GİDİŞİN OLSUN GELİŞİN OLMASIN

Sayın İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu “Şu anda faili meçhul bir kadın cinayeti söz konusu değildir. Suçluların yüzde 82,4’ü yakalanmış, yüzde 16,2’si ise olayı müteakip intihar etmiştir. Cinayeti işleyenlerin yüzde 69’u ilk ve ortaokul mezunu, yüzde 18,9’u lise ve dengi okuldan mezun, yüzde 5,5’inin ise üniversite mezunu olduğu yapılan çalışma sonucu ortaya çıkmıştır“ demiş ve eklemiş;

 “Eğitim durumu yükseldikçe kadın cinayetine karışma oranı azalmaktadır” 

Sayın Bakan, 2019 yılında öldürülen kadın sayısı 299.. Yüzde 95’i eşi, sevgilisi ya da akrabası tarafıından işlenmiş..

Soru şu;

Bu cinayetler, eğitimsizlikten mi, ekonomiden mi kaynaklanıyor?

Cevabı iktisatçı Mustafa Sönmez şöyle veriyor;

“Ekonomide büyümenin yerini küçülmenin aldığını, ciddi bir durgunluğa doğru yol alındığını söyleyebiliriz”

Sonuç;

Küçük ve orta ölçekli işletmelerde  borç miktarı artıyor. Gemiyi yüzdürmek için borca sarılan binlerce işletme borcunu döndüremediği için batıyor. Batık KOBİ kredisi miktarı son bir yılda yüzde 91’lik artışla 51 milyar 396 milyon liraya yükseldi. Takipteki KOBİ sayısı ise bir yılda 351 bin 453’e fırlıyor.

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) verilerine göre,  KOBİ’lerin kullandığı kredi, yaklaşık 551 milyar TL civarındayken bu yılın aynı döneminde bu miktar 629 milyar TL’ye çıktı. KOBİ müşteri sayısı bu yılın ilk 5 ayında geçen yılın aynı dönemine göre 79 bin 872 kişi azalırken, borç miktarı artıyor..

Uzatmaya, daha fazla kafa bozmaya gerek yok.. Sözün kısası, gidişin olsun dönüşün olmasın 2019 yılı..

….

FURKAN BAŞKANI

TEŞEKKÜR ETMİŞ

Adana’da Furkan Eğitim ve Hizmet Vakfı vardı ya.. O vakıfa yönelik soruşturma başlatılmış, cemaat liderinin de aralarında bulunduğu sanıklar 5 ayrı suçtan 3 yıldan 21 yıla kadar hapis cezası istenmişti ya hepsi tahliye oldu.. Vakfın kurucu Genel Başkanı Alparslan Kuytul, kendi kendi hesabından bakın kimlere teşekkür etti;

Saadet Partisi’ne ve Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’na “özellikle”, CHP milletvekilleri Sezgin Tanrıkulu ile Mehmet Bekaroğlu’na da sadece teşekkür

Kuytul, ayrıca basın ve medyadan da Milli Görüş’ün yayın organı Milli Gazete ile TV5’e, T24’e, Gazete Duvar’a, gazeteci İsmail Saymaz’a, gazeteci Ruşan Çakır ve Medyascope ekibine de teşekkürü ihmal etmedi.

….   …

UMUT ORAN’DAN

ÖNEMLİ SORULAR

CHP, Umut Oran gibi bilgi birikimi olan, ülkesi ve milleti için çaba gösteren, işadamlığını bir tarafa bırakıp ülkesi için çaba gösteren birini neden yok sayıyor anlamak mümkün değil.. CHP içindeki bazı milletvekilleri ile Umut Oran’ı yan yana getirmek bile mümkün değil.. Gerçekten anlamak o kadar zor ki! Çok merak ediyorum, sayın CHP lideri neden Umut Oran’ı yok saydı?..

Bakın iş adamı olmasına rağmen, hükümete yakın olması gerekirken, ülke çıkarı için hükümeti karşısına alıyor.. Bir Umut Oran’ı düşünün milletvekili yapılmayan, bir de CHP’den istifa eden Sinan Aygün’ü düşünün. Olacak iş mi bu? Saysanız başkaları da var..

