ERMENİ HAKLI: SOYKIRIM YAPILDI YAPILDI DA, BAKIN KİMLER YAPTI

Senelerdir bir “Soykırım” söylemidir sürüp gitmekte. Bir taraf “Evet” derken, öteki taraf “Olmaz öyle şey, uyduruk söylentidir” diyor, başka bir şey demiyor. Kim doğru, kim eğri sorusuna cevap aradığımda, her iki tarafın da kendine yonttuğunu görüyorum. Şu var ki, iki taraf da öldürmüü, öldürülmüş.

ADANA’DA ERMENİ KRALLIĞI GERÇEĞİ

Zamanımızda Milli Eğitim Bakanlığı yoktu, Maarif Vekaleti vardıve kitaplarımızı burası tasdik ederdi. Adı Türkçeleşti, bu kez de kitaplarımızı Milli Eğitim Bakanlığı onayladı. Okul kitapları dışında da yardımcı ders kitapları olurdu. Merakımdan dolayı okurdum. Adana’da Birinci Haçlı Seferi sırasında önce Baronluk, sonra krallık olan bir Ermeni Yönetimi var. Bu gerçeği anlatmak sanki suç. Resmi bilgi kaynaklarına bakılırsa, Adanamız 1097’den 1375’e kadar Haçlı Yönetimi altında. Nedense, Ermeni adını telaffuz edememişler. Be kardeşim, Adana ve çevresinde en az 52 tane Ermeni eli değmiş kale var, antik kent kalıntıları var. Ören yerlerinde Ermenilere özgü haç işareti bir yana, Ermenice yazılar var. Haçlılar Ermenice mi konuşurdu yoksa? Haçlı yöneticileri Ermeni ismi mi kullanırdı acaba…

Bir panlede Adana tarihinde belli bir dönem Ermeni Yönetimi olduğunu anlatmıştım. Kürsüde, çok değer verdiğim arkadaşımı kızdırmışım, “Hayır, burada hiç Ermeni olmadı, bahsedilen krallık vasal krallıktı” derken ses tonundan bana sinirlendiğini anladım. Vasal krallık, başka güçlerin himayesindeki krallık demekti. Doğrudur, Adana, daha doğrusu Kilikya Ermeni Krallığı Haçlı kuvvetlerinden, sonra İlhanlılardan ve Avrupalılardan ciddi destek görmüştür. Ama neticede, küresel tarih, o dönemi Kiliya Ermeni Devleti ya da Küçük Ermeni Krallığı olarak bilir. Açık söylüyorum, ben de öyle biliyorum.

“SOYKIRIM”  MESELESİNE BAKTIK, ASLINI YAKALDIK

Soykırım İddiası Sovyetler Birliği dağılmadan önce Batı Dünyası tarafından pek ciddiye alınmazdı. Onlar “Soykırım” dedikçe, yöneticilerimiz bıyık altından gülerek “Yahu boşverin, yok öyle bir şey; komünist uydurması” der, geçerdik. Perestroika’dan sonra Komünizm ağırlığını yitirdi, eski birlik ortakları birer bağımsız devlet oldu ve artık sözleri ciddiye alınmaya başladı. Bizler hala eski tutumumuzu sürdürürken, adamlar sadece sosyal medyada yüz binlerce madde işlediler. Kalkıp da, sadra şifa karşılık vermeyi beceremedik. Halbuki çıkıp “Eyy Dünya, Eyyy Ermeni kardeşler…” der, sürdürebilirdik; “Ermeniye soykırım yapılmıştır. Doğrudur. Hem de, din kardeşleri olan Bizans tarafından yapılmıştır. Bizans Ermeni Devletini son Kralları İkinci Gagik’ten imza karşılığı almadan önce sadece tek bir cephede 20 bin Ermeniyi öldürmüştü. Kutsal mabetleri olan Eçmiyadzin Kilisesini de ellerinden alarak devletin mülküyle birlikte din merkezini de eline geçirmiştir. Biliniz ki, Eçmiyadzin Kilisesi, ancak Fatih Sultan Mehmet İstanbul’u fethedip Ermenilere (Artık gönül ahatlığıyla Eçmiyadzin’i eski işlevine kavuşturabilisiniz) dedikten sonra orada ibadet yapılabilmiştir…” diyebilirdik. Demedik, demiyoruz her nedense.
VE İŞTE TARİHÇİLERE GÖRE ERMENİ ‘SOYKIRIMI’ GEÇEĞİ

