Kanara Binası, Adana’nın Seyhan Mahallesi’nde bulunan belediyeye ait tarihi mezbaha binasıdır. Şehirdeki sağlıksız kesim işlerine son vermek için cumhuriyetin ilk yıllarında inşa edilmiş ve yapıldığı dönemde Balkanların en modern mezbahası olmuş.
Yapının projeleri 1929 yılında tamamlanmış, yapımına 1930 yılında başlanmış ve 1932’de işler halde Adana Belediyesi’ne teslim edilmiş, günde 300 küçük, 30 büyük hayvanın kesimine uygun olarak hazırlanmış bir yapıdır. Mezbahada yaz aylarında beliren büyük buz ihtiyacını karşılamak üzere günde 10 ton buz üreten buz fabrikasını da içinde barındırmaktadır. Yapı, 6 pavyon ve 18 metre Yüksekliğindeki su kulesinden oluşmaktadır; tuğla kâgir olarak inşa edilmiş, tavanlar çoğunlukla betonarme olarak uygulanmıştır. Cephesi suni taş, su basmanlar ve süsleme ise kesme taştandır. Zemin mermer mozaik kullanarak oluşturulmuştur. Yapıdaki yontma taşlar Tarsus ocaklarından getirilmiştir.
Atatürk, 1933’te yapıyı gezdiğinde “Kan ara ki bulasın” diyerek yapıya Kanara adının verilmesini istemiştir. Kimilerine göre kanara sözcüğü, yapıya kanara adının verilmesinden sonra mezbaha anlamında kullanılmaya başlamıştır. Kimine göre ise Arapça kınnâre sözcüğü Adana ağzında kanara haline dönüşmüştür.
O tarihi Kanara, daha sonra işletilmek üzere birilerine devredilmiş, daha sonra tamamen kapatılmıştır.
Evet.. Adana’mızın geometrik kurgulu modern mezbahanesi (Kanara) mimar Semih Rüstem tarafından 1929 yılında projelendirilmi, 1930 yılında inşaatına başlanmış, 1932’de ise işler halde Belediye’ye teslim edilmişti..
Bugün o Kanara’ya ihtiyaç var, hem de her zamankinden fazla..
Kasaplar Odası Başkanı Saruhan Yağmur, yaptığı açıklamada, “mezbaha harici kesim yapmanın yasak olduğuna, ihlal eden kasaplar hakkında suç duyurusunda bulunulacağına ve 1 yıl ile 5 yıl arasında hapis cezası ile cezalandırılabileceğine dair kararın Seyhan Belediyesince kendilerine tebliğ edildiğini” söylerken, Kanaranın yeniden açılmasını istedi.
Kendilerinin Kanara yapacak güçleri olmadığını, ancak ceza ile karşı karşıya kaldıklarını söyleyen Yağmur, Adana’ya bir mezbahane yapılması talebinde bulundu, aksi halde esnafın cezalandırılacağını söyledi.
Yağmur tepkisini şöyle dile getirdi;
“Tarım ve Orman Müdürlüğü şuana kadar hiçbir belediyeye mezbaha yapılması için başvuruda bulunmadı. Biz modern belediye mezbahası istiyoruz. Belediyenin parası yoksa bize arsa tahsis etsin biz Adana Kasaplar Odası olarak yapmaya hazırız. Çukurova bölgesindeki esnaf buraya gelemiyor. Bu esnaf nerede koyununu satacak, nerede koyununu kesecek”
Adana’da bulunan mezbahaların ruhsatsız olduğunu da öne süren Yağmur, “Şu anda Adana’da bulunan hiçbir mezbaha onaylı değil. Hepsi ruhsatsız. O zaman çıksınlar bu etlerin hepsi sağlıksız desinler. Marketlerde hazır kıyma bulunması yasak deniyor ama denetim yok. Bütün marketlerde hazır kıyma var”
Yanlış mı Saruhan Yağmur’un söyledikleri..
Hani ne oldu o bizim Seyhan mahallesindeki Kanara..
Ya da mezbahane !..
Her ne derseniz deyin ama bir hayvan kesim yeri sağlayın..
En azından ne yediğimizi, ne kadar sağlıklı et tükettiğimizi bilelim.
Çok mu zor yapmak.. Cezaya gelince yağdır mevlam..
Hizmete gelince para yok..
Evet Adana’ya hayvan kesimleri için bir Mezbahane gereklidir..
Hem sağlık açısından, hem de tüketimin kontrolü açısından..
