Türkiye Emekliler Derneği Adana Şubesi başkan adayı ve Taban Güçbirliği Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Cumali Güçtekin, sadece emekli maaşıyla geçinenlere; kira, doğalgaz, elektrik, su faturasını ödedikten sonra hiçbir şey kalmadığını belirterek, ‘’Emeklilerimizin açlığa mahkum edilmesine izin vermemek için mücadele edeceğiz’’ dedi. Güçtekin, seçimleri kazanması halinde yapacağı çalışmaları gazetemize anlattı.
RÖPORTAJ: YENER EKİNCİ
ADANA (BÖLGE) – Türkiye Emekliler Derneği Adana Şubesi Başkanlığı’na aday olan Taban Güçbirliği Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Cumali Güçtekin, aday olmaya karar verme sürecinden, seçilmesi halinde yapacağı icraatlara kadar geniş bir yelpazede sorularımızı yanıtladı.
Kısaca sizi tanımakla sohbetimize başlayabilir miyiz?
Adana’da, 1963 yılında dünyaya geldim. İlk, orta ve lise tahsilimi Adana’da tamamladım. Borsa Lisesi mezunuyum. 1990-1995 yılları arası ASKİ, 1995-2000 yılları arasında ise Çukobirlik’de çalışma hayatımı sürdürüp, yine Çukobirlik’de sendikanın işyeri temsilciliğini yaptım. 2015 yılında emekli olup, halen Mithatpaşa Mahallesi’nde esnafım ve Adana merkezli Taban Güçbirliği Dernek Başkanlığı görevini sürdürmekteyim. Evli ve 2 çocuk babasıyım.
TÜED Adana Şube Başkanlığı görevine neden talip oldunuz?
Şimdiye kadar yapılan hizmetlerin yetersiz olduğunu gördüm. Yıllardır bir şeyler yolunda gitmiyordu ve bunun artık değişmesi gerekiyordu. Ekip arkadaşlarımla beraber bu amaçla yola çıktık. İhmal edilen, bugüne kadar ötelenen, yapılmayan ve emekliler adına unutulan bütün değerleri harekete geçireceğiz. Emekliler huzurlu ve mutlu bir ortamda, kendilerine ait hissettikleri dernek çatısı altında buluşacaklar.
Türkiye’de yaşayan emeklilerin tespit ettiğiniz başlıca sorunları nelerdir?
Memur emeklisine yüzde 7.36, işçi emeklisine yüzde 8.36 zam yapıldı. Bu oranlar emekliyi açlığa mahkum etmekten başka bir şey değildir. Emekli aylıkları asgari ücret düzeyinde bile yer almıyor. Sadece emekli maaşıyla geçinenlere; kira, doğalgaz, elektrik, su faturasını ödedikleri zaman hiçbir şey kalmıyor. 2000 Sonrasında emekli olanları mağdur eden ve aylıkları düşüren, “emekli aylığı hesaplama karma sistemi”,aylıklar arasında eşitsizliği arttırmıştır. Bu nedenle, her yıl aylıkları düşüren emekli aylığı hesaplama sistemi değiştirilmeli, çalışılan dönemler için “ tek bir aylık hesaplama sistemi” getirilmelidir. TÜFE’ye endeksli yüzdeli zamlar, aylıkları düşük olan emeklilerimizi mağdur eden bir sisteme dönüştüğünden, 5510 sayılı Kanunun 55. Maddesi değiştirilmeli ve seyyanen zamlar ile birlikte refahtan da pay verilmelidir. Emekli aylıklarında norm ve standart birliğinin sağlanması için 506 sayılı kanun döneminde olduğu gibi gösterge sitemine geçilmeli ve altı sınır aylık bağlama oranı yüzde 70 olarak belirlenmelidir. Vergi iadesinin yerine getirilen yüzde 4-5 arasında değişen ek ödeme yüzdeler, KDV ve ÖTV oranları esas alınarak, yüzde 8-9 oranlarında yükseltilmelidir. Emeklilerimizin ödemiş oldukları katkı payları, emeklilerimizin ödeme gücünü aşmıştır. Çalıştığı dönemlerde yüzde 12 sağlık pirimi ödeyen emeklilerimiz, sağlık hizmeti aldığında çeşitli adlar altında kesilen katkı paylarından muaf tutulmalıdır. Emeklilere ödenen bayram ikramiyeleri günün koşullarında yetersiz kalmaktadır. İkramiyeler enflasyona endekslenmelidir. Çalışırken ödenen aile yardımı emekli olunduğunda kesiliyor. Aile yardımının emeklilik döneminde de devam edilmesini sağlayacak mevzuat değişikliklerine gidilmelidir. Günümüzde yetersiz kalan promosyon ödemelerinin artışını öngören bir güncelleme yapılmalı ve bu ödemeleri hakkaniyetli bir artış sistemine endekslenmelidir. Evi olmayan emeklilerimizin TOKİ ile uygun ödeme koşullarıyla ev sahibi olabilmesi için, emeklilere özel projeler yapılmalı, emeklilere ayrılan yüzde 25 kontenjan yüzde 50’yeyükseltilmelidir. Pandemi koşulları nedeniyle; haberleşme, elektrik, su, temizlik ve gıda harcamalarında hijyen malzemeleri temininde ki harcamalarda büyük artışlar meydana geldi. İnsanların tüketim kalıplarının köklü değişikliklere maruz kaldığı ortadadır. Bu nedenle, enflasyon hesaplarında kullanılan “Harcama Sepeti” acilen güncellenmelidir. Aksi takdirde, TÜFE’ ye endeksli maaş zamlarımız yetersiz kalacaktır. Kardeşçe kenetlenerek haklarımızı savunmak ve almak istiyoruz.
