VAKALAR DA ÖLÜMLER DE ARTIYOR

Yaz mevsiminin gelmesi ile birlikte kısıtlamaların kaldırılması, vatandaşlarımızın maalesef ki ‘virüs bitti’ sonucuna varmalarına neden oldu. İnsanlarımız kısıtlamaların kaldırılması ile birlikte maskelerini bir kenara bırakıp, mesafeleri hiçe sayıp yaz mevsiminin tadını çıkarmaya başladılar.

Başladılar başlamasına da son gelen istatistiklerin olayın vardığı korkutucu boyutların ilk sinyallerini vermeye başladı. Haftada 6-7 bin arası meydana gelen yeni vakalar son günlerde 25 bin bandına dayanmış durumda. Öte yandan koronavirüs nedeni ile günlük yaşanan ölümler 50-55 kişi olarak devam ederken (ki bu günlük ölüm sayıları bile korkutucu idi) geldiğimiz noktada 125-130 arası vatandaşımız kaybetmeye başladık.

Geride bıraktığımız 1 buçuk yıllık sürece baktığımız özellikle kış dönemi bütün insanlar için iç karartan bir dönem oldu. İnsanların evlerine kapanmaları, alışveriş merkezlerinin, lokantaların, kafelerin ve daha birçok işyerinin kapalı olması, sokakların bomboş, ıssız kalması hepimizde unutulması çok zor izler bıraktı.

Bu kadar yaşananların, sabırların sonu da bu olmamalıydı. Rakamlar bu zamanda bu seviyelere çıkmamalıydı. Her gün virüs yeni varyantları ile birlikte çok sayıda kişiye bulaşmayı başarıyor. Uzmanların açıklamalarına göre 2 haftalık kuluçka süresini göz önüne alırsak ilerleyen günlerde daha çok vaka artışları ve vefat artışlarının meydana gelmesi tahmin ediliyor.

Amacımız felaket tellallığı yapmak değil. Her zaman söylediğimiz gibi tedbirleri elden bırakmayarak, kontrollü bir şekilde hayatımıza devam etmemiz gerekiyordu. Ancak yapamadık. Yapamadık diyorum çünkü sokaklarda sizlerde görüyorsunuz maske takan kaç kişi kaldı Allah aşkına. İnsanların yanlarında maskeleri var var olmasına da maske taşıma amaçları sadece zorunlu maske takılması gereken yerlere girerken takmak için…

Öncelik her zaman kendi sağlımız ve sevdiklerimizin sağlığını korumak olmalı. İnsanlar zaten bu düşünce ile hareket ederlerse bireysellikten çıkılarak toplum sağlığını koruma genellemesine ulaşabiliriz.

Eylül ayında okullar açılacak denildi. Üniversiteler açılacak denildi. Bu ortamda ve gidişat da kötüye giderken nasıl olacak bunlar.

Eylül, Ekim aylarında kış mevsiminde bizleri neler bekliyor bilmiyoruz. Ancak şuanda takmadığımız maskeler, umursamadığımız mesafeler, yaptırmaktan kaçtığımız aşılar büyük bedeller ödeme pahasına bir zorunluluk olarak yeniden çıkacak karşımıza.

Korunmanın yolları belli iken bu rakamları neden arttırıyoruz. Biraz daha sabretsek de gelecek yıllarımızın güzel olmasının temelini atsak olmaz mı? Hepimiz bunaldık, sıkıldık ancak şuanda yapılabilecek başka da bir şey yok.

Kurallara uyacağız, maskemizi kalabalık ortamlarda mutlaka takacağız, aşımızı yaptırıp, hijyenimize dikkat edeceğiz. Aksi takdirde bunları yapmadığımıza gerçekten çok pişman oluruz.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Röportaj

    Sağlık

    Spor