Sedat Aydın ile yola devam
Özçelik-İş Sendikası Adana Şubesinin ‘10’uncu Olağan Genel Kurul’unda, mevcut başkan Sedat Aydın güven tazeledi. Hilton Oteli’nde düzenlenen ve tek liste halinde gidilen seçimlerde, 124 delegenin tamamından oy alarak, görevinde üçüncü dönemine giren Sedat Aydın, ‘’Yeni enerjimizle, bütün çabamızı öncelikli olarak örgütlenme çalışmalarına yönelteceğiz’’ dedi.
Röportaj: Yener EKİNCİ
ADANA (BÖLGE) – Özçelik-İş Sendikası Adana Şubesinin ‘10’uncu Olağan Genel Kurul’unda, mevcut başkan Sedat Aydın güven tazeledi. Hilton Oteli’nde düzenlenen ve tek liste halinde gidilen seçimlerde, 124 delegenin tamamından oy alarak, görevinde üçüncü dönemine giren Sedat Aydın, ‘’Yeni enerjimizle, bütün çabamızı öncelikli olarak örgütlenme çalışmalarına yönelteceğiz’’ dedi. Kurul sonrası makamında ziyaret ettiğimiz Başkan Aydın, sendikanın mevcut faaliyetleri ve hedefleri hakkında önemli açıklamalarda bulundu.
Kısaca sizi tanımakla sohbetimize başlayabilir miyiz?
Mersin’de, 1977 yılında dünyaya geldim. Aslen Mut ilçesindenim. Sırasıyla; Zübeyde Hanım İlkokulu, 19 Mayıs Ortaokulu, Endüstri Meslek Lisesi Metal İşleri ve Ankara Üniversitesi’ne bağlı Kastamonu Kaynak Teknikerliği Bölümü’nü tamamladım. 2004 yılında kaynakçı olarak TEMSA’da işe başladım. 11 yıl çalıştıktan sonra temsilci adayı oldum ve iki dönemdir sendikanın şube başkanlığı görevini yürütüyorum. Evli ve 2 çocuk babasıyım.
Yeni dönem hedefleriniz hakkında neler söylemek istersiniz?
Kongremizle beraber, çalışma ekibimizi de tamamen yenilemiş bulunmaktayız. Her biri kendi işyerlerinde sevilen, saygın ve başarılı olan dinamik bir ekip oluşturduk. Yeni enerjimizle, bütün çabamızı öncelikli olarak örgütlenme çalışmalarına yönelteceğiz. İşyerlerinde yaşanan bütün problemlerin üstesinden gelerek belirli bir sistem kurmuştuk zaten. Bunu korumaya devam edeceğiz. Gayemiz, her işçinin sendikalı çalışmasıdır.
Sendikaya üye olan işçilerin ne gibi kazanımları bulunuyor? Neden üye olmalılar?
En başta şunu söylemeliyim ki; Öz Çelik-İş Sendikası, bütün üyelerine değer veren, onların görüşlerine önem gösteren bir kurumdur. Demokrasiyi, kendi içimizde ciddi anlamda işletiyoruz. Hak ve hukuk, kırmızı çizgimiz içinde yer alıyor. Bütün sözleşmelerimizi, işçilerimizle birlikte ve onların talepleri doğrultusunda şeffaf bir şekilde hazırlıyoruz. Ekonomik şartlar altında ezilmeden, alın terlerinin karşılığını tam olarak almaları için bizler buradayız. Bunun yanı sıra, sosyal sendikacılık da bizim için büyük önem taşıyor. Üyelerimiz, tedavi ücreti yüksek olan bir hastalıkla karşılaştıkları zaman ya da yangın veya sel gibi durumlardan etkilenmeleri halinde onlara maddi destekte bulunduğumuz gibi üniversite de okuyan çocuklarına da burs veriyoruz. Kısacası; üyelerden topladığımız aidatlarımızı, yine üyelerimize harcıyoruz.
Şu an toplamda kaç üyeniz bulunuyor?
Adana şube olarak bin 400, Genel Merkez dahilinde ise 45 bin üyemiz yer alıyor. Hedefimizi ise ilk etapta 2 bin olarak belirledik. Bunu da başaracağımıza inanıyorum. Metal sektöründe faaliyet gösteren fabrikalarla örgütlenme anlamında görüşmelerimiz oldu; ancak işverenlerin sendikalara bakış açısı biraz farklı oluyor. Egemenliği kaybedip, maliyetin artacağı gibi yanılgıya düşüyorlar sanırım. Aslında sendikalı olan işyerleri, kurumsal olarak ciddi şekilde rahatlıyorlar. İşi yürütme ve işin işleyişi bakımından, birçok yükü işverenin üzerinden alıyoruz. Sadece üyemizi kalkındıralım, maddi anlamda kazandıralım gibi bir niyetimiz yok.
