HER GEÇEN GÜN DAHA FAZLA FAKİRLEŞİYORUZ

Açıklanan verilere göre açlık sınırı 26 bini, yoksulluk sınırı ise 86 bini aşarken, açlık sınırı bile asgari ücretlinin hayli üzerinde kaldığı açıklandı. Türk-İş’ten yapılan açıklamada ise, Dar gelirli ailelerin elde ettiği gelirin yeterli ve dengeli beslenme için gerekli harcamaları bile karşılayabilecek düzeyde olmadığı açıktır. Aileler, düşük düzeydeki geliriyle beslenme ve beslenme dışı harcamaları karşılayabilmek için çeşitli malların fiyatlarını da dikkate alarak tüketim malları arasında tercihte bulunmak zorunda kalmaktadır. Çoğu zaman fiyatı yüksek olan gıda maddeleri yerine fiyatı düşük olan gıda maddelerini seçmektedir. Bu durumda olan aileler, büyük olasılıkla beslenme dışı harcamalarının (kira, ulaşım, yakıt, elektrik ve benzerleri) bir kısmını da beslenme harcamalarından kısarak elde edebilmektedir. Sonuçta, gelir düzeyinin düşük ve yetersiz olması, dar gelirli kişi ve ailelerin sağlıksız ve dengesiz beslenme yapmasına yol açmaktadır” denildi
(HABER MERKEZİ)-Türk-İş’in Temmuz ayı açlık ve yoksulluk sınırı araştırması, Türkiye’deki derinleşen ekonomik krizi bir kez daha gözler önüne serdi. Açıklanan verilere göre açlık sınırı 26 bini, yoksulluk sınırı ise 86 bini aşarken, açlık sınırı bile asgari ücretlinin hayli üzerinde kaldı.
Ekonomideki bozulma, vatandaşın sofrasına her geçen gün daha ağır yansıyor. TÜRK-İŞ’in Temmuz ayı verilerine göre dört kişilik bir ailenin açlık sınırı 26 bin 413 TL’ye, yoksulluk sınırı ise 86 bin 036 TL’ye yükseldi. Bu rakamlar, hükümetin yıl ortasında belirlediği 22 bin 104 TL’lik asgari ücretin, yalnızca karnı doyurmaya bile yetmediğini açıkça ortaya koyuyor.
TÜRK-İŞ’in düzenli olarak yayımladığı “Açlık ve Yoksulluk Sınırı” araştırması, Temmuz 2025 verileriyle toplumu sarsan ekonomik gerçekleri bir kez daha gün yüzüne çıkardı.
Buna göre;
Açlık sınırı geçen aya göre 298 TL artarak 26 bin 413 TL’ye çıktı.
Yoksulluk sınırı ise 970 TL yükselerek 86 bin 036 TL seviyesine ulaştı.
Bu artışlar, temel gıda, barınma, ulaşım ve sağlık gibi zaruri harcamaların hızla zamlandığını ve halkın alım gücünün ciddi şekilde eridiğini ortaya koyuyor.
Özellikle tek gelire sahip asgari ücretli aileler için geçim, artık matematiksel olarak bile mümkün değil. Çünkü 22.104 TL’lik net asgari ücret, yalnızca açlık sınırının bile yaklaşık 4 bin lira altında. Yani Türkiye’de milyonlarca insan, sadece aç kalmamak için bile yetersiz bir ücretle yaşam mücadelesi veriyor.
Ekonomik büyüme söylemleri ile süslenen resmi açıklamalar, mutfaktaki yangını söndürmüyor. En temel ihtiyaçlara erişimin dahi zorlaştığı bir ortamda, asgari ücretlinin yaşam şartları her geçen gün daha da ağırlaşıyor. TÜRK-İŞ verileri, artık geçim değil, hayatta kalma sınırının bile altında yaşanıldığını gösterdi.
TÜRK-İŞ’TEN YAPILAN AÇIKLAMA
“Dar gelirli ailelerin elde ettiği gelirin yeterli ve dengeli beslenme için gerekli harcamaları bile karşılayabilecek düzeyde olmadığı açıktır. Aileler, düşük düzeydeki geliriyle beslenme ve beslenme dışı harcamaları karşılayabilmek için çeşitli malların fiyatlarını da dikkate alarak tüketim malları arasında tercihte bulunmak zorunda kalmaktadır. Çoğu zaman fiyatı yüksek olan gıda maddeleri yerine fiyatı düşük olan gıda maddelerini seçmektedir. Bu durumda olan aileler, büyük olasılıkla beslenme dışı harcamalarının (kira, ulaşım, yakıt, elektrik ve benzerleri) bir kısmını da beslenme harcamalarından kısarak elde edebilmektedir. Sonuçta, gelir düzeyinin düşük ve yetersiz olması, dar gelirli kişi ve ailelerin sağlıksız ve dengesiz beslenme yapmasına yol açmaktadır.”
TÜRK-İŞ’in verilerine göre ”mutfak enflasyonu” verilerindeki değişim Temmuz 2025 itibariyle Ankara’da yaşayan dört kişilik bir ailenin gıda için yapması gereken asgari harcama tutarındaki artış bir önceki aya göre yüzde 1,14 oranında gerçekleşti. On iki aylık değişim oranı yüzde 37,32 oldu. Yıllık ortalama artış ise yüzde 25,28 olarak gerçekleşti.