126Adana Fenerbahçeliler Derneği Başkanı Nuh Korhan Kadıoğlu, sporda görmek istediğimiz duruşa dikkat çekerek, bütün taraftar gruplarına, ‘’İyilikte rekabet edelim’’ mesajı verdi. Dernek çalışmaları kapsamında gazetemizin sorularını yanıtlayan Başkan Kadıoğlu, Rakibini yok etme, onu oyun dışına atma, ayağını kaydırma taktiklerine dönüşen rekabet, adil paylaşıma ket vurur. Hakkaniyeti kesintiye uğratır ve yok eder. Oysa, rekabete rengini vermesi gereken esas tavır, hak, adalet ve toplumsal sorumluluk olmalıdır’’ dedi.
***
RÖPORTAJ: YENER EKİNCİ
Fenerbahçe Spor Kulübü’ne olan aidiyetini yaşamının her alanında değil, neredeyse aldığı her nefeste gördüğümüz bir isim Nuh Korhan Kadıoğlu… Annesinden bulaşan sarı-lacivert tutkuyu küçüklüğünden bu yana aşkla büyüten Kadıoğlu, son iki yıldır Adana Fenerbahçeliler Derneği’nin başkanlık görevini layıkıyla yürütürken dikkat çekiyor. Bir Fenerbahçeli olarak sadece sporda değil, bütün üyelerle beraber sosyal sorumluk projelerinde de etkin adımlar atan Kadıoğlu’nu ziyaret ederek, keyifli bir röportaj gerçekleştirdik. ‘’Temel amacı insanın bedenen, ruhen ve sosyal yönden gelişmesine katkı sağlamak olan spor, modern toplum yaratmada çok etkin bir sosyal olgudur. Sporun, kişisel fayda ve görevleri yanında, sosyal yönden de çok önemli görevleri vardır. Rakibini yok etme, onu oyun dışına atma, ayağını kaydırma taktiklerine dönüşen rekabet, adil paylaşıma ket vurur. Hakkaniyeti kesintiye uğratır ve yok eder. Oysa, rekabete rengini vermesi gereken esas tavır, hak, adalet ve toplumsal sorumluluk olmalıdır’’ diyen Korhan Kadıoğlu, sahalarda değil, iyilikte rekabet etmek adına önemli mesajlar verdi. İşte, o röportaj;
Kısaca sizi tanımakla sohbetimize başlayabilir miyiz?
Osmaniye’nin Kadirli ilçesinde, 1974 yılında dünyaya geldim. Anadolu Üniversitesi Eczacılık Fakültesi mezunuyum. 25 yıldır İstasyon Meydanı civarı, TCDD binası arkasında eczacılık faaliyeti yürütüyorum. Evli ve 2 çocuk babasıyım.
Adana Fenerbahçeliler Derneği hakkında biraz bilgi verebilir misiniz?
Kuruluş amacımız, Fenerbahçe Spor Kulübüne karşılık beklemeden hizmet vermek, kulübü şahsi menfaatlerin üzerinde tutarak gerek Türkiye’de gerekse uluslararası platformda daha iyi yerlere getirmek için çalışmak ve bunun için gereken birlik, beraberlik ve dayanışmayı sağlamaktır. Fenerbahçe sevgisini yaymak, pekiştirmek ve taraftar sayısını arttırmakla beraber, toplum için faydalı çalışmalar yürütmek de benimsediğimiz misyonlar arasında yer almaktadır. 26 yıllık bir geçmişe sahibiz. 210 üyemiz bulunuyor ve bunun 120’si kongre üyesidir… Adana’da, 1000’e yakın kongre üyemiz bulunuyor. Derneğimize üye olmayan kongre üyelerimizi de üye olmaya davet ediyorum. Onları da aramıza alarak daha güçlü, daha etkin bir dernek olmak için bazı çalışmalar yapma hazırlığındayız. Derneğimize bağlı olarak, Adana 1907 Spor Kulübümüz bulunuyor. Bu kulüpte, 220 çocuğumuza çeşitli branşlarda spor eğitimi veriyoruz. Basketbol, voleybol, masa tenisi ve satranç dallarında faaliyetlerimiz devam ediyor.
Adana nüfusuyla kıyaslandığımızda, 210 dernek üyesi az görünmüyor mu?
Şehrimiz 3 milyonluk bir nüfus yapısına sahip; ama ekonomik anlamda çok zayıf topluluklardan oluşuyor. Bizim gibi STK’lara üye olmak ve görev almak birçok insan için altından kalkamayacağı maddi bedel olarak kabul ediliyor. Dolayısıyla, az görürünse de, 210 ortalama bir rakam aslında.
Tahmininizde Adana’da kaç tane Fenerbahçe taraftarı bulunuyor?
