YÜZME SAYESİNDE SANAYİCİ İŞADAMI OLDU: ALİ HAYIK

HAZIRLAYAN: RAMAZAN ŞANIVAR

Ali Hayık, 25 Mayıs 1944 yılında Adana’da doğdu. İnkilap İlkokulu, İstiklal ortaokulu ve Motor Meslek Lisesi’nden mezun oldu. Çocukluğu eski vilayetin arkaları Sucuzade Mahellesi’nde geçti.

Yüzmeyi sulama kanalı ve Seyhan Nehri’nde öğrenen Ali Hayık, Karataşspor’un kurucusu milli atlet ve sporcu avcısı Ökkeş Koşkun’un desteğiyle Karataşspor Kulübü’nün lisanslı sporcusu oldu.  Önceleri futbol kalecisiydi. Daha sonra uzun yıllar yüzdü ve sutopu oynadı. Makası ve kolları uzun olduğu için milli sutopucu ve gazeteci Aytaç Pekkoçak’ın çabasıyla Adana Demirspor’a transfer oldu.

Kendini sutopu kaleciliğinde geliştiren Ali Hayık, o dönemlerde bütçesi, tesisleri ve yöneticileriyle güçlü olan İstanbul Yüzme İhtisas Kulübü’ne (İYİK)1963 yılında transfer oldu. İstanbul’da Adanalı olan başta Behçet Kurtiç olmak üzere Ahmet Özuzun, Ali Rıza Öngören, Feridun Deveci ve Tuncay Şenyüz’den büyük destek gördü. Ayrıca İYİK efsane oyuncusu ve takım kaptanı uluslararası sutopu hakemi merhum Mithat Hantal’dan da büyük yardımlar gördü.

İstanbul Yüzme İhtisas Kulübü’nde İbrahim Sulu’nun antrenörlüğü döneminde defalarca şampiyonluklar yaşadı. Daha sonra Yüzme ve Sutopu Federasyonluğu başkanlığı yapan Dr. Haluk Toygarlı ile takımın değişmeyen kalecileri oldular.

Faal sporculuğunun ardından ENKA Şirketi’nin kurucularından Şarık Tara’nın desteğiyle Almanya’ya giden Ali Hayık, ENKA’nın şirketinde görev yaptığı gibi Almanya’da bir spor kulübünde sutopu da oynadı. Hayık, daha sonra inşaat makineleri, takım tezgâhı, döküm üzerine kurduğu fabrikasında onlarca insanı istihdam etti.

Vatani görevini Kırklareli Pınarhisar’da yapan Ali Hayık, çok değer verdiği çocukları Erhan, Erdinç ve kızı Eda’ya yüzme öğretti. Özellikle Erhan ve Erdinç, Adana Yüzme İhtisas Kulübü’nde sutopu oynuyorlar.

Ali Hayık, 23 Nisan 2016 yılında 72 yaşında yaşamını kaybetti.

-ÇOCUKLARI ERHAN VE ERDİNÇ BABALARI ALİ HAYIK’I ANLATTI-

Ali Hayık’ın çocukları Erdinç ile Erhan babalarının kendileriyle arkadaş gibi olduğunu, erken kaybettiklerini, babaları sayesinde iyi eğitim aldıklarını, sporcu olduklarını ve iş dünyasında ihracatçı olduklarını belirterek, şöyle konuştular:

“Babamız ve annemiz mükemmel bir insanlardı. Annem Didar Hanım ile babamızın birbirlerine saygı, nezaket ve ilişkilerine hayrandık. Kendimize de bunları model aldık. Bize hayli zaman ayırırdı. Yüzme ve sutopu ayrıca diğer sporları sevmemizi sağladı. İyi bir eğitim aldık. Bizlerin yüzmeyi geliştirmesi ve Adana sıcağından uzaklaşmamız için Karataş sahil kentinde ev tutmuştu. Babam, her zaman Adana ve İstanbul Yüzme İhtisas Kulübü’nde ki arkadaşlarını unutmaz ve bizlere onları, şampiyonluk ve başarılarını anlatırdı. Babamız kendi mesleği olan inşaat makineleri, takım tezgahları, yük asansörleri, asansör makineleri imalatını bizlere öğretti. Şimdilerde Hedef Makine adında şirketimizde ihracat yapıyoruz. Babamızın izinden gidiyoruz. Ona asla unutamıyoruz. Mekânı cennet olsun. Bu günlerde ki maddi ve manevi yönden zenginliğimizi, rahat, huzurlu yaşamı babama borçluyuz. Annemizi de asla ihmal etmiyoruz.”

