TEŞEKKÜRLER ŞİRİN AKSOY

Önceki gün  sayın Şirin Aksoy ile ilgili bir tartışma sonrası nasıl tanıştığımı yazmıştım.. Dün  yazıma cevaben altında Mehmet Şirin Aksoy  imzalı bir açıklama geldiği bildirildi..Hiç telaşlanmadım, geldim, açıklamanın metnini okudum..

Ben önceki günkü yazımda ne yazmışım, önce onu bir hatırlatayım;

 “Adını bile anmak istemediğim ve bir zamanlar ailece görüştüğüm bir kişileri ziyaretten geç saatlerde eve geldik.. Kapıya geldiğimizde ev telefonun zili çalıyordu.

Yetişemedim, kapandı.. Birkaç dakika sonra tekrar telefon zili tekrar çalmaya başladı.. “Efendim” dedim, karşımdaki “Ben Şirin” dedi.. Şirin Otel’in sahibi İbrahim Şirin zannettim “Hayırdır İbrahim, bir şey mi var” diye sordum, “Ben Şirin, Şirin” diye bu kez yüksek sesle konuştu.. Tahmin ettim kim olduğunu. Konuşurken tanıdığı gazetecileri teker teker saydı “Bir tek seni tanımıyorum” dedi. Bugün “tanıdığım güne lanet olsun” dediğim birinin adını vererek “Arkasından çekil” dedi..

Kendisine şöyle cevap verdim;

 “Sen arkadaşını satar mısın?. O benim arkadaşımdır ve sonuna kadar arkasındayım”

Aldığım cevap şu oldu;

 “Sen delikanlı adamsın.. Ben delikanlıları severim.. Seni bu güne kadar neden tanımamışım”

Aradan belli bir süre geçti, daha sonra tutuklandığını öğrendim..

Cezaevinde iken bile beni telefonla arıyordu.. Tahliye olduğunda benim telefon numaramı bilmediğinden, soruşturmuş.  Araştırıp telefonumu bulmuş..   “Hemen bir araba gönderiyorum, seni görmek tanımak istiyorum” dedi ve kısa bir süre sonra araç geldi misafirhanesine gittik… Ben ilk kez Şirin Aksoy’u orada gördüm tanıdım..

Önceki gün sürpriz yaptı  gazeteye geldi Şirin Aksoy.. Oturduk, eskilerden bahsettik, bu günlere kadar geldik.. Hoş bir sohbet oldu.. ”Ama” dedi, sonra devam etti;

 “Gel seninle kucaklaşırken bir fotoğraf çektirelim”

 Bir kaç kare fotoğraf çektirdik. Fotoğrafı çektirirken, o şahsiyetsiz adam aklıma geldi, MAFİA KİM? FAKİR-FUKARANIN HAKKINI YİYEN DEVLETİ SOYAN  MI,YOKSA FAKİR-FUKARANIN HAKKINI KORUYAN ŞİRİN AKSOY MU?

NOT; Kendisine her türlü maddi-manevi destek verdiğim o alçak adama, bu güne kadar  Şirin Aksoy’un beni aradığını, kendisinin yüzünden telefonla tartıştığımı  hiç anlatmadım, huzursuz olmasın diye.

Benim ilkem hep şu olmuştur;

YİĞİTLER BİR GÜN, KORKAKLAR HER GÜN ÖLÜR.. KORKUNUN ECELE FAYDASI YOKTUR..

İşte bu fotoğrafın kısa bir öyküsü ve sonucu;

YİGİTLER YATAKTA DEĞİL, AYAKTA ÖLÜR..

Bazen sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Dindar ve kindar bir nesil” sözü aklıma geliyor. Acaba ben öyle mi oldum!..”

Şirin hakkında yanılmadığımın sevincini yaşadım. Öngörümü polis-adliye muhabirliğinin verdiği bir deneyim olarak değerlendirdim.  Sayın Mehmet Şirin Aksoy da,a cevabi yazılı açıklamasında aynen şöyle diyor;

“Kabadayılık mafyalık değil, beyefendi ve delikanlılıktır. Daha üstün konumda ya da güçlü olanın değil hak ve doğru olanın yanında aksi her şart ve ortamda yanlışın karşısında durandır kabadayılık.

“Gazeteci olmak, kabadayı olmanın önünde bir engel değildir. Benim tanıdığım Nevzat Uçak tanıdığım çoğu kabadayıdan daha kabadayıdır. Çünkü gerek mesleği gerek şahsiyeti ne bir gün birinin ardından laf, dedikodu etmiştir, ne hak bildiğini söylemekten çekinmiştir, ne de bir kimsenin hakkını gasp etmiştir. Menfaati uğruna güce tamah etmemiş, vakur durmak noktasında gerekirse bedel ödemiş, benim için kıymetli bir dosttur Nevzat Uçak.

Türkiye’de gazeteci olmak çoğu zaman aklını kiraya verip, sözünü ve kelamını hüküm altına aldırmak olmuştur. Lakin dostum Nevzat Uçak üstün şahsiyetinin yanında yılmaz ve yıkılmaz kalemi, derin ve ahlaklı kelamı ile birçok gazeteciye mesleğinin yegane temsilcisi ve örneğidir. Benim şahsıma şiar edindiğim “haksızlık karşısında susan dilsiz şeytadır” sözü gibi kendisi de geçmişten günümüze her yazısında hakkın yanında batılın karşısında durmuş şerefli bir gazetecidir.”

Teşekkürler sayın Mehmet Şirin Aksoy. Benim son sözüm de aşağıda afişte büyük puntolarla verilmiş başlıktır;

YİGİTLER AYAKTA ÖLÜR.

 

 

 

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Röportaj

    Sağlık

    Spor