Burayı geçelim.. Umut Oran bir vatansever olarak Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’a 14 soruyu içeren bir mektup göndermiş, cevabını istemiş.. İşte o sorular ve işte CHP’nin yok saydığı Umut Oran;

1- Kanal İstanbul projesi için MSB’den bir görüş alınmış mıdır, istendi ise hangi görüşü bildirdiniz?

2- Bu projenin yapılması Montrö Antlaşması’nın feshi ya da en azından değişmesi için uluslararası bir sürece yol açmayacak mı?

3- İstanbul’u bir adaya çevirecek bu proje 5-6 milyon insanın bir kısmının doğal felaket veya radyoaktif serpinti durumunda tahliyesi gerektiğinde doğuda iki köprü ve Marmaray tüneline; batıda kurulacak köprülere mecbur kalınması halinde felaket durumunda tahliye nasıl gerçekleşecektir?

4- Savaş durumunda köprülerin yıkılması halinde Trakya’nın takviyesi sadece deniz yolu ile mi sağlanacaktır?

5- Batı İstanbul adasının dış lojistiğinin doğudan ve batıdan birkaç köprüye bağımlı kalmasının ne gibi zafiyet yaratacağı irdelenmiş midir?

6- Taraf-halef devletler olarak Bulgaristan, Romanya, Rusya, Ukrayna ve Gürcistan ile bu konuda herhangi bir temasta, girişimde bulunulmuş mudur, bulunuldu ise sonuçları, alınan yanıtlar nedir?

7- Kıyıdaş olmayan devletlere ait savaş gemileri Kanal İstanbul yoluyla Karadeniz’e çıkabilecek mi? Örneğin ABD Savaş gemileri, Montrö’nün getirdiği kısıtlara bağlı kalmaksızın Kanal İstanbul’dan Karadeniz’e serbestçe giriş çıkış yapabilecek mi?

8- Karadeniz’e istediği sıklıkta geçmeye başlamasının ardından ABD savaş gemileri örneğin Romanya kıyılarında bir deniz üssü kurarsa bu durum Türkiye’nin güvenliğini tehlikeye düşürmeyecek mi? Bu senaryo gerçekleşirse Rusya ile var olan ilişkiler bozulmaz mı?

9-Kanal İstanbul geçişleri Karadeniz’in hukuki statüsünde değişiklik meydana getirmez mi, bu durumda olası tartışmalar Montrö’nün feshi ile sonuçlanabilecek istikrarsızlığa yol açmaz mı?

10-ÇED raporunda, Montrö’nün tartışmalardan uzak tutulması, olası bölgesel belirsizliklerin önlenmesi için savaş gemilerinin Boğaz’dan geçirilmesi, ancak uluslararası hukuka göre yargı bağışıklığı olan savaş gemilerinin Kanal İstanbul geçiş talebinin karşılıksız bırakılmadan, âkit devletlerin Ankara temsilcilerinin bu talepten zamanında haberdar edilmesi öneriliyor. Yargı bağışıklığı olan savaş gemileri de Kanal İstanbul’dan geçmek isterse Türkiye Cumhuriyeti hangi önlemi alacak, bu durum ulusal savunmada güvenlik riski oluşturmaz mı?

11-Kanal İstanbul yoluyla savaş gemilerinin Karadeniz’e daha sık geçmesi halinde bugün Akdeniz’de yaşanan durumun bir benzeri ortaya çıkmayacak mı, Karadeniz’de çatışma riski artmayacak mı?

12-ÇED raporunda, “Montrö Boğazlar Sözleşmesi’nde yapılabilecek değişiklikler için Sözleşmede öngörülen 5 yıllık dönem 9 Ağustos 2016’da tamamlanmıştır. Önümüzdeki 5 yıllık dönem için süre 9 Ağustos 2021’de tamamlanacaktır” denilmesinin özel anlamı var mıdır?

13-Türkiye 9 Ağustos 2021 tarihinden önce Montrö’nün yürürlükten kaldırılması, değiştirilmesi girişiminde mi bulunacak?

14-Hükümet mensuplarınızca “Montrö’nün götürdükleri de var” denilerek, neden vatandaşa olumsuz izlenim veriliyor, savunduğunuz bu olumsuzluklar nedir?

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Röportaj

    Sağlık

    Spor