi-manevi dava açması gerekir. O nedenle kafalardaki soru işareti sayısı giderek artmıştır.
Şimdi size, Seyhan Belediyesi’nde görevli bir bayanın kendi el yazısıyla gönderdiği açıklamayı, harf hataları, cümle düşüklükleri dahil noktasına virgülüne dokunmadan aynen aktarıyor, yorumu kamuoyunun vicdanına bırakıyor, tek soru soruyorum;
SEYHAN BELEDİYESİ KAMU KURULUŞU DEĞİL DE KAYIN BABA- DAMAT ORTAKLIĞI MIDIR?
İŞTE O YAZI;
Arşivdeki memur ve müdür tarafından başladığım günü kapsayan Mobbingle karşılaştım. 14 temmuz itibariyle tarafıma tutanak tutuldu. Bu şartlar altında çalışamam ya birimi değiştirin ya da işe gelmiyorum beni düzgün verimli olabileceğim 08.00 – 17:00 çalışacağım huzurlu bir birime vermediğiniz takdirde, daha önceleri kendilerinin keyfi olarak çalıştırmayıp, evimde dinlenmeye gönderip maaş verdikleri gibi..
Bu sefer ben sağlığımdan olmak istemediğim için Ahmet Erkal Şenyurt’a işe gelmeyeceğimi ama maaşımı alacağım şeklinde mesaj attığım için kendi isteği ile benim talebimle olduğu için 14 Temmuz tarihi itibarıyla tutanak başladı. Ben zaten bu şartlar altında çalışmayı, zorlanmayı ve mobbingleri kabul etmiyorum. Ben ilgili zatın oyuncağı değilim. Askeri hiç değilim… Bu belediye Türkiye’nin en büyük ilçelerinden olan Seyhan’ın belediyesi… Askeri birlik veya kışla değil… Kimsenin babasının da çiftliği değil. Çocuğumun rızkı için 8 ay dayandım. Ama çocuğumun paradan önce sağlıklı bir anneye ihtiyacı var.
Beni belediyeye aldığı günden itibaren takıntılı şekilde uğraştı. Çünkü ben kendisinin isteği ile değil de, Akif Kemal Akay emriyle işe alındım. Beni emirle almak zorunda kaldı. Düşünün ki bir belediye başkanının emriyle alınmış personele kendi damadı tarafından, sırf kendi istediği olmadığı egosuyla projeden başlatılıp, mobbing yapılsın. Bu sadece Ahmet Erkal Şenyurt değil, belediyenin bütün işyerlerinin sorumluluğunu gayri resmi belediye başkanı olarak yönetmesine müsade eden Akif Kemal Akay’ın çok büyük bir hatasıdır.
Paşamızın emriyle belediye personeli değil, hibe projeden işe alındım. Birime benden sonra 3 personel daha alındı. Her alınan personel İmar A.Ş. üzerinden belediye personeli olarak alındı. “Seni mecbur aldım, idareten aldım, her an seni çıkarabilirim. Seni bu belediyede istemiyorum” mesajıyla çalıştım. Ama belediyeyi babasının çiftliği ile keyfi kararlarla yürüttüğü için yazlık komşusunun kızına kıyamamış, kadrolu almış, arkadaş da her türlü personel problemi var. Alkollü işe gelme, belediyenin önünde alkollü Meydan dolmuşuna vurup, birimdeki arkadaşlarının yaralanmalarına sebep olma, hepsinin hastane raporları var.
SEYHAN BELEDİYESİ DIŞ İLİŞKİLER MÜDÜRLÜĞÜ’NE
17389180940 TC numarası ile 1253350 nolu sicil numarası ile Seyhan İmar İnş.Kültür Sağlık Tic.Aş. ünvanlı işyerinde süreli olarak Dış İlişkiler Müdürlüğü’ne bağlı hibe AB projesi kapsamında 26.35.05 SGK meslek kodu ile Sosyal Hizmetler Uzmanı (Sosyal Çalışmacı) olarak 15.10.2022 tarihinden itibaren asgari ücretle çalışıyorum. Hibe AB projesi (Umut Mutfak 2) kapsamında çalıştırılacak olmama rağmen ilk önce Belediye İmar AŞ binasında gayri resmi özel kalem müdürü talimatıyla çalıştırıldım. O binada Seyhan’daki hizmetlerin anlatıldığı anket başka bir anket firması üzerinden aranıyormuş gibi personeller tarafından tanıtım yaptım ve yapmakta olduğum anketler Özel Kalem Müdürü tarafından gizlice dinlendi.
