‘Vatandaşın yararına olan her düzenlemeye katkı sunarız’

ADANA (BÖLGE)-İYİ Parti Adana Milletvekili Dt.Mehmet Metanet Çulhaoğlu, “İYİ Parti olarak vatandaşın yararına olacak her düzenlemeye katkı sunarız” dedi.

Çulhaoğlu, “AK Parti’nin Milli Eğitim Bakanlığı’nda 7 bakan ve 17 sistem değişikliği yaparak ilköğretim öğrencisi çocuklarımıza travma yaşatan 60 ay yaş sınırının tekrar 69 aya çıkarılması, kamuda çalışan 300 bin sözleşmeli memurun iş güvencesi kaygısı taşımadan çalışmaları için kadro verilmesi, aile birliklerinin sağlanmasını, Diyanet personelinin ve öğretmenlerimizin mecburi hizmetlerinin 6 yıldan 4 yıla indirilmesine İYİ Parti grubu olarak 4/B’li ve 5393 sayılı kanuna tabi çalışan ebe ve hemşirelerinde dahil edilmesini sağladık” dedi.

Milletvekili Çulhaoğlu TBMM genel kurulunda yaptığı konuşmada şunları söyledi: “Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Bazı Kanunlarda ve 652 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair -17/06/2019 tarih ve 90 sıra sayılı- Kanun Teklifi üzerinde İYİ PARTİ Grubu adına söz aldım. Öncelikle 23 Haziran seçimlerinde bir hakkı teslim eden seçmenlerimize teşekkür ediyor, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olarak mazbatasını alan Sayın Ekrem İmamoğlu’nu kutluyor, başarılı çalışmalar diliyorum. Bu vesileyle Meclisimizin siz değerli üyelerini saygıyla selamlıyorum.

Değerli arkadaşlar, AK PARTİ’nin on yedi yıllık döneminde tam 7 bakan, 17 sistem değişikliği yapıldı. AK PARTİ hükûmetleri ve bakanlarının döneminde yapılan değişikliklere bir bakalım: 2003 yılında üniversite katsayısı farkı artırıldı. 2004 yılında müfredat değiştirildi. 2005 yılında üç yıllık lise dört yıla çıktı. Yine, 2005 yılında LGS yani liselere giriş sınavı gitti, Ortaöğretim Kurumları Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sınavı OKS geldi. 2007 yılında OKS yerine üç aşamalı SBS Seviye Belirleme Sınavı geldi. 2009 yılında ÖSS yerine Yükseköğretime Geçiş Sınavı ve LYS Lisans Yerleştirme Sınavları geldi. Yine, 2009 yılında üniversiteye girişte katsayı kaldırıldı. 2010 yılında üç aşamalı sınav kalktı, yerine yine tek sınav geldi. Yine, 2010 yılında düz liseler Anadolu Lisesi oldu. 2012 yılında 4+4+4 eğitim sistemi geldi. Yine, 2012 yılında tek seviye belirleme sınavları yerine birçok sınav geldi. Hemen peşinden 2012 yılında dershaneler kaldırıldı. 2014 yılında TEOG Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş ilk defa uygulandı. Hemen peşinden -bakanın televizyondan öğrendiği- TEOG kaldırıldı, Veli Tercihli Serbest Kayıt Sistemi geldi.

