İLK HEDEFLER BEYANNAMESİ

12 Ocak 1959’da toplanan 14.CHP Kurultayı’nda ülkenin içinde bulunduğu durumun değerlendirilmesi yapılmış, çıkış yolu için yapılan çalışmalar ‘İlk Hedefler Beyannamesi’ adı altında kamuoyu ile paylaşılmıştır.

İktidar çok ciddi bir şekilde uyarılmıştır. Ancak iktidar ilk hedefler beyannamesini kulak arkasına atarak ‘Mutlakiyetle’ ülkeyi yönetmeye 27 Mayıs 1960’da askerlerin yönetime el koymasına kadar devam etmiştir.

İLK HEDEFLER BEYANNAMESİ

“Biz, CHP 14.Kurultay üyeleri, tarih boyunca büyük uygarlıklar ve devletler kurmuş olan Türk Milleti’nin tam ve olgun bir demokratik düzen içinde yaşama azmine tercümen olarak; demokrasi idalinin ve davasının takipçisi bulunan bütün idealist insanların çözülmez bir topluluk halinde güçlerini ve mücadelelerini CHP saflarında birleştirmekte bulundukları bu tarihi günlerde, yıllardan beri mücadelesini yaptığımız esasları bir kere daha tesbit ve teyid ederiz.

Bu esaslar; insan cemiyetlerinin, yüzyıllar ötesinden gelen şerefli tekamülünün inkar edilmez, iptal edilemez bir şekilde kişiye ve topluluğa kazandırdığı ana haklar ve demokratik müesseselerdir.

Hukuka ve milli iradeye dayalı idarenin sınavını başarıyla vermiş bulunan büyük milletimizi ana haklarından ve demokratik müesseselerden mahrum etmek isteyen kuvvetlerin behemal hüsrana uğrayacaklarına inanın.

Aziz vatanımızı iktisadi, sosyal ve manevi sahalarda hakiki ve süratli olarak kalkındırmanın bu ana hakların ve müesseselerin bir an evvel gerçekleşmesine bağlı olduğunu gören, ve milletimizi çağdaş uygarlık düzeyine ulaştırmak amacını güden devrimlerimizin son halkası olan demokratik rejimi kurma mücadelesinde, millet çoğunluğunun kendisi ile beraber olduğunu bilen,

CHP KURULTAYI

Güçbirliği hareketinin de temelini oluşturan aşağıdaki esasları, Cumhuriyet Halk Partisi, TBMM Meclisi’nde gereken çoğunluğa kavuştuğunda en geç ilk teşril devrede gerçekleştirecek hedefler olarak milletve tarih huzurunda ilan ve taahhüt eder:

1-Demokratik gelişmemizi durduran, gerileten bütün antidemokratik kanunlar, usuller, zihniyet ve uygulamalar kaldırılacaktır.

2-Anayasamız modern demokrasi ve cemiyet anlayışına uygun, halk egemenilği, hukuk devleti, sosyal adalet ve emniyet esaslarına dayanan bir devlet düzenine göre değiştirilecektirk.

Bu Anayasa’da;

A-Irk-cins-din-mezhep-siyaset fikir-içtimaimese doğuş ve servet farkı olmaksızın bütün Türklerin müşterek malı olan ana hak ve hürriyetler yer alacaktır.

Düşünce ve söz özgürlüğü, basın özgürlüğü, din ve vicdan özgürlüğü, mal ve mülk emniyeti, çalışma ve iktisadi teşebbüs hürriyeti, grev hakkı, sendika ve mesleki teşekküller kurma hakkı, kanun önünde eşit muamele görme ve kamu hizmetlerinden eşit olarak yararlanma hakkı, devlet yayın araçlarının tarafsızlığı gibi, üyesi olduğumuz uygar dünyanın kabul ettiği bütün insan hak ve özgürlükleri ve hukuk devleti prensipleri Türk vatandaşlarına sağlanacak ve bu haklar açık bir şekilde tarif edilerek güvence altına alınacaktır.

Bu Anayasa Mahkemesi teşkil edilmek suretiyle Anayasa’da yer alan bu hakların diğer kanunlarla daraltılması ve iptal edilmesi önlenecektir.

B-Milletin bütünlüğünü ve devletin devamlılığını temsil eden Devlet Reisliği, bu temsilin ve milli dayanışmanın gerektirdiği tarafsızlığa kavuşturulacaktır.

C-Yasama organının yürütme üzerindeki denetimi fiili ve etkili bir hale getirilecek.