Mobbingler orada başladı. Birimde içkili belediyeye gelirken kaza yapan emniyet tutanağı olan içeride boras oynayan kişiler korundu. Çünkü Özel Kalem Müdürü’ne direk yakın kişilerdi. Bu süreçte 12.05.2023 tarih 321888 Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile tüm personellere deprem tazminatı ödenmesi gerekirken başka çoğu belediyeler proje kapsamındaki personele bu ödemeyi yapmışken; AB proje kapsamındaki şartlı işe alınan personellere keyfi olarak alakasız yerlerde çalıştırırken aklına denetim gelmeyen belediye yönetiminin deprem parası ödemesinde aklınca Sayıştay denemi riski geldi ve beni projedekileri faydalandırtmadı. Akabinde beni arşive sürdü. Arşiv çalışma ortamı olarak bir bayan yerine o işi erkeğin yapması gerekirken, belediyede bu iş için onlarca erkek personel varken bein oraya tek bayan olarak yolladı.
Arşivdeki memur personel ve müdür bana birgün taşıma bir gün toplama keyfi ne olduğu belli olmayan bir işle mobbinge ayrı olarak arşivde de devam etti. En sonunda gayri resmi özel kalem, resmi yıkım işleri müdürü hiçbir sorumluluğu olmadan belediyedeki tüm işleri yürüten AHMET ERKAL ŞENYURT’a defalarca beni düzgün bir şekilde çalıştırmasını istediğimi bildirmeme rağmen artık bu şartlarda çalışamayacağımı, huzurlu bir şekilde 08.00-17.00 çalışmak istediğimi söylememe rağmen karşılık bulamadım. Beni bıktırarak işe gelme çalışma şevkimi kırarak tarafıma tutanak tutuludğunu öğrendim. Tutanak için savunma vermeyi reddediyorum. Resim sıfatı yıkım işleri müdürlüğü iş tanımı personellerinin huzurlarını yıkmak olarak algılayan AHMET ERKAL ŞENYURT olduğu sürece huzurlu çalışamayacağıma artık emin olduğum, çok sevdiğim aidiyet duyduğum Seyhan Belediyesi’nden sağlığımdan olmamak adına istifa ediyorum.
Arşivdeki memur ve müdür tarafımdan başladığım günü kapsayan mobbingle karşılaştım. 14 Temmuz itibariyle tarafıma tutanak tutuldu. Bu şartlar altında çalışamam ya birimi değiştirin ya da işe gelmiyorum, beni düzgün verimli olabileceğim 08.00-17.00 çalışacağım huzurlu bir birime vermediğiniz takdirde daha önceleri kendilerinin keyfi olarak çalıştırmayıp evimde dinlenmeye gönderip maaş verdikleri gibi; bu sefer ben sağlığımdan olmamak istemediğim için AHMET ERKAL ŞENYURT’a işe gelmeyeceğimi ama maaşımı alacağım şeklinde mesaj attığım için kendi isteğinde değil de benim talebimle oludğu için 14 Temmuz itibarıyla tutanaklar başladı. Ben zaten bu şartlar altında çalışmaya zorlanmayı ve mobbingleri kabul etmiyorum. Ben ilgili zatın oyuncağı değilim, askeri hiç değilim, bu belediye Türkiey’nin en büyük ilçelerinden olan Seyhan’ın belediyesi, askeri birlik ya da kışla değil. Kimsenin babasının çiftliği de değil, çocuğumun rıskı için 8 ay dayandım. Ama çocuğumun paradan önce sağlıklı bir anneye ihtiyacı var. Beni belediyeye aldığı günden itibaren takıntılı şekilde uğraştı. Çünkü ben kendisinin isteğiyle değil de AKİF KEMAL AKAY emriyle işe alındım. Beni emirle almak-zorunda kaldı. Düşünün ki bir belediye başkanının emriyle işe alınmış personele kendi damadı tarafından sırf kendi istediği olmadı egosuyla projeden başlatılıp mobbing yapılsın. Bu sadece AHMET ERKAL ŞENYURT değil, belediyenin bütün işlevlerinin sorumulluğunu gayri resim belediye başkanı olarak yönetmesine müsade eden AKİF KEMAL AKAY’ın çok büyük bir hatasıdır. Paşamızın emriyle belediye personeli değli hibe projeden işe alındım. Birime benden sonra 3 personel alındı. Her alınan personel İmar AŞ üzerinden belediye personeli olarak alındı. Seni mecbur aldım, idareten aldım her an seni çıkartabilirim, seni bu belediyede istemiyorum mesajıyla çalıştım. Ama belediyeyi babasının çiftliği gibi keyfi kararlarla yürüttüğü için yazlık komşusunun kızına kıyamamış kadrolu almış arkadaşta her türlü personel problemi var. Alkollü işe gelme, belediyenin önünde alkollü Meydan dolmuşuna vurup birimdeki arkadaşlarının yaralanmalarına sebep olma hepsinin hastane raporları var.
