ŞAYET MANİNİZ YOKSA YENİ MANİLERİMİZ VAR
Saygıdeğer okurlarım, Manileri bilirsiniz. Yaygın halk edebiyatı ürünleri içinde son derece yaygın, dört mısralı uyaklı deyişlerdir. Çoklukla yedi, az da olsa dokuzlu hece ölçüsüyle yazılmıştır. Anadolu’nun her köşesinde çeşitli vesilelerle dillendirilirse de, kim ya da kimler tarafından yazıldığı pek bilinmez. Üstelik pek çoğu da asırlar öncesinden beri söylenmektedir.
23 Haziran İstanbul Seçiminin çok çarpıcı ve düşündürücü sonucu netleşince içimden bir ses bana “Çelmeoğlu…” dedi, “Bir kere de sen çizmeyi aş, bu günü konu alan bir-iki mani düz.” İçimdeki sesin sözünü dinledim ve bir-iki derken baktım birkaç mani çıkmış. Şayet maniniz yoksa, taptaze manileri dinler misiniz?
Buyurunuz o zaman…
Saymadılar seçimi
Kararttılar içimi
“Bir daha seçim” deyip
Zor ettiler geçimi.
Mitil falan dediler
Fakat seremediler
Çaldı-çırptı sözüyle
Başa şitil yediler.
Mitil sandıkta yitti
Vallahi sabır bitti
Mitilde hayır yokmuş
Beklenti boşa gitti.
Ertan Tan tantanası
Boş laflar fırtınası
Tarikat endişeli
Kesilir avantası.
Oy deniz, Karadeniz
Doğruları bildiniz
Kemençe Horon ile
Makama hoş geldiniz.
Seyhan’ın mavisine
Şırıl şırıl sesine
Millet saygı gösterdi
Akşener’in sesine.
Şen Er’sin Meral Şener,
Seninle dertler diner
Meydanda seslendikçe
Oylar zembille iner.
Meral Hanım konuştu
Kalabalıklar coştu
“Haram-zıkkım” dedikçe
Birçok etek tutuştu.
Hapiste Selahattin
Apo’ya neler ettin
İlkeli ve dik durdun
Unutulmaz hizmetin.
Oy tarikat tarikat
Maşallah gerdan kat kat
Artık akmaz paralar
Ekrem olmuş barikat.
İmamoğlu’nun sesi
Oldu halkın neşesi
Gönüllerde mutluluk
Yaşasın Demokrasi.
Bu azınlık azgınmış
Haksızlığa kızgınmış
Gözün aydın vatandaş
Demokrasi yazgınmış.