Bir defasında, Adana Valimiz Süleyman Elban’ı ziyarete gittiğimizde, ‘Adana’da en çok taraftar hangi takımda?’ şekilde bir soru yöneltmişti de ‘’Bilemiyorum Sayın Valim’’ diyerek cevap vermiştim. Kendisi de, ‘Ne olacak ki, Fenerbahçe deyiver gitsin. Kim sayacak?’ diye şakayla karşılık verdi. ‘’Adana’ya müsabakaya gelecek büyük takımlardan hangisinin Adana’ya daha çok katkısı olur?’’ diye bir ekleme yaptığında ise ‘En çok Fenerbahçe katkı sağlar’ gibi emin bir cevap verdim. Çünkü, Fenerbahçe taraftarı birbirine kenetlenmiştir ve camiasını en iyi şekilde temsil eder. Taraftar sayısını bilemem; ama en etkili taraftarın bizde olduğunu söyleyebilirim.
Yaşamınızda ayrı bir yeri olan Fenerbahçe sevgisini ne zaman hissetmeye başladınız ve sizleri sarı-lacivert renklere bağlayan unsurlar nelerdi?
Annem çok iyi bir Fenerbahçeli, babam koyu Galatasaraylı, kardeşim ise fanatik bir Beşiktaş taraftarıydı. Türk aile yapısında, bildiğiniz üzere annelerin kutsal bir yeri vardır. Kendimi tanımaya başladığım çocukluk dönemlerimde bu kutsaliyeti kavramış olmalıyım ki, annemin seçeneklerini benimseyerek Fenerbahçe’yi tercih etmişim. Anneden kalma bir aşkla, aklımın erdiği çocukluk yıllarımdan bu yana kalbim Fenerbahçe için çarpıyor.
Farklı takım taraftarları olmanıza rağmen, aile içinde bir rekabet havası var mıydı?
Spor, mutlaka dostluk, barış ve kardeşlik temelleri üzerinde, amacına uygun bir şekilde icra edilmelidir. Bunu kesinlikle unutmazdık. Maç günleri veya sezon sonu geldiğinde birbirimize karşı son derece saygılı ve centilmen davranışlarımız olurdu. Ben, Fenerbahçe çatısı altındayım; ama hepimiz nihayetinde Adanalıyız. Beşiktaş, Galatasaray, Adana Demirspor veya Adanaspor… Hangi takıma gönül vermiş olursak olalım Adana markasına hizmet etmemiz gerektiğini düşünüyorum. Bu anlamda da centilmenlik gerçekten çok önemli. Hayatım boyunca, hiçbir dostumla veya hiç kimseyle futboldan dolayı kavga etmedim. Sahalarda değil de iyilik amacı güden sosyal hareketlerde rekabet edilmesinden yanayım. Bir defasında, ‘Taraftarların kan kardeşliği’ sloganıyla, farklı takımların taraftarları toplanıp Kızılay’a kan bağışında bulunmuştuk. Bu tarz etkinliklerin artarak devam etmesi lazım. Sporun birleştirici gücünden Adana’yı faydalandırmalıyız.
Kendi pencerenizden değerlendirme yapacak olursanız, bu zamana kadar kulüpte en iyisi olmuş ve örnek alınması gereken isimler kimlerdi?
Fenerbahçe’de efsaneler bitmez. Sporcu ve yönetici bazında yeri doldurulamayacak yüzlerce isim gelip geçmiştir; ancak bizler için ayrı bir öneme sahip olan kişilerin başında Şükrü Saraçoğlu gelmektedir. Başbakanlık da yapmış olan kulüp başkanımız Saraçoğlu, beni her zaman etkileyen bir isim olmuştur. Onun hikayesini herkesin okumasını tavsiye ederim. Can Bartu, Aykut Kocaman, Alex de Souza ve Volkan Demirel ise bizler için önemli değerlerdir.
Derneğe üye olmak isteyenlere ne gibi prosedürler uygulanıyor?
Bizim, ‘Üye İlişkileri ve Kabul Komisyonu’muz var. Başvurular burada değerlendiriliyor. Kabul için referans olması şartımız bulunmakta. Başvuru sahibinin, Türkiye Cumhuriyeti’nin temel değerlerine, Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı olma yönünde beklentilerimizi karşılaması gerekiyor.
Derneğinizin, Fenerbahçe Kulübü’ne ne gibi kazanımları oluyor?
Spor okullarımızda öğrenciler yetiştirip kulübe tavsiye ediyoruz. Fenebahçe’nin bütün branşları Adana’ya geldiğinde hepsiyle tek tek ilgileniyoruz. Onları ağırlıyor ve eksiklerini gideriyoruz. Moral ve motivasyonlarını sağlamak amacıyla elimizden gelen gayreti de esirgemiyoruz. Temsiliyet noktasında da kulübün bütün programlarına katılıyor ve Adanamızı en iyi şekilde temsil ediyoruz.
Bu sohbetin gerçekleşmesine zaman ayırdığınız için teşekkür ederim
Ben teşekkür eder, yayın hayatınızda başarılar dilerim.
