TARİH UNUTMAZ…

Rusya’nın Ukrayna içlerinde ilerleyişinin nedenlerini sonuçlarını irdelemek, Avrupa ve NATO’daki ülkelerin bakış açılarını masaya yatırmak nafile. Savaşlar hakkında doğruyu ve evrensel olanını büyük Türk Atatürk göstermişti zaten…

Herkesin bildiğini düşünerek ne dediğini burada hatırlatmıyorum…

Nitekim Dünya savaşlarından çok çekti dünyalılar. Zira Türkiye Cumhuriyeti de birinci  dünya savaşının devamında küllerinden yeniden doğdu, kula kulluk kalktı, özgür bireylerden oluşan toplum yapısı kuruldu…

2. Dünya savaşı ise askeri dehasını ülke yönetiminde de gösteren İnönü dönemine rast geldi…

Büyük asker, o dönemin koşullarını göz önüne alarak, hazırlıklar yaptı, kısıtlamalara gidildi…

Zira savaşın nasıl yıkımlara yol açtığını ondan daha iyi bilen kimse yoktu. Başarılı oldu da, Türkiye Cumhuriyetini bu savaşa sokmadı…

Ancak o dönemde yapılan kısıtlamalar halen ülkemizde iç politikaya malzeme oluyor, “İnönü döneminde ekmek kuyrukları vardı” deniliyor…

Devam edelim bilmeyenler duysun, unutanlar hatırlasın diye İnönü’nün lafıyla yanıt verelim ; “Aç kaldık ancak babasız kalmadık…”

Yurttaşlarımız bazı ürünleri karneyle aldı ama milyonlarca insanın öldüğü savaşa Türkiye girmedi ve yıkımı yaşamadı…

Karne ve kuyruklar deyince, İnönü’den sonra gelen Adnan Menderes dönemine de bakmak lazım. Hangi ürünler nasıl karneyle dağıtılmış, tarih yapraklarında yazıyor. Şeker gazyağı, kahve, mazot…

Şimdi burada tek tek yazmayacağım ama tarih anlatıcıları ve kitaplarda bunlar kayıtlı…

Gelelim bugüne, bazı ürünlerde geçici de olsa sıkıntı yaşadığımızın üzeri kapatılabilir mi, tarih kitapları bu gerçekleri ileride yazmayacak mı?

Kıssadan hisse; tarihi gerçeklikler her dönemin şartlarına göre değerlendirilmeli. Savaş döneminde oluşan kuyrukları günümüzde iç politikaya malzeme yapmak bizleri yanılgıya sürükler, önümüzü görmemizi engeller.

Neden- sonuç ilişkileri üzerinden ilerlenmesi daha bilimsel bir yaklaşım olur. Sonradan politikada yıllarca aktif olarak görev yapan İstanbul Valisi Fahrettin Kerim Gökay,1956’da  “Her gün et yemeyin, yumurta da çok yararlıdır” demiş. Nasıl,  bu bakış açısı tanıdık geldi mi?

Velhasıl halkın güvenini kazanmak için hizmet sunmak gerekiyor. Tarihteki koşullar ne gerektiriyorsa ona göre hareket edip ülkesini düze kavuşturmak politikacıların işidir.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Röportaj

    Sağlık

    Spor