D-Yasa yapımında, uyumun ve dengenin sağlanması için ikinci bir meclis kurulacaktır (Senatorlar Meclisi-Senato)

E-Devletin ve özgürlük düzeninin temeli olan bağımsız mahkeme ve her türlü etkiden azade hakimlik müessesesinin zaruri kıldığı bir Yüksek Hakimlik Şurası ihdas ve hakimlerin teminatına müessir bütün muameleler bu şuraya tevdi edilecektir.

F-Bir şahsın, zümrenin veya siyasi teşekkülün değil, devletin ve bütün halkın hizmetinde tarafsız ve kanuna balğı bir idareyi sağlayan hukuki esaslar vazedilecek, yargısal denetim bütün idari tasarruflara yaygınlaştırılacaktır.

G-Sosyal adaletsizlik ve dengesizliklerden uzak, mamur ve müreffeh bir Türkiye’nin doğması için bütün fertleri maddi ihtiyaçlarının baskısından kurtarmak, herkese bedeni, fikri ve sosyal gelişme olanağı sağlamak, cemiyetin temel unsuru olan aileyi korumak hedeflerine yönelen sosyal hakları tanınacaktır.

3-Mevzuat yukarıda sayılan prensip ve müesseselerin ışığı altında tadil ve ıslah edilerek demokaritk düzenin verimli bir tarzda işlemesi sağlanacaktır. Bu bağlamda özellikle;

A-Seçimlerin mevzuat ve tatbikat olarak serbest, eşit ve dürüst şartlar altında icrası sağlam müeyyidelere bağlanacak, milli bünyemize uygun bir nispi temsil usulü kabul edilecektir.

B-Meclis İç Tüzüğü ulusal denetimin gereklerine göre değiştirilerek Meclis Başkanlık Divanı’nın tarafsızlığı sağlanacaktır. Mecliste temsil edilen siyasi partilerin hakları, açıklığa kavuşturulacak, milletvekilinin söz özgürlüğü ve dokunulmazlığı, soru-gensoru, meclis soruşturması gibi müesselere gerçek hürriyetleri kazandırılacaktır.

C-İdare ve siyaset hayatımızda ahlakı hakim kılmak ve her türlü suistimali önlemek amacıyla kamu hizmeti gören her şahsın göreviyle ilgili hareketlerinin denetimi için ittihaz edilecek tedbirler arasında ispat hakkı ve mal beyanı yer alacaktır.”

Cumhuriyet Halk Partisi’nin 14.Kurultayı; Bütün zorlukları yenmesini bilen milletimizin çok yakın bir gelecekte demokratik rejim davasını da tam olarak gerçekleştireceğine tahakküm ve baskı zihniyetinin milli irade tarafından tasfiye edileceğine, halkın, adaletin, özgürlüğün mutlaka zafere ulaşacağına kesin olarak inanmaktadır.

Türkiye Cumhuriyeti’ni 19 yıldır yöneten AKP iktidarı; Cumuhriyet’in tüm değerlerini yerle bir etti.

Liyakat dediğimiz değerleri her yerde biz olmalıyız-işgal edercesine- anlayışıyla literatürümüzden çıkardı.

Devletin malı deniz, yemeyen domuz algısının egemen olduğu bir kırk ali, haramzade oluşumu ile ülke talan edildi. Yeraltı ve yerüstü zenginliklerimiz haraç-mezat peşkeş çekildi.

Hazine tam takır edildi. Milli değerlerimiz yok edildi. Bostan bozarg ibi ülkede bağ bozumu yaşanıyor!…

12 Ocak 1959’da toplanan CHP 14.Kurultayı’nda devrin Demokrat Parti iktidarına ve iktidarın keyfi uygulamalarına karşı yukarda tüm teferruatı ile yazdığım ‘İlk Hedefler Beyannamesi’ ile halkın sesi oldu.

Ancak 19 yıldır ülkeyi yöneten AKP iktidarı, Demokrat Parti iktidarına bile pabuç giydirecek eziyet ve talanı o kadar artırdılar ki lağımlar her tarafta patlamış, halk işsizlik, pahalılık ve anti demokratik uygulamalarla inim inim inlerken, devlet kuran CHP 1959 ruhunu bile yaşatamayacak kadar anatomisi değişmiş!

‘İlk Hedefler Beyannamesi’ni kendi bünyesi içinmi hazırlamalı-AKP için mi hazırlamalı siz okurlarımın değerlendirmesine bırakıyorum…

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Röportaj

    Sağlık

    Spor