‘1 MAYIS’ BİNLERCE YILDIR KUTLANIYOR

Sorduk soruşturduk, aradık araştırdık, nice kaynaklar karıştırdık, küskün kitapları barıştırdık, aykırı gelenler ayrıştırdık. Nihayetinde öğrenip aydınlandık; 1 Mayıs’ın “Bahar Şenliği” olarak binlerce yıl öncesinden bu yana kutlandığını anladık.Belki kılı kılına1 Mayıs’larda değil ama, Nisan sonu ile Mayıs başı gibi eğlencelerle kutlanagelmiş mi deseeek, yoksa dinsel tören mi desek, bilemedim. En iyisi şu; ben anlatayım, kararı siz verin, ne şiş yansın ne ızgara…

Putperestllik dönemlerine gidelim. Gitmek o kadar kolay değil haa, binlerce yıl öncesine dayanır. Antik Yunanlılar ve Romalılar zamanında ise üst sınırlarını zorlayarak entrikalı, kaprisli, şehvetli, hırslı, fettan diyebileceğimiz sayısız tanrılar resimlere, heykellere konu olmuş. Bunların bitmez tükenmez hikayelerine biz “Esatir” demişiz, Frenk çocukları da “Mitoloji” demiş. Anlayacağınız, bildiğimizin aksine, Tanrı insanları yaratırken, putperestlikte, insanoğlu ihtiyaca göre tanrılar yaratmış. Yaratmakla kalmamış, sonuna kadar inanmış, hiddetinden korkmuş, adaklarla, danslarla, törenlerle sempatik olmaya çalışmış.

Neyse, boyumuz daha fazlasına elvermez, esatiri uzmanlara bırakıp kendi “Bir Mayıs” konumuza dönelim. Çoğu insan soğuk ya da kışın soğuk alanlarda yaşar. Baharın gelişiyle birlikte buzlar çözülür, otlar görülür, ağaçlar çiçeklerle bürünür, yeraltındakiler çıkıp sürünür… Kısacası, dünya uyanır, yeşile boyanır.

İnsanoğlu zaman makinesi hayaliyle uğraıp dursun, yazip çizerken, ya da hayal kurarken binlerce yıl geriye gidebilirsiniz. Biz de onu yapıyoruz ve taa Mezopotamya medeniyetlernin yeşerdiği dönemlere uzanıyoruz. Orada bile, örneğin Sümerlerde, baharın gelişiyle yapılan etkinlikler yine inanç çerçevesinde ve baharı getiren güce yakarış ile hoşnutluğunu kazanmak amacındaymış. Romalılar da, çiçek ve bereket tanrıçası Flora’ya şükran sunup verdiklerine karşılık olarak dansla, mansla, eğlence-ibadet arası coşmuşlar nisan sonu ile mayıs başında. Derken, efendim, Bir Mayıs’ı gün belleyip bu sefer de, güzeller güzeli toprak tanrıçası Maya’ya kurbanlar sunmuşlar.

Bir Mayıs kutlamaları hristiyanlar arasında, orta çağda, öncelikle İngiltere’de başlamış. Çiçeklerle donatılmış direk etrafında çılgnca eğlenmişler bir mayıslarda. Yazılanlara bakılırsa, bu eğlencelere az veya çok pornografiye konu olabilecek yaklaşımlara da yer verilirmiş. Bundan fazlasını yazamam, belki aramızda konuşuruz. Bildiniz değil mi?

Putperestik sonrası cinsellikten arındırılmış Bir Mayıs Kutlamaları 4 Mayıs 1886 da, bir milyon işçinin katılımıyla Şikago’da yapılan direnişi üzerine kabul edilmiş ve adına Çalışanlar Bayramı demişler.

Bizde, ilk kez 1911’de Selanik’te,  1912’de de İstanbul’da kutlandığını öğrendik. 1923’te Amele Bayramı adıyla tatil günü olarak resmiyet kazanmış. Kenan Paşa Cuntası’nın, yerel kurtuluş bayramlarıyla birlikte Bir Mayıs’ı da defterden sildiğini çok iyi anımsarız. Neyse ki, kamuoyu baskısı ağır basınca 2008 Nisan’ında “Emek ve Dayanışma Günü”  olarak kutlanması kabul edildi. 22 Nisan 2009’da da tatil günü olarak yeniden yasaya girdi.

Yaygın adıyla söyleyelim, Bir Mayıs Bahar Bayramınız kutlu olsun. Adana’nın Mayıs’larını da Cuma’ya sunacağız kısmetse.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Röportaj

    Spor