MİLYONLARCA EMEKLİ AÇLIK SINIRININ ALTINDA YAŞIYOR

(HABER MERKEZİ)-Emeklilere 6 aylık enflasyon farkı %16,67 olarak verilirken, 6 aylık enflasyon yüzde 24,73 oldu. Yapılan zam bir fayda göstermezken, milyonlarca emekli açlık sınırının altında yaşıyor.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 3 Temmuz’da Haziran ayı enflasyonunu açıkladı.
Milyonlarca emekli ve memurun beklediği 6 aylık enflasyon farkı da belli oldu.
SSK ve Bağ-Kur emeklilerine yüzde 16,67, memur ve memur emeklilerine ise yüzde 15,57 oranında enflasyon farkı yansıtıldı.
Sosyal Güvenlik Uzmanı Özgür Erdursun, artışa ilişkin, 6 aylık enflasyon fsarkının kağıt üzerinde kaldığını ve gerçek yaşamda emeklilerin alım gücünde ciddi bir iyileşme sağlamadığını yazdı.
Yeni zamlarla birlikte en düşük emekli maaşı 16.881 TL oldu. Ancak bu rakam, asgari ücretin (22.104 TL) dahi oldukça gerisinde kalıyor. 2025’in ilk yarısında herhangi bir asgari ücret artışı yapılmamasına rağmen, emekli maaşları hala asgari ücretin altında kalmaya devam ediyor.
Erdursun’a göre bu durum, emeklilerin insanca yaşam hakkını tehdit eden bir tabloyu ortaya koyarken, sosyal devlet anlayışı ve adil gelir dağılımı açısından da ciddi soru işaretlerine yol açıyor.
TÜİK’e göre 6 aylık enflasyon %24,73 olarak açıklandı. Ancak SSK ve Bağ-Kur emeklilerine yansıtılan zam oranı yalnızca %16,67 ile sınırlı kaldı. Aynı dönemde başta gıda, ulaşım, enerji ve kira gibi temel ihtiyaç kalemlerinde fiyat artışları %70’leri, hatta bazı kalemlerde %100’ü buldu.
Örneğin İstanbul, Ankara ve İzmir gibi büyükşehirlerde ortalama kirabedelleri 18.000-20.000 TL aralığında. Bu da, ‘en düşük emekli maaşıyla yalnızca kira bile ödemek mümkün değil’ anlamına geliyor.
EMEKLİLERİN ALIM GÜCÜ HER GEÇEN GÜN DÜŞÜYOR
Yapılan zamlar maaşları nominal olarak artırsa da, emeklilerin reel gelirleri azalmaya devam ediyor. Özellikle sabit gelirli vatandaşlar için temel ihtiyaçlara erişim daha da zorlaştı. Gıdada yıllık bazda fiyat artışı, resmi verilere göre %70, bağımsız araştırmalara göre ise %100’ün üzerine çıkmış durumda.
Bu koşullar altında emekliler, maaş artışı alsalar bile geçim sıkıntısını daha fazla hissediyor. Alım gücündeki düşüş, yalnızca bireysel refahı değil, toplumsal dengeyi de tehdit eden bir boyuta ulaşıyor.
YAŞAM KALİTESİ GERİLİYOR, GÜNLÜK HAYAT ZORLAŞIYOR
Artan kiralar, enerji maliyetleri, ulaşım giderleri ve sağlık harcamaları, sabit maaşla geçinen emeklilerin yaşam standartlarını ciddi şekilde düşürdü. Pek çok emekli, maaşının yarısını kiraya, kalanı da temel gıda ve ilaç masraflarına ayırmak zorunda kalıyor. Tatil, sosyal hayat, kültürel etkinlikler gibi kavramlar emekliler için artık birer hayal.
Yılın ilk 6 ayında verilen %16,67’lik enflasyon farkı, mevcut ekonomik şartlar karşısında yetersiz kaldı. Emeklilerin geçim mücadelesi daha da ağırlaşırken, ek iyileştirme yapılması kaçınılmaz görünüyor. Aksi halde Türkiye’de milyonlarca emekli, “huzurlu bir yaşam” beklentisinden çok uzakta, sürekli geçim kaygısıyla yaşamını sürdürmek zorunda kalacak.