GAZETECİ MUKTEDİRDEN Mİ MAZLUMDAN MI YANA OLUR?
Ekrem İmamoğlu, gerçekten muhteşem bir Belediye Başkanı ve siyaset adamı.. Sanki sinirleri alınmış, beyni tamamen projelerle dolmuş, her soruya verilecek cevabı hazır ve gelecek için büyük umut veren kişiliğe sahip..
Çok sayıda açık oturumlarını ve mitinglerini izledik.. Her soruya çok mükemmel ve içi dolu inandırıcı, güven verici açıklamalarda bulunuyor..
Önceki gün, bir televizyon kanalında yine canlı yayındaydı..
Size bir şey söyleyeyim mi, şu son yıllar inanın gazeteci kimliğimden utanır oldım saçma sapan ve tuzak içerikli, kişiliksiz ve içi boş soruları duydukça..
İmamoğlu adamın gözünün içine baka baka “Sizi anlıyorum, kuruluşlarınız bir siyasi iradeye teslim edilmiş.. Emir kulusunuz” demeye getiriyor sorular cevap verirken.. Ama. O gazeteci kimliği taşıyan kişinin, ne yüzü kızarıyor, ne de verilecek cevap bulabiliyor.. Tam bir aciz ve zavallı!..
Ayıp yahu!..
Her şey para değildir, önemli olan onurdur onur.. Çocukların için, ailen için, arkadaşların için, ülken için ve mesleğin için onurlu olmak zorundadır bir gazeteci.. Elbette toplumun her kesiminde dürüstlük anlayışın hakim olması gerekir.. Ancak gazeteci, toplumu bilgilendiren , hatta yönlendiren ve sadece doğrulardan yana olan bir meslektir.. Tıpkı yargı gibi..
Adı gazeteci olan, aslında tetikçi denilen, yüzü kızarmayacak kadar yüzsüz olanları gördükçe, mesleğimizin son yıllarda geldiği durum adına inanın içimiz kan ağlıyor.. Bu görüntü genelde olduğu kadar, yerelde de vardır maalesef .. Ve bu anlayış giderek yaygınlaşmaktadır..
Demek istediğimiz şudur, gazeteci muktedirden değil, mazlumdan yana olur..
Bakın kendimizden örnek verelim..
Bu ülke bir 12 Eylül travması yaşadı.. O dönem her ihbar değerlendiriyor, çok sayıda insan gözaltına alınıyordu.. Biz mazlum olduğuna inandığımız kişileri haberleştirerek, hem de bireysel ilişkilerle savunuyorduk..
Adana’da yüzlerce gencin suçsuz olarak gözaltına alındıklarında haber yaparken, suçsuzluklarını da tanık ve kanıtlarıyla ortaya koyup salıverilmelerini sağladık..
Selahattin Çolak’ın Türkiye’nin 4. büyük kentinin Belediye Başkanlığını yaptığı dönemde gözaltına alınma ve tutuklanma süresinde çok mücadeleler verdik, suçsuzluğunu kanıtladık, beraat ettiği zaman da mesleki inandırıcılık varolduğu sürece gazetecinin aşamayacağı hiçbir engelin olmadığını gördük..
Aytaç Durak görevden alındığı ve tutuklandığı dönemde de aynı anlayışı gösterdik.. Sonuçta tüm suçlardan beraat etti..
Dikkatinizi çekmek istediğim şudur;
Selahattin Çolak’la dosttuk, ama Aytaç Durak’la hiçbir zaman yıldızımız barışmıyordu..
Ama her ikisinin mağduriyetinde yanında olmayı asli görevimiz olan gazeteciliğimizi yaparken, vicdani sorumluluğumuzu da yerine getirdik..
Belediye Başkanı Hüseyin Sözlü’ye basın yoluyla saldıranlara karşı da tavır koyduk. Hazırlanan kumpasları belgeleriyle ortaya koyarken, yazanlarla mahkemelik olduk ve beraat ettik..
Adana Büyükşehir Belediye Başkan adaylığı döneminde Seyhan Belediye Başkanı olan Zeydan Karalar’a bir şehit ailesi eliyle ve bir gazetecinin diliyle hazırlanan kumpaslarda da doğruları biz ortaya koyduk, tepkimizi de sütunlarımıza aktardık.. Bugün o kumpası düzenleyenleri çarşaf çarşaf haber yapanlar ve figüranlar kaybolup gitti.. Ama Aytaç Durak ta, Selahattin Çolak ta Hüseyin Sözlü de bugün sokaklarda göğüslerini gere gere geziyorlar tıpkı Zeydan Karalar gibi..
“Gazeteci muktedirden mi, mazlumdan mı yana olur?” sorusunun cevabı şudur;
GAZETECİ MAĞDURDAN YANA OLUR..
ÇGC Başkanı Cafer Esendemir’le dün bir telefon görüşmesi yaparken de bu konuları kısaca dile getirdik..
Yapmayın.. Adana’nın tarihine bakın çok önemli gazeteciler yetişmiştir.. Türkiye’de dünya çapında gazeteciler yetişmiştir..
Hiç olmazsa onların emeklerine saygı duyun..
Ve bir şeye daha dikkat edin, sizin bulunduğunuz toplantılara çoğumuz katılmıyoruz. Üzülerek söyleyelim sizin bir bölümünüzü gazeteci olarak göremiyoruz.. Bu sözü asla unutmayın ve kendi kafanıza çok dikkatli olarak değerlendirin. Ve yine unutmayın bu satırların kaleme alınışı, 50 yıllık gazetecilik birikimi ve sorumluluğundan kaynaklanmaktadır.