-TAKIM ARKADAŞLARI ALİ HAYIK’I ANLATTI-

Behçet Kurtiç (Milli rekortmen Yüzücü-Sutopu Milli takım antrenörü)

“İstanbul  Yüzme İhtisas Kulübü’ne Adana’dan giden ilk yüzücü benim. Daha sonra ki yıllarda Ahmet Özuzun, Feridun Deveci, Tuncay Şenyüz, Ali Rıza Öngören ve Ali Hayık transfer oldular. Adanalı sporcular yüzme sutopunda ki başarılarının yanı sıra dayanışmaları, İstanbullu sporcularla ilişkileri, nezaketleri hayli beğeni topladı. Bizlerin de referans olduğumuz Ali Hayık kurbağa yüzdüğü ve boyu, kolları uzun olduğu için çok başarılı bir sutopu kalecisi oldu. Bizlerde ona destek olduk. Gerçekten çok efendi, sakin ve nezaketli birisiydi. Birlikte onlarca şampiyonluklar yaşadık. 1967-68 sezonunda Avusturya milli takımıyla ikili sutopu müsabakasında milli takımın kalesini korudu. Daha sonra kendini geliştirerek Almanya’ya gitti ve kendi işini kurdu. Genç kaybettik. Mekanı cennet olsun.”

Gürhan Bencan(Milli maratoncu ve sutopucu)

“Ali Hayık benim tanıdığım en dürüst, çağdaş, saygılı birisiydi. 1963 yılında Ökkeş Koşkun ağabeyin kurduğu Karataşspor’da birlikte yüzdük ve sutopu oynadık. Ali Hayık’ın makası çok güçlü ve kolları uzun olduğu için, ayrıca futbol kaleciliği de yaptığı için sutopu kaleciliğine ağırlık verdi. Bunda da çok başarılı oldu. Demirspor’a transfer oldu. Rahmetli milli sutopucu ve gazeteci Aytaç Pekkoçok’ın büyük desteği oldu. Ali Hayık ile özel antrenmanlar yaptı. Daha sonra Turgay Şenyüz, Ergüven Merkezli ile tatlı rekabet içinde kaleyi korudu. Ardından aşama göstererek İstanbul Yüzme İhtisas Kulübü’ne transfer oldu. Daha sonra da Almanya’ya gitti işini geliştirdi. Hatta Almanya’da da sutopu oynadı. Allah Rahmet eylesin erken vefat etti. Çocukları Erhan ve Erdinç de halen sutopu oynuyorlar. Babaları gibi düzgün, saygılı çocuklar. Yolları açık olsun.”

Tuncay Şenyüz (Milli yüzücü ve sutopucu)

“Ali Hayık, sürekli güler yüzlü, pırıl pırıl çok efendi birisiydi. İstanbul’da Yüzme İhtisas Kulübü’nde iyi sporculuğunun yanı sıra iyi insan olarak da kendini kanıtladı. Beslenmesi ve sağlığına dikkat ederdi. Yedek kaldığında bile oynayan arkadaşlarına moral verirdi. Birlikte birçok şampiyonluklar yaşadık. Dedikodu yapmazdı. Antrenmanlarda da çok disiplinli çalışırdı. İstanbul Yüzme İhtisas Kulübü’nde çok ağır, ciddi, bilgili ve varlıklı yöneticiler vardı. ENKA’nın kurucularından Şarık Tara, Ali Hayık’ı çok düzgün bulmuş ki Almanya’ya gönderdi. Adanalı olarak onunla her zaman gurur duydum. Allah rahmet eylesin. Erken vefat etti.”

Şahin Ciğer (Havuzlar Müdürü-Eski Yüzücü-Sutopu Federasyonu Merkez Hakem Kurulu Başkanı)

“Ali Hayık’ı sporcu ve insan olarak çok beğenir ve severdim. Kimse Ali Hayık hakkında yanlış bir şey söylemez. Yapı olarak sakin, efendi birisiydi. Önceleri futbol kalecisiydi. Yüzmeyi sulama kanallarında, Seyhan nehrinde öğrendikten sonra havuza geldi. Kurbağalama yarışlarına katılırdı. Sonra iyi bir sutopu kalecisi oldu. Önce Karataşspor, sonra Demirspor ve ardından herkesin rüyası olan İstanbul Yüzme İhtisas Kulübüne transfer oldu. Orada diğer Adanalı yüzücüler gibi kendini kanıtladı. ENKA tarafından Almanya’ya gönderildi. Daha sonra da başarılı bir işadamı oldu. Çocukları Erhan ve Erdinç de babaları gibi çok efendi, saygılı çocuklar. Benim kurucusu olduğum Adana Yüzme ve İhtisas Kulübü’nde (AYİK)halen başarılı bir şekilde sutopu oynuyorlar.”

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Röportaj

    Sağlık

    Spor