Johannes Gross diyor ki;
Gazetecinin
görevi, kanaatleri pazarlamak ya da inançlar uğruna kargaşa yaratmak değil;
araştırma yapmak ve haber yazmaktır.
Hanns Joachim Friedrichs diyor ki;
İyi gazeteci, üzerinde çalıştığı her türden
konuya, eleştirel bir biçimde yaklaşabilen kişidir.
Wolf Schneider diyor ki;
Manşetlere uygun yeni bir skandalın
ortaya çıktığı anda, gazetecinin olaya, mesleki bilgisini, cesaretini
kullanarak kuşkuyla yaklaşması gerekir.
Paul-Josef Raue diyor ki;
Okurlarına, izleyicilerine ve
dinleyicilerine karşı sorumluluk duyan gazeteci ajanslara, çıkarcı kişi ve
gruplara, gösterilere ve skandallara olduğunca az inanmalı; çarpıtılmış
haberlere, sabırla ve inatla karşı çıkmalıdır.
Pitigrilli diyor ki;
Önce elimize, sonra dilimize düşen gerçek, öyle
kılık değiştiriyor ki; kısa bir süre sonra tanımak imkansız oluyor.
Hermann Schlapp diyor ki;
Anlatmak isteyen, özellikle de
anlatmayı becerebilen kişinin, medya dünyasında çalışma şansı vardır.
Atilla Girgin diyor ki;
Dünyanın ekseni haber değildir. Haberci,
görevini yaparken ahlaksal, hukuksal, toplumsal, ulusal ve uluslararası
sorumluluklarını unutmayan kişidir.
Ersin
Ramoğlu diyor ki;
Bir sivrisinek var, vızıldayıp duruyor.
Müdahale etmemi bekliyor!
Beklesin, kudurmasın!
Eli kulağındadır, sesi kesilir!
ATATÜRK DİYOR Kİ;
“Türkiye basını milletin gerçek ses ve iradesinin doğduğu yer olan cumhuriyetin etrafında çelikten bir kale oluşturacaktır. Bir düşünce kalesi, düşünce yolu kalesi. Basın görevlilerinden bunu istemek, cumhuriyetin hakkıdır.”
Sana ne söyleyeyim ki Ersin.. Daha dün CHP’li 34 belediye başkanının da topun ağzında olduğunu yazacak kadar acemi, İT diyecek kadar terbiye yoksulu, “BEKLESİN, kudurmasın! Eli kulağındadır, sesi kesilir!” diyecek kadar sokak jargonuyla konuşan gazeteci maskesi takmış adama “Isıracak it dişini göstermez” denmez de, ne denir?
Son söz.. O özel kalem müdürü bayandan, ailesinden ve okurlarından hala özür dilemedin Ersin.. Bahsetiğin sivrisinek, senin o kulağını sağır edinceye kadar vızıldayacak bundan emin ol..
Ha.. Sakın aba altından sopa göstermeye kalkışma Ersin.. Derler ya “Kuştan korkan darı ekmez” senin gibi kuşları çok gördük.. Sakın ha Ersin, altından kalkamayacağın “Eli kulağındadır sesi kesilir” gibi laflar etme altında ezilirsin.. Biz Çukurova çocuğuyuz, yasalar karşısında boynumuz kıldan incedir, ama mahalle külhanbeyi edasıyla konuşan ya da yazanlara karşı da mangal gibi yüreğimiz vardır. Unutma Ersin YİĞİTLER AYAKTA ÖLÜR!
