AĞIRLIK VE KASLAR

Sporcunun diyeti, ihtiyacı kaloriye göre ayarlanmalıdır. Sporcu antrenmanları veya ağır spor çalışmaları sırasında aldığı diyeti, spora ara verdiği zamanlarda da alırsa, zararlı şişmanlıkla karşılaşır.

Vücut ağırlığı normalin üstüne çıkmış olan bir sporcu ile kilosu uygun bir sporcu arasındaki müsabakada, şişman olanın aynı eforu göstermek için, fazla kilosuyla ilgili olarak daha çok kaloriye ihtiyaç duyacağı ve zorlanacağı açıktır. Bu bakımdan her sporcu en uygun vücut ağırlığını kazanmaya ve bunu da korumaya çalışmak zsorundadır. Her sporcu karşılaşmalarındaki başarısına uygun gelecek normal kilosunu (müsabaka kilosunu) bilmeli ve kilosunu korumakta çok titiz davranmalıdır.

Zayıflığı tanımladığımız zaman, beden ağırlığı iki kısma ayrılır; yağ ağırlığı ve zayıf beden ağırlığı:

Yaeğ ağırlığı, organları çevreleyen yağ birikintilerini, kemek iliği, kaslar, organlarv e sinir dokusundaki yağlar kapsar. Normal düşündüğümüz zayıf beden ağırlığı kasların, kemik ve öteki yağsız dokuların toplamıdır.

Beden yağının bir kısmına enerji, izolasyon (tecrit) ve korunma için ihtiyaç vardır. Bedenin tamamen yağsızlığı mümkün değildir ve arzu edilmez. Normal, yani sağlıklı zayıf kişilerde bulunması gerekli ayğ miktarlarının oranlarını, birçok kitaplardan ya da tablolardan öğrenebiliriz. Bedenin yapısı kalıtım ve birçok öteki faktörlerin etkisinde kalır. Toplam beden yağını ileri ölçüde azaltmakta performans sınırlanabilir, hatta hastalıkla sonuçlanabilir.

Vücudun yağ miktarını (oranını) ölçmekte birçok metodlar kullanılır: Su altında ağırlık belirlenmesiyle yağ  oranının ölçülmesi, vücuttan düşük voltajlı cereyan geçirilerek yağ oranının ölçülmesi, deri kalınlığını ölçerek yağ yüzdesinin belirlenmesi, nötron aktivasyon analizi, bilgisayarlı tomografi ve nMR görüntüsü ile vücut yağ oranlarının ölçümleri.

Genelinde, spor yapan atletler, atlet olmayanlardan daha zayıftırlar. Bir örnek verelim: Lise öğrencisi kızların vücut yağ oranları %20 bulunmuşken, atlet liseli kızlarda bu oran %12-20 arasında hesaplanmıştır. Öyleki, belli mesafe koşuuclarında bu oran daha da düşük (%10) görülmüştür. Başka bir incelemede, liseli erkek çocuklarının vücutlarında %15 yağ oranı hesaplanırken, aynı yaş grubu atletlerde oran %8-12 olmaktadır.

Bir atletin ağırlığını ayarlamıs ve bedenini geliştirmesi ya da inceltmesi için yapacağı en uygun şey beden tipi, yeteneği ve ilgisin egöre “spor dalını” seçmesidir. Bunun tersine ağırlığını ayarlamak, ya da beden yapısına form kazandırmak amacıyla gelişi güzel bir sporu seçmesi, zararlı ve tehlikeli olabilir. Vücudu zayıflatmakla, yüksek performansa kavuşulacağı zihniyeti doğru bir yol değildir.

Kas çapı, ancak haftalar sürecek çlaışmalar sonrası artar. Bir kasın çapı ve boyunun artması içni haftada birçok kez kapasitesinin %70’inin üzerinde çalışma (ekseksiz) yaptırılmalıdır. Kas çapı çok kalori ve/veya protein alınması gibi basit biçimde artırılamaz; eğitimni, özellikle “kaslara ğır direnç eğitiminin” yükseltilmesi istenir. Spor eğitimi olmaksızın ağırlık artımları, kas değil yağ kazanımı anlamına gelir. Bu arada bilimsel bmir metodla (deri kalınlığı sualtı ağırlığı gibi) bir sporcunun ağırlık artışının izlenmesi yarar ve zorunlu görülmektedir.

Kilo kaybının en etkili (effektif) yolu, kalori girişini azaltmak ve çıkışını artırmak şeklinde olur.

Günde yarım saat hızlı (canlı) yürüyüş yapan bir kimse, bir haftada 250 g zayıflar.

Yaptığı spor gereği, günde 3500 kilokalori alan bir sporcu, haftada 500 g zayıflamak isterse, bir günde ortalama fazladan 500-1000 kilokalori harcamak zorundadır.

(DEVAMI VAR)

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Röportaj

    Sağlık

    Spor