Son yıllarda meydana gelen iklim değişiklikleri aynı şekilde etkisini sürdürmeye devam ediyor.
Mevsimlerin birbirine geçmesinden dolayı artık ne yazı yaz gibi yaz gibi yaşıyoruz ne baharları bahar gibi yaşıyoruz ne kışları kış gibi yaşar olduk.
Bunun iki temel sebebi var.
Birincisi doğal sebepler, ikincisi ise insanlardan kaynaklanan sebepler.
Ancak şu an iklim değişikliği dediğimizde bahsettiğimiz şey onun doğal sebepleri değil. Çünkü doğal sebeplerin neler olduğunu biliyoruz.
Şu anda olan değişiklikler doğal sebeplerden dolayı değil, insan kaynaklıdır.
Çünkü bizler yeraltından fosil yakıtları çıkarıyoruz.
Yani petrol, doğalgaz ve kömür çıkarıyoruz.
Daha sonra bunları bol bol yakıyoruz.
Yanmadan dolayı havaya karbondioksit salıyoruz.
Bu havaya salınan karbondioksit miktarı da iklimin değişmesine neden oluyor.
Bunların elbette dünyamıza yansıması oluyor.
Şöyle ki dünyanın sıcaklık dengesi, yağış rejimleri değişiyor.
Çok sıcak, çok soğuk, çok yağışlı veya çok kurak zamanların sayısını arttırıyor.
Ve tabii ki iklim değişikliğinin en önemli etkisi de bu dünya için.
Hatırlayın kış mevsiminde yağması gereken yağmurlar yağmadı ve Adana’da hiç görülmemiş bir şekilde Haziran ayında çoğu yere sel geldi.
Bu sel öyle bir geldi ki önüne ne kattıysa aldı götürdü.
Şua nda kış mevsimini yaşıyoruz.
Ağustos ayından itibaren doğru düzgün bir yağmur yağdı mı?
Normal şartlarda mevsim gereği olarak yağması gerekmiyor mu?
Evet gerekiyor ama yağmıyor. Ne zaman kadar böyle devam edece onu da bilmiyoruz.
İklim değişikliği konusunda yapılması gerekenler uzunca bir konu olduğu için başka bir yazıda detaylı değiniriz ancak baktığımızda iklim değişikliğini hala ciddiye almayan büyük bir kesimin varlığını görüyoruz.
Bu konu evet çok ciddiye alınmıyor ancak dünyamız çok hızlı bir şekilde yok olmaya doğru ilerliyor.
