SİBER KANUN TEKLİFİ ENDİŞELERE YOL AÇTI

(HABER MERKEZİ)- AKP’nin 10 Ocak’ta Meclis’e sunduğu Siber Güvenlik Kanunu Teklifi, ifade özgürlüğü ve dijital haklar açısından endişelere yol açtı. Teklifte kullanılan “algı yaratılması” ve “veri ihlali” gibi ifadeler, hangi eylemlerin cezalandırılabileceği konusunda netlik sunmuyor. Bu durum, eleştirel içerik üreten gazetecilerin ve sosyal medya kullanıcılarının baskı altına alınmasına yol açabileceği değerlendiriliyor. CHP Karabük Milletvekili Cevdet Akay, yasanın satır arasından ifade özgürlüğüne sansür, gazetecilere ceza çıktığını söyledi.

Geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı Kararnamesi ile Siber Güvenlik Başkanlığı, Cumhurbaşkanlığına bağlı olarak kuruldu ve 10 Ocak’ta da AKP Meclis’e Siber Güvenlik Kanunu Teklifi sundu. Teklif ile Siber Güvenlik Başkanlığına geniş yetkiler veriliyor. Teklifte Siber Güvenlik Başkanlığına “hakim kararı olmaksızın arama ve el koyma yetkisi” ve “veri sızıntısı olmadığı halde bu yönde algı oluşturmaya hapis cezası” getiriliyor.

“ÇALDIRDIKLARI VERİLERİ SAKLAMANIN PEŞİNE DÜŞTÜLER”

CHP Karabük Milletvekili Cevdet Akay; Siber Güvenlik Yasası’nın satır arasından ifade özgürlüğüne sansür, gazetecilere ceza çıktığını belirten bir açıklama yaptı. Akay “Siber Güvenlik Kanunu ile ifade özgürlüğüne büyük bir sınırlandırma getirmekte, yeni düzenlemeyi ifade özgürlüğünün üstünde Demokles’in kılıcı gibi sallandırmak istemektedir. ‘Hayati öneme sahip’ dedikleri ne varsa arkasından hak gaspı çıktı, getirilen bu düzenlemenin satır aralarında da vatandaşlarımızın haklarının gasbedildiğini görüyoruz” dedi.

Sansür yasasındaki “Halkı Yanıltıcı Bilgiyi Alenen Yayma Suçu” düzenlemesiyle basının hapsedilmeye çalışıldığını belirten Akay “Fakat görüyoruz ki bu düzenleme iktidarı kesmemiş. Şimdi de sahip çıkamadıkları, koruyamadıkları ve çaldırdıkları verilerin değil, bunu saklamanın peşine düştüler. Getirilen düzenlemeyle iktidarın çaldırdığını gizlediği verilerin başkalarının eline geçtiğini açıklamak artık suç olacak” ifadelerini kullandı.

Akay şöyle devam etti: “Peş peşe gelen veri sızıntısı haberlerinden sonra TBMM’ye sunulan bu teklif tesadüf mü? İktidara önerimiz, veri sızıntı haberlerini değil verilerin çaldırılmasını engelleyin, yurttaşlarımızın özel verilerine sahip çıkın. ‘Algı oluşturmak’ gibi sözcük oyunlarıyla basını sindirmeye çalışmayın, ifade özgürlüğüne darbe vurmayın. Bu maddeyi geri çekin.”

“DÜZENLEME SANSÜR YARATABİLİR”

Teklifin; dijital alanda ifade edilen eleştiriler veya paylaşımlar için bireylerin hedef alınmasına zemin hazırlayabileceği tartışmaları yapılıyor. Ayrıca “algı yaratılması” gibi muğlak ifadeler ile eleştirel içeriklerin cezai yaptırıma uğramasına neden olabileceği ve özellikle medya kuruluşları ile gazeteciler açısından, bu düzenlemenin “sansür mekanizması” olabileceği aktarılıyor.

