Hikmetinden sual olunmaz Yaradan Cennetin Vitrini olarak yaratmış olmalı Adana’mızı. Geliniz bu kutsal topraklara çoook yukarılardan bakalım ve görüntülere rakam takalım.
Bir yanı bereket kaynağı Akdeniz, öbür yanlar hareket otağı Toroslar ve aralarında göz alabildiğine yayılmış yemyeşil doğa yaşmağı gibi ovalar…
Memleketimizin yüz ölçümü 14 bin 36 kilometrekare. Denizde 160 kilometre kıyımız uzanıyor. Alanımızın yüze 49’unu dağlar kaplamış. Su kaynaklarımızdır, ormanlarımızın haylisini kucaklamıştır. Yüzlerce endemik bitkisiyle tanınmıştır. Pek çok yerleşim alanlarına da yaşam sağlamaktadır üstelik. Gökyüzüyle öpüştüğü nokta 3.756 metre yükseklikte.
Dağ ile ova düzlükleri arasındaki kuşağa eşik alanlar deniyor; işte bu alan da yüzde 23 olarak ölçülmüş. Üstünde ilçelerimiz ve sayısız köylerimiz ve dahi antik kentlerimiz var. Ova dediğimiz düzlükler ise yüzde 28. Tarım alanlarımız toplamın yüzde 38’i. Demek ki eşik alanlarda ve dağlarımızın ulaşılabilen yüksekliklerinde de tarım yapılıyormuş.
Sonbahar sonuna doğru tepelerde başlayan kar görüntüsü Mart sonuna kadar yoğunlaşarak eteklere kadar iner. Akarsularımızı olsun, yeraltı sularımızı olsun daha çok Torosları kaplayan kara borçluyuz. Doruklardaki bazı kutularda Ağustosa kadar kar görülebilir.
DAĞLAR VE TEPELER
İlimizin Kuzeybatı, Kuzey ve Kuzeydoğu bölümleri, Orta Toroslar adıyla anılır ve yukarıdan bakıldığında, fotoğraftaki gibi hilâle benzer şekil gösterir. Üç ayrı dağ sırasıyla oluşur; Batıdan sayarsak Bolkarlar, Aladağlar ve Tahtalı Dağları’dır. Bunların Kuzeydoğu uzantısı ile oluşan Binboğa Dağları soluğu Kahramanmaraş’ta alır.
BOLKARLARA eskiden Bulgar Dağları derlermiş. Batısı Taşeli Platosuyla, doğusu da Ecemiş Kanyonu ile sınırlanıyor. Kuzeydoğuya doğru yükselir. Bazı tepeleri yazalım: 2.474 metreile Yüğlük, 2.418 metre ile Kümbet, 3.480 metre ile Aydos, 3.524 metre ile Medetsiz (Ortalarda ve en yüksek tepe) Batıdan Kuzey’e sıralanır. Doğuya doğru gidelim: Gâvur Dağı (3.337 metre), Yıldız Tepe (3.314 metre), Meydan Dağı (3.132 metre) ve Hacıhalil Dağı (3.107 metre).
Kuzeydoğu-güneybatı doğrultusunda uzanan Bolkar Dağları’nın yaklaşık 150 kilometre yol kat eder. Genişliği yer yer 40-50 kilometreye ulaşır. Ereğli ovası ile Akdeniz kıyıları arasında aşılması zor bir doğal set gibi yükselir ve Akdeniz’den içerilere ulaşıma meydan vermez. Doğrudan aşan karayolu yok. Başlıca karayolları kütlenin kuzeyinden ve güneyinden geçer. Bunlardan doğuda olanı, kara ve demiryolunun bir ölçüde birbirini izlediği Ecemiş Koridoru, bir de Antik Çağ’daki adıyla ‘Pylae Ciliciae’ olan Gülek Boğazı.
CUMAYA: DAĞ SAFARİSİNE DEVAM
