‘YETER ARTIK’ DİYORUZ
Adana Barosu Kadın Hakları Merkezi 2022 yılında öldürülen kadınlar için basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamada kadına yönelik şiddetin önlenmesinin devletin şiddete yönelik oluşturduğu politikalarıyla birebir ilgili olduğunun altı çizildi. Av.Deniz eylem Coşkun Durmuş, “Bugün açıkça ve yüksek sesle ‘Yeter Artık’ diyoruz. Ülkemizde 2022 yılında 393 kadın katlledilmiştir” dedi.
HABER: CANSU ERSOY
ADANA (BÖLGE)-Adana Barosu’na bağlı Kadın Hakları Merkezi’nin 2022 yılında gerçekleştirilen kadın cinayetleri için Adana Barosu Avukatlar Salonu’nda basın açıklaması düzenledi. Basın açıklamasında basın metnini Kadın Hakları Merkezi Başkanı Av. Deniz Eylem Coşkun Durmuş okudu. Av. Durmuş, “Bugün, açıkça ve yüksek sesle ‘Yeter Artık’ diyoruz. Ülkemizde 2022 yılında 393 kadın katledilmiştir” dedi.
“KADIN HAKLARI VE EŞİTLİK MÜCADELEMİZİN BİR İNSAN HAKKI MÜCADELESİ OLDUĞUNUN BİLİNMESİNİ İSTİYORUZ”
Av. Deniz Eylem Coşkun Durmuş, “Tüm dünyada kadınlar; yaşamın her alanında karşılaştıkları ayrımcılığa, cinsiyet eşitsizliğine, sömürüye, ev içi ve toplumsal şiddete karşı mücadele ederek dayanışma ruhuyla bir araya gelmektedir. Adana Barosu Kadın Hakları Merkezi olarak kadın cinayetlerinin sona ermesi, kadınlara yönelik şiddetin önlenmesi ve etkin bir mücadele için toplumu, ilgili kurum ve kuruluşları görevlerini yapmaya yasaları uygulamaya çağırmaktayız. Gönüllülükle çalışmaya başladığımız ilk günden bugüne dek süren kadın hakları ve eşitlik mücadelemizin de bir insan hakkı mücadelesi olduğunun bilinmesini istiyoruz” diye belirtti.
“BUGÜN AÇIKÇA VE YÜKSEK SESLE ‘YETER ARTIK’ DİYORUZ”
Ülkemizde kadına yönelik şiddetin giderek arttığını ve en temel insan hakkı olan yaşam hakkının vahşice ihlal edildiğini endişeyle gözlemlediklerini dile getiren Av. Durmuş, kadına yönelik şiddetin önlenmesinin devletin şiddete yönelik politikalarıyla birebir ilgili olduğunun da altını çizdi.
“Kadına yönelik şiddetin ortadan kaldırılması ve şiddete uğrayan kadınların korunması devletin sorumluluğundadır. Bugün açıkça ve yüksek sesle ‘Yeter Artık’ diyoruz. Ülkemizde 2022 yılında 393 kadın katledilmiştir” diyen Av. Durmuş, elde edilen verilere göre geçtiğimiz yıl 23 kadının, fail aleyhine hükmedilmiş tedbir kararları olmasına rağmen korunamamış ve öldürülmüş olduklarından söz etti.
“ADANA’DA 2 ÇOCUK ANNESİ ŞERMİN SARI EVİNİN BAHÇESİNDE ESKİ EŞİ TARAFINDAN BAŞI TAŞLA EZİLEREK ÖLDÜRÜLDÜ”
Öldürülen kadınlara örnekler vererek konuşmasına devam eden Av. durmuş, şunları söyledi:
“Adana’da Bahar Torun sırf barışma teklifini reddettiği gerekçesi oğlunun gözü önünde öldürüldü. Yine Adana’nın Seyhan ilçesinde 3 çocuk annesi Müzeyyen T. 24.11.2022 günü eşi tarafından evinde öldürüldü. 01.09.2022 günü Adana’da 2 çocuk annesi Şermin Sarı evinin bahçesinde eski eşi tarafından başı taşla ezilerek öldürüldü. Şermin Sarı öldürülmeden henüz 4 gün önce eski eşinden şikayetçi olmuş ve hakkında uzaklaştırma kararı aldırmıştı. Kendisini öldüren kişiyi 35 kez şikayet etmiş olmasına rağmen Beyza Doğan korunamadı ve öldürüldü. Gülbahar Kaya ise lehine verilen uzaklaştırma kararının bittiği gün evine gelen boşanma aşamasındaki eşi tarafından öldürüldü.”
