KİTAP KAYNAĞIM ÜMİT HAYRİ ERDOĞAN

3 Kasım 2002 genel seçimlerinde ben CHP Seyhan İlçe Başkanı iken milletvekili aday adaylarından Ümit Hayri Erdoğan ile dostluğumuz seçim sonrası her yıl artarak devam ediyor.

Kendisi Yüksek Elektrik Mühendisi, İstanbul’da şirketi var. Yurtiçi ve yurtdışında şirketi ile ilgili işlerini kovalıyor. Burada da narenciye bahçesi var. Bahçesine dava arkadaşım-yoldaşım rahmetli Ziraat Mühendisi Mustafa Özsoy bakıyordu.

Ümit Hayri Erdoğan’la dostluğumun pekişmesinde dünyalar iyisi Ziraat Mühendisi rahmetli Mustafa Özsoy’un katkısı çok.

Ümit Hayri Erdoğan; İstanbul’dan Adana’ya bahçesinin bakımı, ürününün pazarlanmasını takibe gelmeden önce beni arar, okumak istediğin ve bulamadığın kitaplar varsa Watsaptan listesini gönder diye beni arar, bana hemen her gelişinde İstanbul sahaflarını gezerek verdiğim listeleri temin eder ve ediyorda.

En son TKP Sen. Genel Sekreteri Haydar Kutlu’nun-Nabi Yağcı’nın, Hüseyin Çakır’la yaptığı röportajı içeren, ‘Belge Yayınlarında’ 597 sayfa olarak sunulan ‘El Ele Özgürlüğe-Zarlar Atıldı Geri Dönüşü Yok’ kitabını sıcakta suya susayan pamuk ırgatının soğuk suyu içercesine okudum.

Kitabın içerisinde adı geçen kitaplarında listelemesini yaparak, sayfaların altını çizerek ve notlar alarak çok dikkatlice okudum…

Bu listeleri değerli dostum Ümit Hayri Erdoğan’ın watsabına attım. Sanıyorum, 20 adet kitaptı listem.

Ümit Hayri Erdoğan-listemdeki bu kitaplardan;

-Vartan İhmalyan’ın-Bir yaşam Öyküsü

-Fevzi Karadeniz’in-Başım Gözüm Üstüne (Ser Sera, Ser Çava)

-Ömer Ağın’ın-Alev, Duvar ve TKP

-Sait Atmış-Mehmet İnanç Turan’ın Kasabalılar

-Ali Bulut’un-Sıcak Sarı-Kan Kırmızı

-Atilla Tanılkan’ın-Gayrettepe,Selimiye-Metris

-Fevzi Karadeniz’in-Yaralı Zamanlar

-Emel Akal’ın-Mustafa Kemal İttihatterakki ve Bolşevizm

-Hüseyin Çıkarı’ın-TİP-TKP Birliği ve TBKP

-Yüksel Selek’in-Özgürlüğün Peşinde

-Hüseyin Çakır’ın-Solda Birlik girişimleri adlı kitapları bir çırpıda  ev adresime kargo ile gönderdi.

Buradan bana gösterdiği bu duyarlık için ne kadar teşekkür etsem, hakkını ödeyemem Ümit Hayri Erdoğan kardeşimin.

Kitap benim için yaşam kaynağım. Bana Aş-Ekmek-Hava-Su ve Güneş kadar gerekli.

İnanın her bir yeni kitap okuyuşumda hiçbir şey bilmediğimi, bildiklerimin yaşananların binde biri olmadığını öğrenmenin benim için sonsuza kadar devam etmesi gerektiğinin önemini anlıyorum.

Onun için soluk aldığım sürece, tüm boş zamanlarımı okumaya, yeni eserleri gücüm yettiğince temin ederek yine okumaya devam edeceğim.

Ümit Hayri Erdoğan’ın gönderdiği son 11 kitaptan; Nabi Yağcı’nın ‘El Ele Özgürlüğe’ kitabından sonra Vartan İhmalyan’ın’Bir Yaşam Öyküsü’, Fevzi Karadeniz’in ‘Başım Gözüm Üstüne’, Ömer Ağın’ın ‘Alev, Duvar ve TKP’ ile Sait Almış-Mehmet İnanç Turan’ın ‘Kasabalılar’ kitabını bir çırpıda okudum.

Şu an Tarsus-Yenice’den yoldaşım Ali Bulut’un ‘Sıcak-Sarı Kan Kırmızı’ kitabını okuyorum.

Okuduğum bu kitapların tamamının köşemde tanıtımını ve değerlendirilmesini sizlere sunmaya çalışacağım. Ben köşe yazılarımda günlük gelişmelerden çok az bahsediyorum.

Genellikle ülkemizin son 19-20 yıldır içine sürüklendiği durumdan, Neo Liberalizmin-dindar liboşlarla ülkeyi içniden çıkılmaz durumdan kurtarmak için geçmiş yaşadıklarımızdan dersler çıkararak, çıkış yolu bulmamızda önümüzü açmamıza katkımızın ne olabileceğine, olması gerektiğine inancımızı yitirmeyelim diye çabalıyorum.

Özellikle Nabi Yağcı’nın ‘El Ele Özgürlüğe’ adlı Hüseyin Çakır’la yaptığı söyleşi gibi kamuoyuna sunulan kitabın tüm sol-sosyalist ve kümonist arkadaşların okumasını öneriyorum.

Kısmet olursa 30 Aralık 2021 Perşembe günkü köşemde ‘El Ele Özgürlüğe’ kitabını değerlendireceğim.

Ömer Ağın’ın ‘Alev-Duvar ve TKP’ kitabının bende bıraktığı izlenim; yüreğimde fırtınalar kopardı.

Davaya bağlılığın, fedakarlığın, özverinin bu kadarını yok sayılmaya aldırmadan bu özgüvenle yaşanacak bir ömrün kutsallığının değerini bilenlere şapka çıkarmamak elde mi? Yüreğinde biraz sol atarı olanın.

Vartan İhmalyan’ın Yurtseverliğini, özverisini Türküm-Müslümanım diyen-diye bilenlerin gösteremeyeceğini, Mustafa Kemal Atatürk’e hayranlığını iki ayyaş diyenler anlayamazlar ki…

Ya Fevzi Karadeniz’in Başım Gözüm Üstüne’si yani ‘Ser Sera, Ser Çava’sını okuyup da dik duruşun, insanı sevmenin nasıl yaşandığını görmelerini çok istiyorum…

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Röportaj

    Sağlık

    Spor