Siber Güvenlik Başkanlığına verilen geniş yetkilerin, çevrim içi ifade ve haberleşme özgürlüğü üzerinde dolaylı bir baskı mekanizması oluşturabileceği değerlendiriliyor. Denetim ve inceleme süreçlerinin keyfi uygulamalarla kötüye kullanılabileceği endişesi dile getiriliyor.

SİBER GÜVENLİK KURULU OLUŞTURULACAK

AKP’nin TBMM’ye sunduğu teklife göre, Siber Güvenlik Kurulu oluşturulacak. Kurul; Cumhurbaşkanı başkanlığında Cumhurbaşkanı Yardımcısı, Adalet Bakanı, Dışişleri Bakanı, İçişleri Bakanı, Milli Savunma Bakanı, Sanayi ve Teknoloji Bakanı, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı, Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreteri, MİT Başkanı, Savunma Sanayii Başkanı ve Siber Güvenlik Başkanı’ndan oluşacak.

Siber Güvenlik Başkanlığı (SGB), kritik altyapı ve bilişim sistemlerinin siber dayanıklılığını artırmak, bunları siber saldırılara karşı korumak, sertifikasyon, yetkilendirme ve belgelendirme faaliyetleri yürütmek, siber mukavemeti artırmakla görevli olacak.

SGB, faaliyetlerle sınırlı olmak kaydıyla ilgili kurum, kuruluş ve şahıslardan gerekli bilgi, belge, veri ve kayıtları alabilme yetkilerine sahip olacak.

Başkanlık, siber güvenlik uzmanlarına, kamuda sözleşmeli çalışanlar için ödenen ücret tavanının beş katına kadar artırımlı ücret ödeyebilecek.

TEKLİFTE ÖNGÖRÜLEN CEZALAR

-Siber uzayda veri sızıntısı olmadığı halde veri sızıntısı yapılmış gibi algı oluşturmak suretiyle kurumları veya şahısları hedef almaya yönelik faaliyet yürütenlere 2 yıldan 5 yıla kadar hapis.

-Siber uzayda veri sızıntısı nedeniyle daha önce yer alan kişisel veya kritik kamu hizmeti kapsamına giren kurumsal verileri ücretli veya ücretsiz erişime açan, paylaşan veya satışa çıkaranlara 3 yıldan 5 yıla kadar hapis.

-İstenilen bilgi, belge, yazılım, veri ve donanımı vermeyenler veya bunların alınmasına engel olanlar bir yıldan 3 yıla kadar hapis ve 1500 güne kadar adli para cezası.

-Gerekli onay, yetki veya izinleri almaksızın faaliyet yürütenler 2 yıldan 4 yıla kadar hapis ve 2 bin güne kadar adli para cezası.

-Sır saklama yükümlülüğünü yerine getirmeyenlere veya yasadan kaynaklanan yetkilerini kötüye kullananlara 4 yıldan 8 yıla kadar hapis.

-Türkiye Cumhuriyeti’nin siber uzaydaki milli gücünü meydana getiren unsurlarına yönelik siber saldırıda bulunan veya bu saldırı neticesinde elde ettiği veriyi siber uzayda bulunduranlara fiil daha ağır bir cezayı gerektiren başka bir suç oluşturmadığı takdirde 8 yıldan 12 yıla kadar hapis. Bu veriyi yayan veya satışa çıkaranlara 12 yıldan 15 yıla kadar hapis.

-Verilecek ceza, suçun kamu görevlisince işlenmesi halinde üçte bir oranında, birden fazla kişi tarafından işlenmesi halinde yarı oranında ve bir örgüt faaliyetiyle işlenmesi halinde yarısından iki katına kadar artırılacak.

-Kritik altyapıların veri ihlali yaşanmasına sebebiyet verenlere 1 yıldan 3 yıla kadar hapis.

SGB’nin verdiği görev ve sorumluluklarını yerine getirmeyen şirketlere 1 milyon liradan 100 milyon liraya idari para cezası.

 

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Röportaj

    Sağlık

    Spor