Uğur BAŞARAN
Dünyanın ve Türkiye’nin en önemli ovalarından bir tanesi olan Çukurova’da her hasat sonrası manzara değişmiyor maalesef. Buğday hasadı, mısır hasadı derken her hasadın bitmesinin ardından tarlasına ikinci mahsulü ekmek isteyen bazı üreticiler hasat sonrasında tarlada ‘anız’ olarak tabir edilen bitki kalıntılarını yakarak büyük bir çevre katliamına neden olmaya devam ediyorlar.
Adana’da tarlalarda ekili olan ürünlerin hasat edilmesi sonrasında anız yakılmaya devam ediyor. Yapılan uyarılara, verilen cezalara aldırış etmeyen üreticiler, koca bir şehrin sağlığını tehlikeye attıkları gibi toprakların da verimsizleşmesine neden oluyorlar. Hasat sonrası anız yapılmaması konusunda yapılan uyarıları ciddiye almayıp anız yakmaya devam eden üreticiler için uygulanan cezalar da etkisiz kalıyor.
Bazı üreticilerin ikinci mahsulü almak adına ekeceği tohumların daha kısa sürede çimlenebilmesi için tarlasındaki buğdayı hasat ettikten sonra, geriye kalan bitki atıklarını yakarak yok etmek istemesi büyük bir çevre katliamına neden oluyor. Yangın sırasında ortaya çıkan duman ve kül, bebeklerin ve yaşlıların nefes almasını zorlaştırırken, astım hastaları havadaki dumandan etkilenerek rahatsızlanabiliyor. Bu durumu önleme adına Çukurova Bölgesi’nde üreticilerin bilinçlendirilmesinin yanı sıra din adamları da camilerde verdiği vaazlarla üreticileri anız yakmamaları konusunda uyarıyor. Yapılan onca uyarılara rağmen Adana’da üreticiler anız yakmaya devam ediyor.
2020 yılı için anız yakmanın cezası şu şekilde ifade ediliyor. “anız yakanlara her dekar için 73,68 TL idari para cezası verilir. Anız yakma fiilinin orman ve sulak alanlara bitişik yerler ile meskun mahallerde işlenmesi durumunda ceza beş kat artırılır.” Diyor. Bu ceza 5 kat arttırıldığında da 368 küsuratlı bir rakam elde ediyorsunuz. Tarlaları yakanlar zaten yakalanamıyor, yakalananlar olursa da cezalar bu şekilde oluyor.
Anız yakılması büyük bir çevre katliamına neden olmasının yanında birçok olumsuzluğu da beraberinde getiriyor. Anız yakılması başta tarlaya büyük zarar verirken, ortaya çıkan çevre kirliliği insan sağlığını olumsuz etkiyor, toprak içinde bulunan faydalı bakteriler ile tarlada yaşayan böcekler de telef oluyor. Hasat öncesi anız yakılmaması konusunda yapılan uyarılara kulak asmayan üreticiler, kendi maliyetlerini azaltmak ve 2.ürünü erkenden ekebilmek adına koca bir şehre zarar vermeye devam ediyorlar
Toprakları verimsizleştiren, canlıları öldüren, bütün bir şehri etkisi altına alarak nefes almayı zorlaştıran anız yakmanın bedeli bu kadar oluyor ve gözü parsı hırsı bürümüş insanlar da tarlaları yakmaktan korkmuyorlar maalesef…
Umarız cezalar caydırıcı olur ve insanlar tarlaları yakmaya asla cesaret edemeyecek duruma gelirler.
