Enerji Bakanlığı’ndan vatandaşlara yönelik bir dizi tavsiyeler geldi. “Aklınla Verimli yaşa” adlı kitapçıkta yurttaşlara tasarruflu olmanın yolları anlatılıyor.
İnsanların duş alma sürelerinden, yoğun trafikte beklerken kontağın kapatılmasına kadar birçok konuda uyarı (!) var…
Her konuda tasarruf iyidir, enerji tüketimine dikkat etmek çok daha iyidir. Zira dışa bağımlıyız…
Lakin bu tasarruf uyarılarının altında yatan gerçek çok farklı. Halkın yoksullaştığı, alım gücünün yerlerde olduğu artık gizlenemediği için, insanlara bu yöntem öneriliyor…
Bu konuda bizim de önerilerimiz olacak, üstelik çok daha fazla tasarruf edilecek. Malum önümüz kış, sağdan soldan toplanılan çalı çırpıların yakıldığı odun sobasının sıcaklığında mum ışığında oturulabilir; hem tasarruf hem romantizm…
Üstelik çalı çırpıyla yakılan sobanın üstünde, yine pazarlardan alınan çıkma ürünlerle yemek pişirilebilir; gördünüz mü tasarrufu!..
Aynı sobanın üstünde ısıtılacak sularla yıkanılabilir, lakin sabun kullanın, şampuanlar çok pahalı!..
Çamaşırları çok kirli değillerse iki haftada bir elinizde yıkayın, asla ütü yapmayın…
Günde bir kez çay için, şeker kullanmayın…
Varsa eğer işinize, yürüyerek gidin gelin…
…
Bu tasarrufları beton yığınlarına dönüşen yüksek yüksek apartmanlardan oluşan kentlerde uygulayabilmek imkansız! Halkın geri kalan kısmı da zaten ellerinden geldiği kadar tasarruflu olmaya çalışıyor…
Aslına bakarsanız açlık sınırı 7 bin 667 liraya çıktığı bir süreçte bakanlıktan bu tür uyarılar gelmesi gayet normal…
Kitapçığın adı “ Aklınla verimli yaşa” ama yurttaş da ,“ Sen aklımıza mukayyet ol Yarabbim” diyor…
Rahmetli kirvemin bir önerisiyle bitireyim yazıyı; “ Bir yıl boyunca kazandığını biriktir, biraz zeytin, arada bir kuru soğan ye. Eğer Tüberküloz olup ölmezsen, bir yıl sonunda çok paran olur” derdi.
Eğer bir süre daha hayatta kalmayı başarabilirsek, bu tasarruflar bir süre sonra işe yarar!
