Yukarıdaki yazımın başlığı sevgili dostum, CHP’nin eczacı kökenli Milletvekili Burhanettin Bulut’a ait. Bir eğitimci olarak sayın milletvekilimi böyle bir tesbitde bulunduğu için kutluyorum.
Burhanettin beyin tesbitleri geniş ve çok tutarlı bir araştırmaya dayanıyor!…
-Ekonomik kriz, enflasyon, hergün birbiri ardına yapılan fahiş ve çılgın zamlar vatandaşın psikolojisini bozdu.
-Antiseptan kullanımı 2021 yılında bir önceki yıla göre 5 milyon kutu artarak, 59 milyon 641 bin 14’e yükseliyor. Vatandaş leblebi gibi antiseptan kullanıyor diyor.
-2017 yılında 48 milyon 226 bin 812 kutu antiseptan satılıyordu. 2018’de bu sayı 49 milyon 43 bin 763’e, 2019’da 49 milyon 857 bin 89’a yükseliyor. 2020 ve 2021 yıllarında adeta bir patlama yaşanıyor. Antiseptan kullanımındaki artış halk sağlığı açısından endişe verici diyor!.. Ekonomik kriz enflasyon, hergün birbiri adına temel ihtiyaç ürünlerine yapılan çılgın zamlar, işsizlik vatandaşın psikolojisini olumsuz olarak etkiledi.
-Mutfakta tencere kaynamıyor, faturalar ödenemiyor. Vatandaşın ruh sağlığını koruyabilmesi için antideprasanlara yöneliyor.
Birleşmiş Milletler tarafından 149 ülkede yapılan değerlendirmede “Dünya Mutluluk Raporunda” 2020 yılında 93.sırada olan Türkiye, 2021 yılında 104.sıraya geriliyor.
İktidar Türkiye’yi mutsuz insanlar ülkesi yaptı. Gerçek işsiz sayısının 10 milyonları aştığı ve vatandaşın borç-harç içerisinde hayatını idame ettirmek için kafayı yediğini görüyoruz. Bu durumda Türkiye tımarhaneler ülkesi olursa şaşmayalım diyoruz.
Pandeminin yarattığı olumsuz sağlık ve ekonomik koşullara, bir de AKP’nin 21.yüzyılda dinsel öğelerle, dünyadan kopuk ekonomi yönetiminin beceriksizliği ile yapılan çılgın zamlar yetmiyor gibi Arnavutluğa cami yapmaya yeltenmek, Afganistan’a yardım için iban atmak gerçekten aklı başında insanları çileden çıkarmaya yetiyor.
Vatandaş bu sıkıntıları yaşarken, AKP yandaşı yöneticilerin üç, beş yerden maaş almaları da işin çabası.
Sanki domuzdan bir kıl koparırcasına, devletin malı deniz, yemeyen domuz anlayışı ile devlet talan ediliyor.
Bir de bunun üstüne FETÖ artığı Maliye ve Hazine Bakanı milletle dalga geçercesine gözümdeki ışığa bakın diyerek insanları tahrik ediyor.
Hani dolarla beraber fiyatlarda düşecekti.
Ne oldu mazot-benzin-dogalgaz-otogaz-elektrik ve temel gıda maddeleri aldı başını gidiyor…
İstanbul’da 1.25 TL’den, Kırşehir’de 1 TL’den ekmek almak için -5, -6 derecede soğukta yüzlerce metre kuyrukta saatlerce bekliyor.
Hep aklıma geliyor. 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10 yerden maaş alan AKP’li haramzedeler bu insanların ucuz ekmek almak için soğukta saatlerce beklediklerini görmüyorlar mı?
Bu yaşamı içlerine nasıl sindiriyorlar.
Bu mu onların adaleti…
Şair boşa dememiş, “Yiyin Efendiler Yiyin-Iksırıncaya, Tıksırıncaya Kadar Yiyin” diye.
Geri dönülmez yere giderken ne götüreceğinizi hiç mi düşünmüyorsunuz. Hani sizler din-iman sahibi müslüman insanlardınız.
Din zenginlerin, yönetenlerin-haramzadelerin, yoksulluk ve fukaralıkta yönettiğiniz halkın öyle mi?
