YIKIMIN BÖYLESİ DE OLUYOR: ‘MELÂS SELİ’ İLE GELEN FACİA

Üç buçuk haftadır depremle oturup depremle kalkıyoruz. Ateş, sadece düştüğü yeri değil, hatta sadece ülkemizdekileri değil, pek çok ülkedeki duyarlı vicdanları sızlattı, sızlatıyor. “Depremle yatıp depremle kalkıyoruz” diyemedik. Çoğunluk, depremle oturup depremle kalkıyor. Endişe her çevrede kol geziyor. Hiç birinden şikâyetçi olamayız; hatta hepsine minnettarız… Jeoloji ve jeofizik hocaları 6 Şubat’tan bu yana her gün, her saat o değilse bu, bu değilse öteki ekranda boy gösterip olası felâkete karşı uyarıyor. En çok da Adana ve İstanbul gündemde… Korku da apartman misali kat be kat yükselmekte. Haddimizi biliriz ve bugün deprem kapısından girmeyip önünden geçeceğiz.

PEKMEZLE GELEN MÜTHİŞ FELÂKET!

Bölgemiz, yeryüzündeki pek çok bölge gibi, depreme yatkın topraklardan oluşuyor. Her yıl deprem haberleriyle karşılaşıyoruz. Bu sonuncusu katmerli felâket oldu. Tekrarları, kuvveti ve süreleriyle dünya çapında yankılandı. Uzmanlar, ilgililer ve yetkililer bu çok büyük faciayı çeşitli yönleriyle irdelerken öyle bir noktaya geldik ki, “Deprem” sözcüğü duyulduğu anda yürekler ve beyinler 10 Richter kuvvetinde sarsılmakta.

Biz de bugün, şeker artığı pekmez diyebileceğimiz melâs’la gelen bir büyük faciayı ele alalım, depremi bir süre dolaba koyalım diye karar aldık. En azından, aynı kavram içinde de olsa, değişiklik yapmış oluruz.

Efendim; görülmemiş, duyulmamış ve tarihte bir daha eşine rastlanmamış facia 15 Ocak 1919 günü Amerika’nın Boston kentinde ortaya çıkmış. Şeker işletmeciliğinin artık yan ürünü olan melâsın depolandığı dev tank patlamış. Kenti yoğun pekmez dalgalarıyla gelen basmış. Sonuç, 21 ölü ve 150’nin üstünde üstünde yaralı ile kent kuzeyinde yıkıp-dökmeler…

NİTELİĞİ, NİCELİĞİ

Pancar veya kamıştan şeker üretilirken yüzde 4 kadar, kıvamlı pekmez benzeri yan ürün çıkar. Buna melâs diyorlar. Alkol üretiminin ana maddesidir. Ayrıca maya yapımında, hayvan yeminde, savaş sanayiinde ve daha bir çok alanda kullanılır. Bahsettiğimiz olay, Boston’daki dev melâs tankının patlamasıyla olmuş. Tankın yüksekliği 15, çapı da 27 metre. Olay günü içindeki mal 8.700 metreküp . Özgül ağırlığı yüksek: bir tonluk su tankına döküldüğünde 1.400 kilo çekiyor. Demek ki yaklaşık  12 bin tonu aşkın ürün var; yani 12 tonluk 1000 tanker dolusu mal. Boru hattıyla, kent varoşundaki alkol fabrikasına bağlantılı. O gün, tanktaki melasın ısısı 4 derece. Tankerlerin getirdiği melâs ise, nakliye kolaylığı amacıyla ısıtılmış. Tahminlere göre, sıcak ürün, soğuk üstüne dökülünce dev tank, dolu depodaki dinamitler gibi patlıyor.

ÖLÜM, YARALANMA VE YIKIM GETİRMİŞ

Tatlı ve kıvamlı şurup, 50 metre genişliğinde, 5 ile 15 metre yüksekliğinde tsunamiye benzer dalgalarla Kuzey Boston’ı basmış. Önüne gelen duvarı, muvarı dinlemeyip balyozlamış. Yerler vıcık vıcık; ayağını kurtarabilenin ayakkabısı kalıyor. İlk gün 11 ölü sayılmış. Sonradan 21’e çıkmış. Temizlik ve onarım aylar boyu sürmüş.

ŞÖYLE BAĞLAYALIM: Hükûmetimiz bir sürü şeker fabrikasını satarak iyi mi etti ne!.. En azından melâs derdimiz olmaz, olamaz…

 

 

GAZETE:

 

MANŞETİ OKUYALIM: The Boston Post Gazetesi manşeti şöyle düzenlemiş: KUZEYDEKİ DEV MELAS TANKI PATLADI; 11 ÖLÜ 50 YARALI… 2.300.000 galonluk iri melas dalgaları önüne çıkan her şeyi  süpürüp attı. Erkek, kadın çocuk 100 kişi yapışkan akıntıya yakalandı…

Gazetedeki ölü sayısı daha sonra 21’e yükselmişti.

DEMİRYOLU:

DEMİR YAPI DA DAYANAMAMIŞ: Çelik iskele üstündeki demiryolu bile korkunç melâs dalgalarından nasibini alıp yamulmuş. Elâlemin kızılhaçı birçok cankurtaranla olay alanına yetişmiş. Kızılhaç’ın, tıpkı bizim eski Kızılay gibi,  bu hizmet için para aldığını sanmıyorum.

FELAKET:

DEPREM DE DEĞİL, SEYLAP TA : 12 bin ton kıvamlı melâs dalgaları önüne gelen her şeyi silip süpürmüş, yıkıp devirmiş. Olaydan kısa bir süre sonra çekilen fotoğraf facianın boyutunu göstermekte.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Röportaj

    Sağlık

    Spor