Emniyet tutanağı ve ehliyet uzaklaştırması vra. Birimdeki dedikoduları üretip insanları birbirine d üşürme ERKAL ŞENYURT’un referansı olma ayrıcalığını sonuna kadar kullanıyor. Ve hiçbir şekilde bilgi donanımı olmayıp aynı zamanda çalışmayan özel hayatındaki tüm sıkıntıları birime yansıtan çok yakın arkadaşlık kurduğu kişiyle bir olup birime yeni gelenlere üstünlük sağlamaya çalışmak her türlü sorun var. Odacısının kardeşini tek lafıyla işe başlatıp sonra içerde aylırca borsa oynayan, yaptığı şey ayyuka çıkan ve sonra istifa verip giden ne ararsanız var. Yani yakınları, dostları, sevdikleri her türlü ayrıcalıklı ve üstün, idare ediliyor. Belediyenin sırtından güzelce geçindiriliyor. Hiçbir işe yaramıyorlar. Abi dedim, kardeş dedim, Erkal Bey dedim…
Ama boşa demişim. Ben bu kadar kötü olabileceğini niyetinin kötü olduğunu yeni anladım maalesef. Ben bu kadar pis kokan bir ortamda çalışıp bir asgari ücert için ne sağlığımı, ne de zamanımı artık harcamak istemiyorum. 21.07.2023 tarihli 55184 kayıt sayısı ile zaten istifa dilekçemi verdim. Bana tutanak tutulmasına gerek yok, çakışımı günlerdir istiyorum zaten, artık benim çıkışımı verin. AHMET ERKAL ŞENYURT gayri resmi belediye başkanı olarak komutancılık oynamaya deeam etsin. Onun anlamadığı şu ben onun belediyede herkesin Allah gibi korktuğu personelleir gibi değilim, aldığı yaknıları gibi niteliksiz de değilim, onun oynadığı oyunların bir parçası olmadım, olmayacağım da personellerle uğraşıp eziyet etmekten yönetemediği belediyede kendisinin olsun bir an önce çıkışımın verilmesini talep ediyorum.
SEYHAN İMAR İNŞAAT KÜLTÜR SAĞLIK TİCARET ANONİM ŞİRKETİNE
İlgi a) 21.07.2023 tarihli 55184 sayılı Diş İlişkiler Müdürlüğü’ne verilen istifa dilekçesi
İlgi b) Adana 12.Noter tarafından gönderilen 10538 sayılı ihtarname
173891180940 TC kimlik numarası ile 15.10.2022 tarihinden itibaren Seyhan Belediyesi Dış İlişkiler Müdürlüğü bünyesinde Seyhan İmar İnşaat Kültür Sağlık Ticaret Anonim Şirketi’nin 4.katında iiletişim müdürlüğünde hibe AB projesi Umut Mutfağı 2 projesi kapsamında AHMET ERKAL ŞENYURT emriyle çalıştırıldım. İlgi b’deki kayıtlı ihtarnamenize cevaben; İlgi a’da kayıtlı dilekçemde belirttiğim sebeplerden dolayı istifa etmiş olmama rağmen istifa tarihinden sonra bana ihtarname çektiğiniz için ve çıkışımın ısrarla verilmemesine cevaben yazıyorum.
AHMET ERKAL ŞENYURT’a 13 Temmuz günü arşivde bulunan memurlardan AHMET DEMİRHAN ve Arşiv Müdürü HÜSEYİN BAŞÇI tarafından sözlü mobbinge uğradığımı, beni o birimden alıp belediyede başka bir birime vermesi için watsapp’ına yazdım. Erkal bey bu şartlar altında çalışamayacağım beni lütfen huzurlu çalışabileceğim, sorunun olmadığı bir birime alır mısınız? diye, aksi takdirde işe gelmeyeceğim dedim. Buna rağmen 14 Temmuz tarihinden başlayan hergüne ait AHMET ERKAL ŞENYURT takibi ve emriyle tutuldu. Ayrıca 8 Haziran’da çalıştığım iletişim merkezindeki birimde AHMET ERKAL ŞENYURT’un özel hayatına dayanan dedikodu ve ithamlardan dolayı çıkan olaylardan sonra birim personellerinin tamamı evlerine gönderildi. AHMET ERKAL ŞENYURT ekibi kendilerinden haber gelene kadar evde dinlenmemi istediler. Kurban Bayramı’ndan sonra birimim değişti.
