KAZMA KAZILIRDI
1950’li yıllardan sesleniyorum. Şubat sonundan itibaren yağışları takip eder, üç dört günlük güneşli süreden sonraki Pazar günü bağa giderdik. Anlaştığımız tek atlı, dört tekerli, yan ve arka tahtaları pırıl pırıl çiçek desenli araba erkenden gelirdi. Babaannem bez torba veya küçük çıkınlarda sakladığı biderleri, yani tohumları koyduğu hiç eskimeyen kavsara kucağında, arabaya ilk binen olurdu. Parantez […]