Depremler öncesinde halkımız zamlarla yatıp zamlarla kalkıyordu. Ekonomik kriz ve derinleşen yoksulluk tek gündem maddesiydi.
Asgari ücret ve emekli maaşlarına yapılan zamlar daha cebe girmeden eriyordu. Binlerce canımız gitti, deprem korkusu sardı dört bir yanımızı.
İnsanlar hayatlarından endişe eder hale gelince, bazı sorunlarını ötelemek zorunda kaldı.
Öyle ki çarşı pazardaki hayat pahalılığı bile ikinci plana itildi neredeyse…
Lakin toplumsal olarak korkularımız azalıp, yavaş yavaş seçim havasına girmeye başladığımız şu günlerde acı gerçekler tokat gibi yine yoksulun yüzüne patladı.
Bu kadar peşrev yeter, asıl mevzuya gelelim…
Bu hafta Ramazan ayı başlıyor. Ramazan ayında insanların tüketim alışkanlıkları her zamankine göre değişiklik gösteriyor.
Daha doğrusu gıda harcamalarına biraz daha fazla bütçe ayırmak zorunda kalıyorlar.
İşte meselenin önemi de tam olarak burada karşımıza çıkıyor. Zira zamlar yine bildiğiniz gibi.
Market raflarındaki fiyatlar hemen her gün değişiyor…
Maliyet artışları, personel giderleri, dövizdeki hareketlilik ve akla hayale gelmeyen bin bir türlü nedenlerle fatura yine yoksulun masasına getiriliyor.
Maalesef çarşı pazardaki, marketlerdeki gıda ürünlerinin fiyatlarındaki artış hızına kavuşmak mümkün değil.
Tabi art niyetliler de yok değil; Ramazan ayını fırsat bilip kafalarına göre zam sağanağı yapanlar da var…
Tabi toplumsal olarak özellikle ticarette vicdani davranmayı unutalı yıllar olduğu için şaşırmamak gerekiyor.
Yukarıda değindiğimiz gerekçeli zamları elimiz kolumuz bağlı olduğu için kanıksıyoruz ama aç gözlülüğünden dolayı fiyat artışına gidenlere bir yaptırım olmalı.
Hukuksal olarak yapılacaklar bellidir, toplumsal vicdan açısından yanıt verilmeli. Bu art niyetliler deşifre edilmeli, yurttaşlar bu şahıslarla selamı sabahı kesmeli…
Yoksulun tek derdi işine yarayacak ürünü en ucuz olarak nereden alabileceğidir. O nedenle de bu art niyetçi rantçıların tespit edilmesi çok da zor olmaz diye düşüyorum…
Bilgi çağında yaşıyoruz, insanların tercihleri ve haberlere ulaştıkları kaynakları sınırsız hale geldi. Ancak siyasi açıdan farklı düşünenlerin bile ortak yanları cepleri…
Ekonomik sistemin getirdiği yükün altında ezilen yurttaşları bir de bu fırsatçılar hem de Ramazan ayı öncesinde çarpmaya kalkıyorsa, oturup düşünmek lazım!
Ahlaki ve vicdani değerler neden bu kadar erozyona uğradı, neden herkes birbirini dolandırmaya çalışıyor?
