KİRACI EV SAHİBİ GERGİNLİĞİ ARTIYOR
1 Temmuz 2024’te, konut kiralarındaki yüzde 25 artış sınırı sona erdi. Bu tarihten sonra kira artışları, yıllık enflasyon oranına göre belirlenecek ve temmuz ayı itibarıyla yüzde 60’a kadar çıkabilecek. Bu konuda her kafadan ses çıkmaya devam ediyor.
Ağustos ayı işyeri ve konu kira artış oranı %65,93 olarak açıklandı. Konut kiralarında % 25 artış sınırı koyan kanun maddesi yürürlük süresi 1 Temmuz 2024’de doldu. 1 Temmuz 2024 tarihi itibariyle “konut kiralarına” getirilen %25’lik artış sınırı kalktı.
Bu tarihten sonra yenilenecek kira sözleşmelerinde artış oranı tüketici fiyat endeksindeki 12 aylık ortalamadaki değişim oranını geçmeyecek. Yani TÜFE’nin üzerinde artış yapılamayacak. Burası önemli “1 Temmuz 2024’ten itibaren kiralar hemen arttırılacak” diye bir şey yok.
Örneğin kira dönemi 1 Aralık 2024’te bitiyorsa kira artışı ancak 1 Aralık 2024’te yapılabilecek. Şu da önemli! “1 Temmuz 2024 tarihinden sonra 2 kez artış yapılacak” şeklinde söylentiler de dolaşmaya başlandı.
Yani ortalık kira konusunda aslında yangın yeri… İster ÜFE deyin ister TÜFE deyin her ne derseniz deyin kiralar çok fazla can sıkıyor. Kimse herhangi bir kurala göre kira belirlemiyor. Şuanda ülkede kiralar ‘kafaya göre’ yada ‘ev sahibinin keyfine göre’ belirleniyor. Hal böyle olunca öncesinde bu kadar görmeye alışık olmadığımız ev sahibi-kiracı kavgaları da alıp başını gidiyor.
Ev sahipleri kiracıların ödedikleri kirayı düşük bulma sebebiyle mahkemenin yolunu tutuyorlar. Bunun için önce arabulucu aşamasının geçilmesi gerekiyor. Kiracılar yüzde 25 kira zammı sınırlamasına güvenerek bu süreçte ev sahiplerinin zam talebini pazarlık dahi etmeden reddediyorlar. Ev sahipleri de 5 yılı doldurmuş olan kiracılarına dava açıp kiranın mahkeme tarafından tespit edilmesini istiyor.
Mahkeme eğer ev sahibini haklı görürse kiradaki evin kira bedeli bilirkişi heyeti tarafından tespit ediliyor. Bu tespit edilen bedel ise mahkemede kiracının eski kiracı olması nedeniyle yüzde 10 civarında indirim uygulanmasıyla sonuçlanıyor.
Açıklanan tutar ise kesin kira bedeli oluyor. Bu çıkan karar hem ev sahibi hem de kiracı açısından bağlayıcı oluyor: Bazen mahkemenin tespit ettiği kira bedelleri mevcut kiracının 2-3 katına bile çıkabiliyor. Kiracı bu durumda yüzde 25 zammın çok üzerinde zam ile hem de mahkeme kanalıyla karşılaşmış oluyor.
Kiracılar ev sahiplerinin mahkeme kozunu kullanmak istemeleri durumunda mahkemenin yıllarca süreceğini öne sürerek ev sahiplerini ikna etmeye çalışıyorlar. Mahkeme 2-3 yıl bile sürse mahkemenin belirleyecek olduğu zamlı kira davanın açıldığı günden itibaren geçerli oluyor. Kiracı mahkeme sonucunda çok büyük bir kira borcu ile karşılaşma riski de bulunuyor.
Şuanda ülkenin neresine giderseniz gidin ülkemizin en ücra kasabasından tutun da en lüks semtlerine kadar ev sahibi-kiracı kavgası devam ediyor. Zaman zaman da haberlere konu oluyor bu kavgalar.
Evden çıkaramadığı kiracısına annesini bırakıp zorla baktıran mı ararsınız ev sahibi ile anlaşamadığı için evden çıkarken evi havaya uçuranı mı ararsınız? Hepsini görür, yaşar olduk.
Çok zor ve üzücü günlerden geçiyoruz. Her zaman denirdi Allah kiracısın yardımcısı olsun işte esas bu zamanda daha da söylenir oldu ‘Allah kiracının gerçekten yardımcısı olsun’ diyerek.
Ortada zaten doğru düzgün kira kriteri yok. Olanı da kimsenin salladığı yok. Bu sallamayanları da denetleyen yok.
Ülkede ekonomik sıkıntıların temelinde zaten denetim mekanizmasının yetersizliği geliyor. Adamın kirası 4 bin lira yılı doluyor 10 bine çıkıyor. Normalde çıkmaması lazım ama bir yaptırımı yok o nedenle 12 de dese insanlar yeni ev bulma sürecinin maliyetlerini de göz önüne aldığında sesini çıkarmadan oturmaya çalışıyor.
Barınma insanlar için en temel ihtiyaçların başında geliyor. O nedenle bu kadar önemli bir ihtiyacı lüks haline getirmekte inat edilmesin. İnsanlar bir şekilde bir yerlerde yaşamak zorundalar.
Artık bu kiralara acil ve mantıklı çözümler üretilsin.