Bizans her nedense Doğu komşusu Ermenistandan taaa 8’inci yüzyıldan beri hoşnut değilmiş. Defalarca akınlarda bulunmuş. Her iki taraftan kanlar dökülmüş. Tabii Bizans zengin ve güçlü. Defalarca da Ermeni vatandaşları oraya buraya sürgün etmiş. Sonunda, Ünlü Bizans Kralı Büyük Konstantin yapacağını yapmış. Geriye dönüp bakarsak, Ermeniye hiçbir zaman rahat verilmemiş zaten. Persler, Makedonyalılar, Romalılar, Bizanslılar, İslam Güçleri ve nihayet yine Bizanslılar…

1045’te, resmen bitmiş Ermeni Devleti… Hem de çok acıklı biçimde sona ermiş… İsterseniz buna, Soykırım diyebiliriz. Yani, Ermeniler, gerçekten bir soykırım yaşadılar 1045’te. Yani, Alpaslan’dan, yani Malazgirt Zaferi’nden tam 26 yıl önce, kendilerine ikiyüz yıldır rahat vermeyen Bizans elinden yaşadılar.

Bunu, biz söylemiyoruz; tarafsız tarihçiler söylüyor. Ama biz trajik sonu, geliniz, Kevork Nazaryan isimli Ermeni tarihçiden öğrenelim (www. armenianhighland.com): “Ermenistan Kralı Gagik I ölünce, ülke iki oğlu arasında paylaşıldı. (1020) Batı tarafı 3 yıl sonra, 1023’te, Bizans’ın eline geçti. Ermeniler bunu kabul etmek istemediler. İntikam için ellerinden geleni yapmaya and içtiler. Fakat Bizans’ın gücünden korkuyorlardı. Nihayet, 1042 yılında, birbirlerini kışkırtarak Vahram isimli gözüpek bir cengaverin peşine takıldılar. Denilebilir ki, eli silah tutan herkes kadın-erkek demeden, bu savaşa katılmaya and içmişti.”

Bizans, içerideki satılık adamları sayesinde hazırlıkları an be an takip edebiliyordu. Anadolu orduları, Ermenistan üzerine yürüdü. Ani kentini kuşattı. Kuşatma üç yıl sürdü. 20 bin ermeni, surlarda can verdi. İmparator Konstantin, Gagik’e, “Gel, bu işi barışla halledelim; anlaşalım, bitsin. Herkes rahatına baksın” dedi ve ikna etti.

Gitme dediler, kandırıyor dediler ama Kral artık bıkmıştı (Kral Gagik II idi). Önüne alıp gizli-açık tehditle imza aldı. Tacını aldı. Bir süre sonra da öldürüldü.

CUMAYA: İĞTİŞAŞ OLAYLARINA DÖNÜYORUZ

20 BİN ERMENİ BU SURLARDA CAN VERDİ: Bizanslılar adeta can düşmanı saydıkları Ermenilere 200 yıl boyunca rahat vermedi. Halen Kars sınırları içindeki Ani kentini kuşattıklarında, burayı korumaya çalışan 20 bin Ermeni can verdi. Bizans bununla yetinmedi ve 1045’te oluk oluk kan döktükten sonra Ermeni Kralından “memleketi de, Din merkezimiz Eçmiyadzin Kilisesini de Bizans’a teslim ediyorum” yazısı aldı.

CEMAL PAŞA SEVİNCİ: Büyük Cemal Paşa iğtişaş sonrası Adana Valisi oldu. Gençti ve kararlıydı. Ermenilere kol-kanat gerdi. Büyük yatırımları gerçekleştirdi. Tayini, daha karar belli olur olmaz Ermeniler arasında sevinç uyandırmış ve bu sevinç 3 Ağustos 1909 tarihli New York Times Gazetesinde böyle yer almıştı.

BATILI GAZETECİ GÖZÜYLE İĞTİŞAŞ: Olaylar aylarca dünya basınında geniş yer aldı. Sayısız gazeteci geldi. Bu fotoğraf, kimliğini öğrenemediğim batılı gazetecilerden biri tarafından çekilmiş. Altındaki not şöyle: Hıristiyan Mahallesinde bir cadde.

SONY DSC

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Röportaj

    Sağlık

    Spor