Rıfat Söylemez’i dünkü programında izledim, hayretler içinde kaldım.. Dağıtılan poşet kahvelere ödenen milyonlarca liralar, akıl almadık iddialar, pimi çekilmiş bomba gibi ard arda patlatıldı.
Rıfat Söylemez, daha önce de Zeydan Karalar’ın halkın parasını nasıl çar-çur ettiğini, yandaşlarına hangi olanakları sağladığını kalem kalem kamuoyuna anlatmış, bilgilendirmişti.
Adana’nın halkın oyuyla seçilmiş sayın Belediye Başkanı, Rıfat Söylemez’i hiç yalanlamadı, hakkında dava açmadı, susmakla yetindi.. Bu toplum, suskunluğu kabullenmek olarak değerlendirir. Zeydan Karalar kabullenmişte olabilir, suskunluğunun bunun göstergesi olduğu da iddia edilebilir peki savcılık bu yayınları ihbar kabul edip neden soruşturma açmıyor?..
Biz geçmiş yıllarda basın savcıları haberlerimizi ihbar kabul edip soruşturma açardı, günlerce adliye koridorlarında tur atıp savcı beyin kapısında bekler, sonra ifade verirdik.. Neden Rıfat Söylemez’in iddiaları ihbar kabul edilip soruşturma açılmıyor bilemiyoruz, olması gerekenin bu oluğunu diye düşünüyoruz.
Hadi savcılık soruşturma açmadı..
Zeydan Karalar niye bu iddiaları savcılığa ulaştırıp, iddiaların doğru olmadığını söyleyip davacı olmuyor!..
Düşündürücü değil mi?
Açık konuşmak lazım.. Rıfat Söylemez açık, açık, anlaşılır biçimde Zeydan Karalar’ın Belediye Başkanlığı dönemindeki yanlışlarını(!) sıraladı, oğlu Mert’ten bahsetti, Belediyenin kasasından kendi reklamı için dağıtılan milyon lira değerinde kahve paketlerinden bahsetti. Kendi siyasi durumu için kamuoyu araştırması yaptırıp halkın parasıyla ödediği milyonlardan bahsetti de, nedene bu iddialar ihbar kabul edilip soruşturma açılmıyor?
Düşündürücü değil mi?
Savcılık’tan ses yok, Valilikten ses yok.. Peki halkın hakkını kim koruyacak?
Açık söylemek gerek.. Adana basını neden susuyor? Adana halkının hakkını korumak Rıfat Söylemez ile Bölge Gazetesi’ne kalmış görünüyor..
Düşündürücü değil mi?
Başlığa geri dönelim; Zeydan Karalar, Rıfat Söylemez hakkında neden dava açmıyor?
Söyledikleri ve yazdıkları doğru olduğu için mi?
Yani kendi anketine halkın parası milyon liraları dağıtttığı iddiasının doğru olduğu için mi?
Seçim öncesi ve kendi siyasi çıkarı için halkın parasıyla milyon liralara poşet poşet kahve alıp halka dağıttığı için mi?
Zeydan Karalar, Rıfat Söylemez yalan söylüyorsa neden dava açmıyor, hakkını aramıyorsun.. Doğru ise neden görevinden istifa etmiyorsun?
Bak Ali Sepici’den bu yana tüm belediye başkanlarını tanıdım.. Ben böyle bir durumla ilk kez karşılaştım.. Belediye Başkanı, bir kentin halkını temsil eder, ona hizmet etmek için gecesini gündüzüne katar, aleyhinde bir durum olursa anında ya açıklama yapar, ya da hakkında davacı olur, tekzip eder, yani yalanlar ve kendini aklar..
Susmak, suçlanma karşısında aciz kalmak ve teslim olmaktır..
Adana Büyükşehir Belediye Başkanlığı gibi bir görev her insana nasip olmaz.. O nedenle derhal açıklamam yapmak, kamuoyunu bilgilendirmek, vicdani, hukuki ve topluma saygının gereğidir.. Hele şu kamuoyu yoklamaları için ödenen milyonlar var ya, tam bir skandal!..
Son sözü CHP Çukurova Belediye Başkan adayı Orhan Bayram’a bırakalım:
“Siyaset, adayların temsil karizmalarını bir endüstriye dönüştürerek, parti mekanizmasındaki hiyerarşinin muhtaçlık ilişkisine dönen bir bağlamı değildir”
