ESKİ DOSTLAR

Gazetecilikte güven esastır. Güveni sağladığınız zaman haber kaynaklarınız bol olur. Ben sanıyorum o gazetecilerden biri oldum ki, Polis-adliye, siyaset, spor, anlayacağınız gazeteciliğin her dalında koşuşturup durdum 50 yıldan buyana.

Çok samimi dostlarım oldu. Yıllarca görüştüğümüz, görüşmeye devam ettiğimiz dostlar. Ama biri vardı ki, izini bulamıyordum..

Geçtiğimiz günlerde sosyal medyada Tamer Kırklar’ın fotoğrafını gördüm. Adana’da Emniyet Müdür yardımcılığı yapmıştı. Çok mert, delikanlı bir kişiydi. Taviz vermeyen, görevini layıkıyla yapan, haksızlığa tahammülü olmayan biri. Tıpkı Kamil Tecirlioğlu, Mehmet Aksu ve merhum Mehmet Canseven gibi.

Fotoğrafını iyice inceledim Tamer Kırklar’ın. Hiç benzetemedim, zayıflamış bir hali vardı. Bankalar Karakolu’nun eski komiserlerinden Ahmet Kılıç’ı aradım, İzmir’de emekliliğini yaşıyordu. Sosyal medyadaki fotoğrafını gönderdim, “Bu fotoğraftaki Tamer Kırklar, Adana’daki  Tamer Kırklar mı” diye sordum. “Ta kendisi” dedi.. İzmir’de yaşıyormuş. Sosyal medya güzel bir olay. Hemen iletişim kurdum, “Telefonu yaz, gönder ben seni arayacağım” dedi. Yazdım, gönderdim, hemen aradı, sohbet ettik, Adana’nın eski Belediye Başkanı Selahattin Çolak’ı sordu, bazan Adana’ya gelip gittiğini söyledi, Adana’nın eski valisi Naci Parmaksız, Turan Demirdal ve diğer dostlarını ziyaret ettiğini belirtti, tüm tanıdıklarına selam gönderdi.

Dedik ya, gazetecilikte güven esastır.

80 ihtilali olmuş… Selahattin Çolak, Yüce Divan’da yargılanmak üzere Adana polisi tarafından gözaltına alınarak hücreye atılmış… Haberim oldu… Bir Belediye Başkanı’nın hücreye atılması çok yanlış geldi bana. Ama mesai bitmiş, müdürler yok… O zamanlar cep telefonu da yok… Aradım Tamer Kırklar’ı, buldum. Durumu anlattım, hemen geldi Selahattin Çolak’ı hücreden çıkardı, kendi odasını açtı, “Sayın Başkanım buyrun. Ankara’ya yola çıkıncaya kadar burada kalın” dedi..

Düşünün,  bir kentin Belediye Başkanı hücreye atılmış, hem de ihtilal döneminde ve bir Emniyet Müdürü odasını açıyor, hücredeki kişiye “Buyrun burada dinlenin” diyor ve görevlilere talimat veriyor, “Selahattin beyin bir isteği olursa hemen yerine getirin” diyor..

Dostluk güzel bir şey be!

Bazıları hırsızlık yapmak için dost görünür, bazıları da delikanlılığın krallığını yaparak dost olur, dost kalır…

Benim dostluğun krallığını yapan arkadaşlarım oldu, ölünceye kadar dost kalacağım… Benim hırsızlık yapmak, vurgun yapmak için dost gözüktüğünü öğrendiğim sözde arkadaşlarım oldu, onları da ölünceye kadar affetmeyeceğim.

İyi ki tanıdım sizi Kamil Tecirlioğlu, Mehmet Aksu, Cumhur Yıldırım, Ahmet Kılıç, merhum Mehmet Canseven.. İyiki tanımışım sizi Selahattin Çolak, Sıtkı Kulak ve daha niceleri..

İyi ki tanımışım, hakkın rahmetine kavuşan Hikmet Savatlı, Gani Girici, Turgut Yeğenağa, Özcan Özler, Özbek Özler, Fikret Gökçe, Abdullah Öngen, Hacı Döner.. Ve Muhammet Kaymak… Ve niceleri… Nurlar içinde yatın…

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Röportaj

    Sağlık

    Spor