SPORA ADANAN BİR ÖMÜR

Şimdilerde Futbol Federasyonu Merkez Hakem Kurulu (MHK) Üyesi Mahmut Çetiner’in adeta 10 parmağında 10 marifeti var.
Eski sporcu olan Mahmut Çetiner, zor koşullarda üniversite bitirerek öğretmen oldu, daha sonra ki yıllarda futbol hakemliğe ilgi duydu ve klasman hakemliğine kadar yükselerek önemli karşılaşmaları yönetti. Uzun yıllar gözlemcilik yaptı. Ayrıca 150 kadar bölgede hakem kursları açarak binlerce kişinin hakem olmasını sağladı.
Bunların yanı sıra, farklı dönemlerde tüm hakemlerin rüyası olan Futbol Federasyonu Merkez Hakem Kurulu Üyeliği görevinde bulunan Mahmut Çetiner, bu kadar yoğunluğunu, gerginlik ve stresi beste yaparak saz ile ud çalarak, halk ve Türk sanat müziği söyleyerek, ayrıca sulu ve yağlı boya tablolar yaparak gününü keyifli hale getiriyor.
Günümüze kadar yaptığı her şeyden keyif aldığını, halen üretmekten büyük keyif aldığını, kurallı, disiplinli olmanın her zaman yararını gördüğünü ifade eden Çetiner, BÖLGE GAZETESİ’nin sorularını şöyle yanıtladı:
Sayın Çetiner, sizi tanıyabilir miyiz ? Hangi sporlarla ilgilendiniz? Eğitiminiz nedir? Nasıl bir çocukluk geçirdiniz ?
25 Ocak 1946 yılında Şanlıurfa’da doğdum. Dar gelirli, kalabalık bir aile çocuğuydum. Babamı küçük yaşlarda kaybettim ve ailenin sorumluluğunu üstlendim. Çok farklı işler yaparak küçük yaşlarda ailemin geçimini sağladım. Bunu yaparken hem ticareti öğrendim, hem de insanlarla ilişki kurmayı geliştirdim. Yaptıklarımla gurur duyuyorum. Okul dönemlerimde başta futbol olmak üzere, yüzme, basketbol, masa tenisi gibi branşlarla ilgilendim. 11 Nisan Spor Kulübü’nde lisanslı olarak futbol oynadım. Daha sonra kısıtlı olanaklara rağmen Diyarbakır Eğitim Enstitüsü’nden mezun oldum. Öğretmenliği sırasıyla Şanlıurfa Cengiz Topel İlkokulu, 20 yıl Adana Yavuzlar Ortaokulu, 6 yıl Ziyapaşa Ortaokulu’nda görev yaptım. Özellikle Yavuzlar Ortaokulunda atletizm ve salon sporlarında öğrencilerle birçok şampiyonluklar yaşadık. Herkes beni Beden Eğitimi öğretmeni olarak bilirdi. 1993 yılında emekli oldum.
Hakemliği nasıl başladınız ? Klasman hakemliğine yükselmenize kimler destek oldu? Hakemlikte kimleri model aldınız ?
Futbol maçlarını izlemekten büyük keyif alırdım. Maçlarda hakemlerin önemli yetkilerle donatıldığını tanık oldum. Adana’ya tayinim çıkmıştı. ‘Ben de hakem olacağım’ dedim. Özellikle Adana’da marka olan Orhan Demir ve İlyas Ayan’dan her dönemde destek gördüm ve onları model aldım. 1971 yılında Emekli Deniz Albayı deneyimli hakem hocası Tarık Yamaç’ın açtığı kurstan başarıyla mezun oldum. Aday, bölge ve 13 yıl (B) klasman 13 yıl üst klasman yardımcı hakemi olarak önemli karşılaşmalarda Mustafa Barım, Orhan Demir, Muzaffer Çam, Burhan Yakıcı, Erol Oflaz, Sırrı Özşen, İlyas Ayan, Turan Yıldırım, Altan Öncül, Reha Aktaş daha nice hakemlerle maçlara çıkarak kendimizi sürekli geliştirdik. görev yaptım. 1991 yılında hakemliği bırakarak Adapazarı’nda Sadık Deda, Hasan Ceylan’ın da aralarında bulunduğu yabancı hakem hocaları tarafından açılan hakem eğitici kursuna katıldım. Başta Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) olmak üzere 150 farklı bölgede binlerce gencin hakem olmasını sağladım. Iraklı hakem ve antrenörlere de uluslararası futbol oyun kurallarını öğrettim.