Sendikanız işverene ne gibi avantajlar sunuyor?
Çalışanlarla bireysel ilişkilere girmek zorunda kalmıyorlar. Mesela bin kişinin çalıştığı bir işletmede, herkes talebini bireysel olarak işverene iletiyor. Bu ayrı ve farklı talepler hem zaman, hem iş gücü kaybına neden olur. Oysa sendika olsa, sadece sendika ile görüşürüz. Böylece daha sağlıklı bir çalışma ortamı oluşur. Sendika, her talebi işverene taşımaz. Makul olanları aktarır. İşyerlerinin devamlılığı bizim için çok önemlidir. İşyerlerini batırmak için orada örgütlenmiyoruz. İşçi kadar işverenin de menfaatini koruyoruz. İşyerleri olacak ki işçiler olacak, işçiler olacak ki sendika olacak. Mesela TEMSA için çok mücadele verdik. TEMSA’nın Adana ve Türk ekonomisi için ne kadar önemli olduğunu bütün kamuoyuna duyurduk. Bu kapsamda sosyal medyayı da kullanıp, bütün üyelerimizle organize olarak, bir günde 57 bin tweet attık. Sesimizi bütün siyasilere ve bürokratlara duyurmayı başardık.
Yönetim kurulu, hangi görev ve isimlerden oluşuyor?
Şube Sekreteri: Sami Kocamış, Mali Sekreter: Şahin Sert, Teşkilatlanma Sekreteri: Mahmut Kar, Eğitim Sekreteri: Arif Pektaş
Eylül veya ekim ayı gibi Genel Merkez kongresini de gerçekleşmesi bekleniyor. Desteğiniz ne yönde olacak?
Teşkilatlardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Recep Akyel adaylığını daha önce açıklamıştı. Kongremize katılan genel başkanımız Yunus Değirmenci de, yeni dönemde aday olacağını Adana’da beyan etti. Adana şube olarak, 15’nci kurulda, Genel Başkanımız Yunus Değirmenci’ye tam destek vereceğiz.
Ekonomik bir kriz içerisindeyiz. Alım gücü günden güne düşüyor. Üyeleriniz bu şartlardan nasıl etkileniyorlar?
Her şey neredeyse günlük olarak zamlanırken, ücretler ne yazık ki sabit kalıyor. Yaşanan sorunun temel kaynağı da bu zaten… Asgari ücret, çok iyi lanse edilerek açıklandıktan iki ay sonra, değerini tamamen kaybetti. Sözleşme yaptığımız iş yerlerinden, ücret iyileştirmesi için taleplerde bulunuyoruz. Görüşmelerimiz devam ediyor. 6 ayda bir ve yılda bir zam aldığımız iş yerleri var; fakat ücrete alınan zamlar enflasyon karşısında eriyip gidiyor.
İşverenler taleplerinize nasıl bakıyorlar?
Üretim durumlarına göre hareket ediyorlar. Üretim rakamlarında ciddi problemler çıkmıyorsa, taleplerimize genelde sıcak bakıyorlar. Pandemiden veya ekonomik krizden etkilenmiş olan işyerleri ise biraz daha temkinli yaklaşıyorlar. Farklı yollarla destek olmak için gıda veya market çeki gibi yardımlarda bulunarak, işçisine sahip çıkmaya çalışıyorlar.
Mevcut üyeleriniz, ücret bazında şu an haklarının karşılığını alabiliyorlar mı?
TEMSA üzerinden bir değerlendirme yapacak olursak, asgari ücretin 2,5 katı kadar maaş ödeniyor. Bu konuda, Türkiye’de ki metal sektörü ortalamasının bir tık üzerindeyiz.
Ekonomik krizden bahsettik. Bir de işsizlik gerçeği var. Bireysel olarak iş için size gelen çok oluyor mu?
Vasıflı veya vasıfsız kapsamında gerçekten çok sayıda talep alıyoruz. Adana’da, ciddi anlamda bir işsizlik sorunu var. Siyasi toplantılarda, bunu sıklıkla dile getirmeye özen gösteriyoruz. Adana’nın teşvik bölgesi olması ve yatırımların çoğalması anlamında görüşlerimizi paylaşıyoruz.
Bu röportajın gerçekleşmesine zaman ayırdığınız için teşekkür ederim
Ben teşekkür eder, yayın hayatınızda başarılar dilerim.