“6284 SAYILI KANUNU TAM VE ETKİN UYGULATACAĞIZ, ŞİDDETSİZ YAŞAYACAĞIZ”
Av. Durmuş, “Kadınlar fiziksel, psikolojik, cinsel ya da ekonomik olarak şiddet görmemek, öldürülmemek için şikayetçi olup korunmak için adli makamlara müracaat etmekteyse de ölümden kaçamıyorlar. Öyle ki defalarca kez şikayette bulunan ve hakkında uzaklaştırma kararı olmasına rağmen öldürülen Ezgi Zerkin’in katili dahi hala bulunamadı. Adana Barosu Kadın Hakları Merkezi olarak başta Adana olmak üzere ülkenin dört bir yanında hayatta kalmak için direnen kadınlar için mücadelemizle 6284 sayılı kanunu tam ve etkin uygulatacağız, şiddetsiz yaşayacağız” dedi ve Türk Medeni Kanunu, 6284 sayılı Ailenin Korunması Ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun, İstanbul Sözleşmesi, CEDAW ve diğer Uluslararası sözleşmelerle güvence altına alınan kadın hakları kazanımlarını ortadan kaldıracak düzenlemelerin tam olarak karşısında olduklarına vurgu yaptı.
“10.01.2022 TARİHİNDE BİR ERKEK TARAFINDAN KATLEDİLEN MESLEKTAŞIMIZ AV. DİLARA YILDIZ’I ÖZLEM VE SAYGI İLE ANIYORUZ”
Kadınların insan hak ve onuruna uygun şekilde yaşamaları, eşit hak ve özgürlüklere sahip olmaları için birlikte mücadele etmeye devam edeceklerini kaydeden Av. Durmuş, konuşmasını şu şekilde noktaladı:
“Bizler farkındayız ki her gün karşı karşıya kaldığımız cinsiyete dayalı eşitsizlik kadınları hayattan uzaklaştırıyor, şiddeti kuvvetlendiriyor ve kadın cinayetlerini meşrulaştırıyor. 10.01.2022 tarihinde bir erkek tarafından katledilen meslektaşımız Av. Dilara Yıldız’ı özlem ve saygı ile anıyor, toplumsal cinsiyet eşitliğini, en temel insan hakkı olan yaşam hakkını ve şiddetsizliği savunmak için davanın takipçisi olduğumuzu sizlere bildiriyoruz. Adana Barosu Kadın Hakları Merkezi olarak, her gün olduğu gibi bugün de, Cumhuriyet, Anayasa ve Kanunlar ile elde ettiğimiz hakları ortadan kaldıracak değişikliklerin karşısında olduğumuzu ve kadına karşı şiddetin ortadan kaldırılması, kadın cinayetlerinin sona ermesi için mücadelemizi dayanışma ruhuyla sürdüreceğimizi, son olarak İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmediğimizi kamuoyuyla paylaşıyoruz.
“BU UTANÇ ÇOK BÜYÜK BİR UTANÇTIR VE HEPİMİZİN UTANCIDIR”
Baro Başkanı Av. Semih Gökayaz’da konuyla ilgili olarak şunları dile getirdi:
“Sene olmuş 20223 ama bizim konuştuğumuz konu hala kadın cinayetleri. Daha en temel hak olan yaşama hakkını bile güvence altına alabilmiş değiliz. Bu utanç çok büyük bir utançtır ve hepimizin utancıdır. Ne yazık ki bu utancın oluşmasına gerek cezasızlık politikası gerekse de toplumu sarmalayan şiddet dili sebep olmaktadır. Daha geçen gün üçüncü eşini öldüren bir adamın haberini hep birlikte izledik. Bunu mantık, vicdan, akıl kabul eder mi? Bu devlet ve yasalar ne için var? Bunların sorusunu hepimiz yüksek sesle dile getirmek ve bunlara çözüm üretmek zorundayız. Bu çağ dışı olayların böyle sürüp gitmesine başta biz hukuk insanları asla müsaade etmeyeceğiz ve özellikle kadın hakları alanında çalışan cesur meslektaşlarımızla birlikte bu olayların sonuna kadar takipçisi olacağız. Ve bu kadim topraklardan bu utancın silinip atılması için var gücümüzle çalışacağız.”