Sayın Çetiner, farklı dönemlerde her hakemin rüyası olan Futbol Federasyonu Merkez Hakem Kurulu Üyeliği ve farklı görevlerde bulundunuz. Bunlardan söz eder misiniz ?
Haluk Ulusoy’un Federasyon Başkanı olduğu dönemlerde 2000 yılında Merkez Hakem Kurulu Başkanı Bülent Yavuz’un yönetiminde Merkez Hakem Kurulu Üyesi olarak görev yaptım. 2005 yılında Sabrı Çelik’in döneminde Eğitim Planlama Kurulu (EPAK) başkanlığı yaptım. 2007 yılında gözlemciler ve temsilciler kurulu başkanlığı görevinde bulundum. 2020 yılında MHK Başkanı Serdar Tatlı’nın teklifini geri çevirmedik. Onunla büyük keyifle çalışıyorum. Ortak hedefimiz Türk hakemliğini hak ettiği yere taşımak ve Avrupa’da da tanınmasını sağlamaktır. Bunun yanı sıra 1991-2007 yılları arasında 16 yıl süper ligde gözlemcilik yaptım. Adana’da 2 farklı dönemde il hakem kurulu başkanlığı görevinde bulundum.
Türk hakemliği iyi konumda mı? Avrupa ile kıyaslaya bilir misiniz? Cüneyt Çakır’ın Avrupa kupalarında maç yönetmesi herkesi mutlu ediyor, Başka Cüneyt Çakırlar çıkacak mı? Bir de son dönemlerde Adanalı Zorbay Küçük hayli başarılı grafik çiziyor. Bunlar için düşünceleriniz nelerdir?
MHK Başkanı Serdar Tatlı ile ayrı ve özel bir hukukumuz var. Uyum içinde görev yapıyoruz. Cüneyt Çakır, Türk hakemliğinin adeta lokomotifi konumunda. Onunla hepimiz gurur duyuyor ve iftihar ediyoruz. Elbette ortak çabamız dil bilen, teknoloji ve bilgisayarı iyi kullanan, fiziği düzgün olan, atletik testlerden başarıyla çıkan hakemlerin her zaman önü açık. Halil Umut Meler, Arda Kardeşler ve diğer FİFA hakemleri çok başarılı. Zorbay Küçük’e gelince, çok nezaketli, saygılı ve hakemlikte aranan tüm vasıflara sahip. Zorbay’a bizzat daha çok zaman ayıracağım. Koçluk, ağabeylik yapacağım. Eksiklerini gidereceğim. Zorbay’dan gelecek için çok umutluyum.
Hakem olmayı düşünen gençlere ne gibi önerileriniz var? Ayrıca sizin oğlunuz da uzun yıllar üst düzey hakemlik yapmıştı. Ligde top koşturan futbolcular oyun kurallarını biliyor mu?
Profesyonel hakemlik başladı. Zor, ancak keyifli olan hakemlik çok fedakârlık gerektirir. Ben yıllarca eşimi, çocuklarımı ihmal ettim. Denize, yaylaya ve tatile gidemedim. Özellikle futbol oynamış gençlerin hakem olmasını önenirim. Manevi keyfi yanında ekonomik olarak da hayli iyi durumda. Oğlum Özgür’de uzun yıllar başarıyla üst düzey hakemlik yaptı. Fırsat buldukça Adana ve çevre illerde profesyonel ve amatör ligdeki futbolcular ile antrenör ve spor yazarlarına uluslararası oyun kurallarıyla ilgili eğitim veriyorum. Oyun kurallarını iyi bilen, hakemlere saygılı olan ekipler daha başarılı olurlar.
Mahmut hocam, siz gerçekten çok yeteneklisiniz. Öğretmenlik, futbol hakemliği, gözlemcilik, hakem hocalığı, MHK üyeliği, ressam, müzisyen ve besteci gibi. Bunlara nasıl yetişiyor sunuz ?
İnsanlar keyif aldığı, huzur bulduğu bir işten yorulmazlar. Ben çocukluğumdan bu yana üretmeyi, çalışmayı, koşturmayı severim. 15-16 yaşlarında Hayati Aydoğan isimli resim öğretmenimin sayesinde yağlı ve sulu boya sergisi açtım. Yine küçük yaşlarda koro yönettim. Saz ve ud çaldım. Türk ve Halk müziği söyledim. Hepsinden öte 10 kadar beste yaptım. Akademisyen Halil Altıngöz’ün de desteğiyle 10 kadar beste yaptım. İkisi TRT tarafından ilgi gördü. Yorgunluğumu bunlarla gideriyorum.