Seçilmeniz halinde hayata geçireceğiniz projeler nelerdir?
Öncelikle, bahsettiğim gibi emekli vatandaşlarımızın sorunlarını çözmek için gayret göstereceğiz. Göreve geldiğimizde ilk yapacağım projelerin başında, belirli noktalarda oluşturacağımız mini marketler ile emeklilere hizmet sunarken, aynı zamanda istihdam ortamı sağlayacağız. Mutlak suretle derneğimize bir ambulans tahsis etmeye çalışacağız. Her yıl belirli tarihlerde, emekli üyelerimizin torunları için sünnet törenleri yapılacak, yine eğitim gören çocuk ve torunları için burs imkanı sağlayacağız. Emeklilerimizin faydalanması için yaz aylarında, belirli gruplar halinde denize ve tatil yörelerine gidilmesine olanak yaratacağız. Kurumlarla anlaşmalar yaparak, emeklilerin indirimli ve öncelikli faydalanması için olanaklar yaratmaya çalışacağız. Her şeyden önemlisi mutlak suretle gerçek anlamda, birlik beraberlik içerisinde emeklilerin örgütlülüğünü ve gücünü kamuoyuna yansıtacağız.
Başkanlık yarışında aday sayısının fazla olduğunu görüyoruz. Gittiğiniz yerlerde insanların şahsınıza olan ilgisini ve teveccühünü nasıl değerlendiriyorsunuz?
Aday olmak kendi başıma almış olduğum bir karar değildi. Üyelerin talebi doğrultusunda bu yola çıktım. Benim yaşantımın içinde dostluk, kardeşlik, dayanışma ve yardımlaşma her zaman ön planda yer almıştır. Bunu bilen çevrem, beni aday olmam konusunda teşvik ettiler. Onların desteği ile de başaracağıma inanıyorum.
Seçilirseniz başarılı olacağınıza inanıyor musunuz?
Emekliler bu vatanın çimentosudur. ‘Ben’ değil, ‘biz’ olarak hareket edeceğiz. Ortak kararlar alacağız. İnanıyorum ki, vicdani duygularıyla bize inanan bütün emekli kardeşlerimle birlikte kazanacağız ve birlikte yöneteceğiz. Bizler değişimin sözcüsü ve temsilcisi olacağız. Uzun yıllardır hak ettikleri refah düzeyinde yer alamayan; maddi, manevi rahatlığa ulaşamayan, çeşitli meslek gruplarında ülkemize verdikleri hizmetlerle katkı sağlayan, bu uğurda bedel ödeyen emeklilerimizin temel hakları için yerelde ve genelde birlikte mücadele edeceğiz. Biz kazanacağız, emekli kazanacak.
Geçmişte bazı şubelerde yaşanan yolsuzluk olaylarından dolayı derneğin imajı biraz yıprandı. Güven kazanmak için neler yapacaksınız?
Tamamen şeffaf olacağız. Bütün gelir ve giderler panoya asılacak, ayrıca üyelerin denetimine açık olacak.
Emeklilikte Yaşa Takılanlar’ın (EYT) verdikleri mücadeleye destek olacak mısınız?
Adana EYT Derneği Başkanı Uğur Altuntaş ile istişareler yapıyoruz. Kendisi ile diyalog halindeyiz.40’lı yaşlarda emeklilik çok erken olabilir; ancak ülkemizin iş imkanları da 60 yaşına kadar emekliliği beklemeye uygun değil. Günümüzde firmaların tamamına yakını belli bir yaştan sonra personel çalıştırmıyor. Bir kafede garsonluk veya tezgahtar, inşaat, şoför gibi mesleklere 35 yaşından sonra cv bile kabul edilmiyor. Hiç bir geliri olmayan ve iş bulamayan vatandaş, 60 küsur yaşına kadar ne yapacak? Kime el açacak? Kimden yardım isteyecek?EYT’liler ile kol kola olacağız.
Bu röportajın gerçekleşmesine zaman ayırdığınız için teşekkür ederim
Ben teşekkür eder, yayın hayatınızda başarılar dilerim
