CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, çiftçilerin BAĞ-KUR primlerinin devlet tarafından üstlenilmesi yönündeki talebin ise yanıtsız bırakıldığına da dikkat çekti. Gürer: “Bakanlığın sıkça dile getirdiği sigorta ve kredi destekleri, gerçek anlamda üreticilerin sırtındaki yükü hafifletmiyor. Zirai don felaketinde en ağır darbeyi alan çiftçi, kâğıt üzerinde görünen prim indirimleri ya da uzun vadeye yayılmış borçlarla ayakta kalamaz. Zirai don zarar görenler ayrımsız karşılanmalıdır. Borçlar ertelenmelidir,” diye konuştu. Gürer, zararların karşılanması, kredi borçlarının ötelenmesi, icraların durdurulması ve ek destek verilmesinin şart olduğunu belirtti.
(HABER MERKEZİ)-CHP Niğde Milletvekili ve Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, Niğde’de yaşanan zirai don felaketinin etkilerini Bakana yazılı soru ile bir kez daha gündeme taşıdı. Gürer, “Don vurdu, Bakan çözümü anlatmıyor. Bakanlık yanıtı çözümsüzlükten öteye geçmedi” diye konuştu.
Elma üretiminde büyük kayıpların yaşandığını, entegre meyve bahçelerinde ciddi hasar oluştuğunu vurgulayan Ömer Fethi Gürer, Bakanlığa beş ayrı soruyla üreticilerin sorunlarını hatırlattı.
GÜRER’İN SORULARI
CHP Niğde Milletvekili ve TBMM Zirai don Araştırma Komisyon Üyesi Ömer Fethi Gürer Bakanlığa şu soruları yönetti.
1.Elma üretiminde ne kadar ton ürün kaybı öngörülmektedir?
- Sıcak hava püskürten makinelerin fiyatlarının çok yüksek olması nedeniyle çiftçilerin bu ekipmanlara erişim sıkıntısı yaşadığına dikkat çekerek, bu makineler için destek sağlanacak mıdır?
3.Niğde’de ruhsatsız kuyularla yapılan salma sulamaya işaret ederek, modern sulama sistemlerine geçiş için tüm kuyulara kredi desteği planlanıp planlanmadığını sordu.
4.Zirai donun yalnızca üreticileri değil, içecek sektörü ve dış ticareti de etkileyeceğini belirterek, bu etkilerin azaltılması için bakanlık çalışması olup olmadığını sordu.
5.Artan maliyetler altında ezilen çiftçilerin Bağ-Kur primlerinin devlet tarafından karşılanıp karşılanmayacağını talep etti.
BAKAN YUMAKLI’NIN CEVABI
Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı’nın yanıtı ise somut rakamlardan ve Niğde özelinde doğrudan bir değerlendirmeden uzak kaldı. Yumaklı, “Zirai don olayı 65 ilde görülmüş, 34 ilde yoğun etkilenme meydana gelmiştir. Yaşanan zirai dondan en çok meyve grubu etkilenmiştir” diyerek tabloyu ülke geneline yaydı.
Bakan, TARSİM kapsamında sağlanan indirimleri sıraladı:
- %67 devlet prim desteği,
- %5 şehit yakını ve gazi indirimi,
- %5 peşin ödeme indirimi,
- %10 kadın çiftçi indirimi,
- %5 genç çiftçi indirimi,
- %5 engelli çiftçi indirimi.
Ayrıca, rüzgâr pervaneleri, sisleme ve yağmurlama sistemi kullanılan ürünler için %25 ile %35 arasında prim indirimi uygulandığını, Kırsal Kalkınma Yatırımları kapsamında da %50 hibe desteği sağlandığını ifade etti.
Kredi ve finansman düzenlemelerini öne çıkaran Yumaklı, “8038 ve 8039 sayılı Cumhurbaşkanı Kararları kapsamında üreticilerin borçları ertelenebilmekte, azami 5 yıla kadar taksitlendirilebilmektedir” dedi.
YANITLAR SORUNLARI GÖRMEZDEN GELİYOR
CHP Niğde Milletvekili ve Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer’in yönelttiği somut soruları karşılamadı. Ne Niğde’deki elma kaybının miktarı belirtildi, ne de üreticilerin ulaşamadığı sıcak hava makineleri için özel bir destek planından söz edildi. Gürer, ”Birlik ve odalar açıkladığı rakamlar var.Yalnız Niğde’de 600 bin ton ulaşan elma üretiminin 30 bin tonlara gerilemesi ve ülke genelinde farklı illerde yaşanan kayıpları bakanlık bilmemesi olası mıdır? Bu bağlamda bakanlığın kayıpları açıklaması gerekir.” dedi.
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, çiftçilerin BAĞ-KUR primlerinin devlet tarafından üstlenilmesi yönündeki talebin ise yanıtsız bırakıldığına da dikkat çekti. Gürer: “Bakanlığın sıkça dile getirdiği sigorta ve kredi destekleri, gerçek anlamda üreticilerin sırtındaki yükü hafifletmiyor. Zirai don felaketinde en ağır darbeyi alan çiftçi, kâğıt üzerinde görünen prim indirimleri ya da uzun vadeye yayılmış borçlarla ayakta kalamaz. Zirai don zarar görenler ayrımsız karşılanmalıdır. Borçlar ertelenmelidir,” diye konuştu. Gürer, zararların karşılanması, kredi borçlarının ötelenmesi, icraların durdurulması ve ek destek verilmesinin şart olduğunu belirtti.
