KAHRAMANMARAŞ ODAKLI DEPREM VE BELEDİYE BAŞKANLARIMIZ

6 Şubat 2023 tarihinde sabaha karşı saat 4.17’de büyük bir depremle beşik gibi sallanarak uyandık.
Gerçi ben saat 1.30’dan bu yana Zaman zaman İçnide Anlar’dan Sarı Defter Dizisinden 13.sünü okuyordum.
İlk işim çocuklarımı uyandırarak binayı tahliyelerini sağlamak oldu. Ama içimde bir his bu depremin Hatay odaklı olduğunu söylüyordu.
Gelen bilgilerden Kahramanmaraş ili Pazarcık ilçesinin Merkez Üssü olduğunu öğrendik!… 7.7 şiddetindeki depremin on-onbir ili etkileyeceğini, iyi kötü tahmin ediyordum.
Ne de olsa Uluslararası Deprem Araştırmanının Bölge Sorumlusu sayın Melih Baki’nin bize aktardıkları ile bayağı bilgi sahibiydim.
Bu işin meraklısı sayın Ersan Işıksoy ve ben sayın Melih Baki’nin adeta jeojizik öğrencileri idik…
Sabah saat 9.00’da içimden gelen bir dürtü ile Hatay’a doğru yol aldım. Belen İlçesine geldiğimde Deprem Kendini göstermeye başlamıştı.
Yolun sağında ve solundaki binalar yerle bir olmuştu. Kıcı’da yollardaki yarılmalar Hatay‘da felaketin habercisiydi sanki…
Hatay Serinyol’a ulaştığımda yolun iki tarafında ayakta kalan bina yoktu. Sanki sürünün ortasına TIR dalmış her şey yerle bir olmuştu.
Saat 12.30 sıraları idi Akademi Hastanesi ve Defne Hastanelerinin bile yerle bir olduğunu görmenin üzüntüsünü yaşadım.
Antakya Büyükşehir Belediye Binasının oraya ulaşma şansımız yoktu. Her yer enkaza dönüşmüş, insanlar çaresiz…
Antakya’nın içinde deli koyun gibi yol almaya çalıştım. Bir tane ayakta kalan bina yok. En sağlamı yan yatan binalardı. Hiçbir dostuma ulaşamıyordum.
Mehmet Salmanoğlu yoldaşıma, Fevzi Güzel öğretmenime, Ertuğrul Gün hocama (Hatay eski il başkanı) Süheyla Turunç hocama bir türlü ulaşamıyor, evlerine yolların molozla kaplı olması nedeniyle gidemiyordum.
Resmen felaket yaşanıyordu.
Akşam saat 9.30’a dek Hatay’da kaldım. Hiç ama hiç kimseyi yıkıntıların yanında göremedim. “Deprem anında oradaydık” yalanını söylemenin bir anlamı yok!..
Hiç kimse, ama hiç kimse yoktu yoktu yoktu.
İnsanlar resmen ölüme terk edilmişti..
Gece Adana’ya döndüğümde çocuklarımı Türk-Telekom’un bahçesinde taksi durağının orda bulabildim. Bütün insanlar bir telaş ve korku içindelerdi haklı olarak.
Adana’da da, özellikle Çukurova ilçe sınırları içinde 11 bina yıkılmış, can kayıpları vardı!..
Ama Büyükşehir Belediye Başkanı sayın Zeydan Karalar depremden 20-25 dakika sonra yıkılan binaların yanında yerini almış, kurtarma çalışmalarına ekibini oranize etmişti.
İlinde ve bölgesinde yaptığı çalışmalar nedeniyle sayın Zeydan Karalar’a ve Genel Sekreteri sayın Doç.Dr.Ergül Halisçelik’e teşekkür ederim.
Seyhan Belediye Başkanı, 70’lik delikanlı Akif Kemal Akay bu felaketin yaralarının sarılmasınad destan yazdı.
1138 personeli, 427 aracı, 22500 yemeği 2 ad.mobil mutfağı, 123539 batatniyesi, 2613 ısınma sobası, 18537 hijyen paketi, 4 adet seyyar tuvaleti ile duşu, 4 adet dev jeneratörü ile…
Adana-(Seyhan-Çukurova) Adıyaman, Gaziantep, Hatay, Mersin, Malatya, Kahramanmaraş, Osmaniye’de depremzedelerin hizmetine koştu.
Bir bakıyorsunuz Karataş’tan Samandağ’a giden gemilere malzeme taşıtıyor, bir de bakıyorsunuz İskenderun’da…
Samandağ’da, Antakya’da, Kahramanmaraş’ta, Pazarcık’ta, Gölbaşı’nda, Adıyaman’da…
Öyleki kendisi astım hastası, kendi sağlığını düşünmeden ekibiyle bir can kurtarabilir miyim çabasında.
Sayın Akif Kemal Akay’ın bu çabasının genç CHP’lilere örnek olacağı umudunu taşımak isterim.
Cuma günü 17 Şubat saat 12.00’da Seyhan Belediyesi kurtarma ekibi görev dönüşü tesadüfen ben de oradaydım.
Gelen ekibin gözlerinin içi gülüyor…
Can kurtarmanın sevinci mimiklerine vurmuş.
Tabi sayın başkan da mutlu.
Zaferden dönen Kartaca ordularını karşılayan kumandan gibi…
Candan, içten bir baba gibi ekibin tamamının boynuna sarıldı.
Hepsini yanaklarından öptü.
Ben de geriden sıkıntılara, felakete rağmen görev yapmanın yarattığı huzurun mutulluğa dönüştüğünün fotoğrafını gördüm.