Hakemlikte unutamadığınız elbette çok anınız vardır. Bu anıları kitaba dönüştürmeyi düşündünüz mü? Uygun bulursanız bir ikisini anlatır mısınız ?
Gerçekten günlük tutsaydım anılarım çok renkli bir kitap olurdu. Yıl 1978 Adana’yı sel aldı. Malatya Çorum maçına gideceğiz. Ancak otobüsler selden dolayı çalışmıyor. Yardımcılarım Suphi Zorlukol ve Hamza Timuçin ile 48 saat önce Diyarbakır’a giden bir otobüs bulduk. O zamanlar telefonda yaygın değildi. Büyük bir çaba göstererek maça yarım saat kala stada ulaştık. Maç tatil oldu düşüncesinde dağılan futbolcuları toplayarak maçı tamamladık.
Adana’da geleneksel Adanaspor ile Demirspor arasında Türkiye Spor Yazarları Kupası Turnuvası var. Çimler uzundu. Top kale sahası içinde takıldı kaldı. Adanaspor’un kaptanı Necip, çıkmayan topu elle tuttu. Yardımcı hakem olarak orta hakem Mustafa Gündüz’ü uyardım. Gündüz, penaltı kararı verdi. Haftalarca tartışılmıştı.
NE DEDİLER….NE DEDİLER….NE DEDİLER……NE DEDİLER…….
Kadir Tozlu (Merkez Hakem Kurulu Üyesi)
Mahmut Çetiner gibi bir büyüğü, hocayı tanımaktan ve aynı kurulda çalışmaktan dolayı çok mutluyum. Öğretmenliğinin yanı sıra, saz ve ud çalması, resim yapması, beste üretmesine hayranım. Tanrı bütün yetenekleri vermiş. Mahmut Çetiner, hepsinden öte, donanımlı, her konuda bilgi sahibi, çok sağlam bir dost ve iyi bir öğretici. Onun deneyimlerinden çok yeni şeyler öğreniyoruz. Yolu açık olsun.
Tülay Tapçı (Faal Futbol Hakem ve Gözlemciler Derneği Adana Şube Başkanı)
Mahmut Çetiner benim ve eşim Ercüment Tapçı’nın aynı zamanda kursu hocası. O’nun sayesinde hakem olduk ve hakemliği sevdik. Geçmiş dönemlerde Mahmut Çetiner, hem il hakem kurulu başkanlığı hem de MHK Bölge başkanlığı görevinde bulundu. Mahmut hocanın hem Adana hem de Türkiye hakemliğine önemli katkıları var. Serdar Tatlı’nın Mahmut Çetiner’i MHK alarak yararlanması çok isabetli oldu.
Cahit Kum (İl Hakem Kurulu Başkanı)
Mahmut Çetiner, insan olarak, eğitici olarak mükemmel birisi. Birlikte çok maçlar yönettik. Bize her zaman ağabeylik yaptı. Klasmana yükselmeme, gözlemci olmamda Mahmut hocanın büyük payı var. Hakem kurslarında farklı illerde binlerce gencin hakem olmasını sağladı. Her ilde sağlam dostlukları var. Bunun yanı sıra ressamlık yapması, Türk halk ve sanat müziği ile ilgilenmesi, beste yapması ayrı bir yetenektir. Mahmut Çetiner Adana için büyük şanstır. Onu tanımaktan çok mutluyum.
Turan Arı ( Spor Bilimleri Fakültesi Öğretim Görevlisi-eski atlet)
Mahmut Çetiner ile Yavuzlar Ortaokulunda birlikte görev yaptı. Kendisi 2 bin kişilik okulun müdür yardımcısıydı. Eski sporcu ve hakem olmasını nedeniyle spora çok önem verdi. Hatta veliler Mahmut Hocanın beden eğitimi öğretmeni olduğunu sanırlardı. Atletizm başta olmak üzere voleybol, masa tenisi, basketbol ve diğer branşlarda Adana ve Türkiye genelinde dereceler elde ettik. Mahmut hoca öğrenci, öğretmen, veli ve diğer görevlilerle çok iyi ilişkileri vardı. Ondan çok şeyler öğrendik. Ayrıca, müzik aletleri çalması, ressamlığı da övgüye değer. Yolu açık olsun.