Gülbudak’tan Adana için ‘birlik’ çağrısı
Adana’nın 4’ncü büyük şehir konumundan 7 ve 8’nci sıraya gerilediğini hatırlatan AK Parti Seyhan Belediyesi Meclis Üyesi Aday Adayı Muharrem Gülbudak, ‘’Makus talihimizi yenebilmek ve hak ettiğimiz seviyeye ulaşmak için birlik ve beraberlik içinde hareket etmek zorundayız’’ dedi. Gülbudak, Bütün siyasi parti temsilcilerinin, milletvekillerini, sivil toplum kuruluşları ve kamu kurumlarının ortak hareket etmesi gerektiğini söyledi.
Haber: Yener EKİNCİ
Seyhan Belediye Meclis Üyeliği’ne aday adayı olduğunu açıklayan Adana’nın tanınmış ve sevilen müteahhitlerinden Muharrem Gülbudak, seçim bürosunda vatandaşların taleplerini ve önerilerini dinlemeye devam ediyor. Her gün ziyaretçi akınına uğrayan Gülbudak, AK Parti belediyeciliği ile yapılacak hizmetleri en ince ayrıntısına varana kadar bütün detaylarıyla anlatmayı ihmal etmiyor.
NİTELİKLİ İNSANLARLA İŞBİRLİĞİ YAPACAĞIZ
Türkiye’nin 53 kentinden daha büyük konumdaki Seyhan’da, birçok etnik kökenden insanların yaşadığını ve bunun da Adana için önemli bir kültürel zenginlik olduğunu ifade eden Gülbudak, ‘’Kültür-sanat, spor, eğitim, üretim, istihdam ve sosyal belediyeciliğin gerektirdiği bütün unsurları göz önüne alarak hareket edeceğiz’’ dedi. Mimar, mühendis, şehir plancısı, eğitimci, öğretmen, iş insanı, öğrenci, emekli, kadınlar ve gençlerden oluşan geniş ve nitelikli insanlarla işbirliği yapma hedefinde olduklarını dile getiren Gülbudak, AK Parti bayrağını toplumun da desteğiyle daha yukarıya çıkarmakta iddialı olduğunu kaydetti. Gülbudak, “Din, dil, renk, ırk ayrımı yapmadan her vatandaşımıza eşit mesafede olacağız. Sosyal belediyecilik anlayışının Seyhan’da daha çok ivme kazanması için sivil toplum örgütleriyle ortak hareket edeceğiz. Hemşehrilerimizle birlikte Adanamızı daha çağdaş bir yapıya kavuşturmak istiyoruz” ifadelerini kullandı.
ADANA’YI YENİDEN 4’NCÜ BÜYÜK KENT YAPALIM
Gülbudak, şunları söyledi; ‘’Adana’nın Seyhan ilçesine bağlı İstiklal Mahallesi’nde 1959 yılında doğdum ve bu zamana kadar Seyhan’ın çeşitli mahallerinde oturdum. Mesleğimden ötürü yaşadığım ilçeyi karış karış biliyorum. Almanya, Hollanda, Suudi Arabistan, Kuveyt, Ürdün, Mısır ve Dubai’de inceleme ve çalışmalar yaparak, imar ve şehirleşme konusunda tecrübe edindim. Şehirleşmenin nasıl yapılacağını buralarda öğrendim. Göreve layık görülüp seçilmem halinde planlı ve projeli çalışmalarla başarılı olacağıma inanıyorum. Ne yazık ki Adana’da önce inşaat, ardından alt yapı çalışmaları gerçekleşiyor. Bu çok yanlış. Ortaya çıkan manzara vicdanımı zedeliyor. Bu memlekette yiyoruz-içiyoruz ve kazanıyoruz ama maalesef değerini bilmiyoruz. Türkiye’nin 4’ncü büyük kentinden 7 ve 8’nci sıraya gerilememizin nedeni yine bizleriz. Belediye başkanları, meclis üyeleri, kamu kurum ve kuruluşları ve mesleki odalara kadar Adana’yı biz bu hale getirdik. Yazıktır, günahtır bu şehre. Bütün siyasi parti temsilcilerine ve milletvekillerimize sesleniyorum. Gelin siyasi çekişmeleri bir kenara bırakalım, Adana’da bu çarpık kentleşmeye ve çirkinleşmeye ‘dur’ diyelim. Geleceği imar etmezsek Adana’da ne bir iş adamı, ne ticaret adamı kalır. Yeniden 4’ncü hatta daha yukarılarda bir kent olabilmemiz için bir engel yok. Meclis Üyeleri, şehri nasıl ayağa kaldıracağını bilen kişiler olsun. Kahvehaneciler, otelciler, lokantacılar olmasın. Mimarlar olsun, mühendisler olsun. Şehre yararı olacak insanlar olsun. Çarpık kentleşmeye son verelim.’’