Sayar: Atalay’a yapılan linç işçiye yansır

Türk- İş Genel Başkanı Ergün Atalay’ın kamu işçileri için imzaladığı sözleşme ve sözleşme masasındaki “Uzasa işi karıştıracağız. En azından kapattım böyle” sözlerine tepkiler geldi. İSG- SEN Genel Başkanı İrfan Sayar ise Atalay’a yönelik sözleri eleştirdi.

HABER: Yener EKİNCİ

ADANA (BÖLGLE)-Türk- İş Genel Başkanı Ergün Atalay’a yönelik eleştirilere tepki gösteren İş Sağlığı ve Güvenliği Çalışanları Sendikası (İSG- SEN) Genel Başkanı İrfan Sayar, “Hükümet tarafından; ‘Sen olmazsan Hak-İş var, sen bilirsin’ kartı gösterildi” dedi. Türk- İş, hükümetle oturduğu toplu iş sözleşmesi (TİS)masasından 2019 yılı için yüzde 8+4, 2020 yılı için de yüzde 3+3 ücret zammı ve brüt 3 bin 500 TL altında ücret alan işçilere ise seyyanen (Brüt 3 bin 500 TL’yi aşmayacak biçimde) 150 TL zamla kalktı. Türk- İş’in altına imza attığı çerçeve sözleşme masaya oturmadan önceki açıkladığı taleplerinin gerisinde kaldı çünkü tüm kamu işçilerine seyyanen brüt 300 lira zam, ilk altı ay yüzde 15, iki, üç ve dördüncü altı aylar enflasyon+3 puan refah payı talep etmişti. İmza töreninde ise Türk- İş Genel Başkanı Ergün Atalay’ın Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler  Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk’a  “Uzasa işi karıştıracağız. En azından kapattım böyle” demesi sosyal medyada tepkilere neden oldu. Atalay bu sözleri “Ben işçileri utandıracak bir şey yapmadım. Beni tanıyan, bizim geçmişimizi bilenler tanır. Biz her zaman işçilerden yana olduk, olmaya da devam edeceğiz” diye savundu ve sözlerinin taşerondan kamuya geçen işçilerle ilgili olduğunu ifade etti.

‘LİNÇ KAMPANYASI İŞÇİYE YANSIR’

İSG- SEN Genel Başkanı İrfan Sayar, Atalay’ın açıklamasının taşeron işçilerle ilgili olduğunu söyleyerek, şunları belirtti: “Aslında yapılmak istenen kendi sendikalarının yükselmesi ve diğerinin itibarsızlaştırılması hamlesidir. Türk-iş Genel Başkanını ne tanırım nede görmüşlüğüm vardır. Zaten yıllardan beri itibarları çokça zedelenen sendikaları yine yerden yere vurmanın manası yoktur. İşçiyi emekçiyi sendikalardan daha fazla hangi kurum, kuruluş bu kadar savunuyorsa beri gelsin. Yanlışlar elbette vardır. Ancak yapılan bu linç kampanyasının yine işçiye yansıyacağını unutmamak gerekir.”

‘4-5 DAKİKA ÖNCESİ NEDEN VERİLMEDİ?’

“1 milyon üyesi olan ve Türkiye’nin üye sayısı bakımından en büyük sendikası aslında istediğini elde ederek masadan kalkmıştır. Mikrofona yansıyan ise taşeron işçilerini konuşulamadığı ve sözleşme imzalanan bu ortamda yeniden lafın açılma olasılığını ortadan kaldırma sözlerinden ibarettir. Medya mikrofonun açık olduğu anın 4-5 dakika öncesini neden vermemektedir ekranlara? Vatandaşlarımız uyanık olmalıdır. Bizlere gösterilene değil beynimizi yorup ‘Acaba aslında ne elde edilmek isteniyor?’ diyerek düşünmek gerekiyor. Hele hele vermek istemeyenden alması daha zordur.”

‘HAK- İŞ KARTI GÖSTERİLDİ’

Sayar imzalanan sözleşmenin pazarlıklar sonucu ortaya çıktığını ifade ederek, şunları söyledi:  “Bu tüm pazarlıklarda böyledir. Yüzde 15 zam ile masaya oturan konfederasyon aslında yüzde 8’e razı olduğunu açıklamıştır. Ve tüm genel başkanların bu orana razı olduğuna dair yazılı onayı elimde bulunmaktadır demektedir. Görüşmeler başladığında ve tabi ki istenilen zam oranı verilmeyince ne yapsın sendikanın elindeki tek kozda grev elbette. ‘Greve gideriz’ diyerek istenilen rakamın alınması için bu sefer sendikalar bastırdılar. Ancak hükümet tarafından; ‘Sen olmazsan Hak-İş var, sen bilirsin’ kartı gösterildi. Hak- İş’in sözleşme yapmaya yetkisi olmadığı halde masaya oturulacağı söylenince yapacak başka bir iş olmayınca Sayın Cumhurbaşkanı ile görüşüldü ve aracısız olarak konu kendilerine ifade edilince aslında daha aşağılarda olan zam oranı yukarı çekilmiş oldu.”

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Röportaj

    Sağlık

    Spor