Ülkemizin geleceği olan bireylerin çocuk yaşlarda başlayıp genç ve olgunluk çağına geldiklerinde iş, aş korkusu olmasının ana sebepleri, daha ilköğretimde sınav korkusuyla başlayan, devamında odaklandıkları bir sistem yerine hiç bilmedikleri bir sistemle karşılaşmaları ve yarış atı gibi sınavdan sınava gönderilmeleridir. Barınmadan yeme sorunlarına kadar olan bütün dilimlerin artık gecikmeden bir çözüme kavuşturulması gerekmektedir. bilindiği üzere kamuda şu anda 300 bine yakın sözleşmeli, 4/B’li memur bulunmaktadır.Bunların kadroya alınmaları beklenmekte ve büyük bir haksızlığın ortadan kaldırılması gerekmektedir. Bu personelin kadroya alınmaları da öyle sanıldığı gibi ek yük getirmemekte, hatta hiç yük getirmemektedir. Sözleşmeli personele kadrolarının verilmesi durumunda büyük bir eşitsizlik de ortadan kalkacaktır, tayin hakları olacaktır. Sözleşmeli personel, eşlerin ayrı ayrı yerlerde görev yapmaları nedeniyle ayrı yaşamakta ve aile birliği sağlanamamaktadır. Bu sözleşmeli personelin çocukları da anne ve baba sevgisinden uzak kalmakta olup sorunun mutlaka giderilmesi gerekmektedir.

Değerli milletvekilleri, daha önce 2012 yılında pek de uygun görülmeyen bir maddeyle okula başlama yaşı 60 aya indirilmişti. 4+4+4 sistemi, eğitim modeli uygulamalarına öncülük eden bu model o zaman okula başlayan bugün ortaöğretim seviyelerindeki çocuklarda büyük travma oluşturmuştu.Bunun sonucunda ise okula başlama oranlarında büyük düşüş yaşanmış ve sonrasında niteliksiz ve eğitimsiz kişilerin işlettikleri okullara gitmek zorunda bırakılmışlardı. Bu tahribat hâlen sıcaklığını muhafaza etmektedir. Çocukların okul eğitimine katılabilmesi, gerekli duygu ve becerilerinin gelişimi için 72 ayı bitirmesi gerekirken bugün 69 ay olarak bu işi düzenlemiş oluyoruz. Böylece yedi yıldır süre gelen bu yanlış uygulamadan da geri dönmüş oluyoruz. Bunu olumlu gördüğümüzü belirtiyorum. Bu işlerle fazla oynanmaması gerektiğini düşünüyorum. Daha fazla oynandığı zaman travmalara yol açmış olursunuz. Hatadan dönmek bir erdemdir ama çocuklar üzerinde hata yapılmaması da gerekmektedir.

Değerli milletvekilleri, Diyanet İşleri Başkanlığında görev yapan sözleşmeli personelin ve sözleşmeli öğretmenlerin kadro alabilmeleri için mecburi hizmet sürelerinin altı yıldan dört yıla indirilmesini öngörüyoruz. Bu sözleşmeli personelin her yıl sözleşmeleri yenilenmekte olduğu için iş güvenceleri de yok diyebiliriz.Bu, İYİ PARTİ Komisyon üyelerinin teklifleriyle Sağlık Bakanlığında görev yapan sözleşmeli personellerin de çalışma süreleri 3+1 olarak teklif edilmiş ve bütün siyasi parti gruplarınca uygun görülmüş ve teklife dâhil edilmiştir.

Bunları olumlu mütalaa ediyoruz ancak kurumlarda 4/B’li ve 5393 sayılı Kanun’la çalışan ebe ve hemşireler de kesinlikle dâhil edilmelidir düşüncesindeyiz. Bugüne kadarki bütün konuşma ve tekliflerimizde öğretmenlerimiz, polislerimiz, sağlık çalışanlarımız ve din görevlilerimiz için 3600 ek göstergeyi bekliyoruz; iktidardan hâlâ tık yok.Öğretmen alınımda uygulanan sözlü sınavlardan vazgeçilmesini istiyoruz, iktidardan yine tık yok.

Komisyonlarda görüşmeler yapılırken İYİ PARTİ üyelerimiz, bunlarla ilgili yeni bir kanun çıkarılmasıyla ilgili görüşlerini beyan etmişlerdir. Yine İYİ PARTİ olarak, Komisyondaki değişiklik tekliflerimizin uygun görülmesini arzu ediyoruz. Biz İYİ PARTİ olarak vatandaşlarımızın yararına olacak her düzenlemede katkı sunmaya hazırız” diye konuştu.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Röportaj

    Sağlık

    Spor