Türkiye’de 1945 yılında ABD’nin isteğiyle çok partili sisteme geçildikten sonra 7 Ocak 1946’da resmen kurulan DEMOKRAT PARTİ, dörtyıllık muhalefetden sonra, 14 Mayıs 1950’de yapılan seçimleri kazanarak iktidara gelmiştir.
ABD, ülkemizde demokrasinin gelişmesi için çok partili sisteme geçmemizi istemedi. Cumhuriyet’in altyapı devrimleri, aydınlanma devrimleri daha sonuçlanmadan çok partili sisteme geçerek, gerici güçlerin, tarikat ve cemaatlerin siyasi partilerde yer alarak aydınlanma devriminin önünü kesmeye ve Mustafa Kemal Atatürk’ün mazlum ülkelere de örnek olan Ulusal Kurtuluş Savaşı’nın intikamını almak ve ülkeyi gericilerin tesilm almasının önü açılsın diye çok partili sisteme geçilmesi için İnönü’yü zorladılar.
Nitekim neticede bugün ülkemiz Cumhuriyet düşmanları tarafından yönetilmekte ve şu içler acısı durumu yaşamaktayız!..
Bu gelişmeyle, Atatürk döneminden beri Türkiye‘de uygulanan ve muhalefeti bütünüyle dışlamayan, bir başka deyişle POTANSİYEL DEMOKRASİ anlayışının başarılı olduğunun bir kanıtıdır.
Öte yandan bu gelişme, kansız bir şekilde iktidarın el değiştirmesidir ki, böyle bir değişime doğulu-islami toplumlarda ilk defa rastlanmaktadır.
1950 Türkiye Cumhuriyeti Milletvekili Genel Seçimleri 14 Mayıs 1950 günü Türkiye tarihinde yepyeni bir devir başlıyordu. 1946’da kurulan DEMOKRAT PARTİ yapılan genel seçimlerde büyük bir çoğunlukla iktidarı CHP’den aldı. Demokratlar yurt genelinde %53 oy almıştı. CHP’nin oyları %39’u buluyordu.
Oy oranları açısından çok büyük bir hezimet yoktu belki, ama mevcut çoğunluk sistemi nedeniyle sandalye dağılımı oldukça dengesizdi. DP’nin kazandığı 408 milletvekiline karşı CHP ancak 69 milletvekilliği kazanabildi.
27 sene ülkeyi tek başına idare eden CHP serbest seçim yoluyla iktidarı DP’ye teslim ediyordu. Atatürk’den sonra 11,5 yıldır Cumhurbaşkanı olan İsmet İnönü artık muhalefet lideriydi.
Sonucu 16 Mayıs 1950 tarihli CHP’nin yayın organı ULUS GAZETESİ özetledi. CHP İKTİDARI DEVREDİYOR?..
Yeni TBMM’si 22 Mayıs 1950’de açıldı. Meclis Başkanlığı’na DP kurucularından Refik Karaltan seçildi. Demokratlar Cumhurbaşkanlığına Genel Başkan Celal Bayar’ı seçtiler.
Türkiye Cumhuriyeti’nin Atatürk ve İsmet İnönü’den sonraki 3.Cumhurbaşkanı olan Celal Bayar, hükümeti kurmakla Aydın Milletvekili Adnan Menderesi görevlendirdi.
Adnan Menderes, Birinci Menderes Kapasitesi olarak anılan hükümetini 22 Mayıs 1950’de açıkladı. Yeni hükümet 2 Haziran 1950’de meclisten GÜVEN OYU aldı.
Demokrat Parti programı gereğince, Cumhurbaşkanlığı görevini üstlendiği için istifa eden Celal Bayar’ın yerine ise Adnan Menderes seçilmiş ve Menderes bu görevi 27 Mayıs 1960 tarihine kadar sürdürmüştü.
CHP için yeni bir dönem başlamıştı. Demokrasi kurulmuştu. Demokrat Parti’nin ilk icraatı 1932’den beri Türkçe okunan ezanın orijinal şekliyle okunmasını serbest bırakmak oldu.
Yeri gelmişken yazmadan edemiyeceğim.
Dünyada bir benzeir daha olmayan bir ülkeyiz. Bizden başka bir ülke yok!..
Bilmediği-anlamadığı dille ibadet eden bir ulus; maalesef bizim ülkemizin insanlarıdır.
29 Haziran 1950’de gerçekleştirilen CHP 8.Kurultayı’nda daha önceki kurultayda parti meclisine bırakılmış olan Genel Sekreter seçimi yetkisi kurultay delegelerine bırakılmış, parti meclisi üye sayısı da hepsi kurultay tarafından seçilen 30 üyeye indirilmiştir.
Yapılan seçimler sonunda İsmet İnönü Genel Başkan, ÇARIKLI POLİTİKACI lakabıyla anılan Kasım Gülek ise Genel Sekreter seçilmiştir.
26 Kasım 1951’deki ara seçimlerinde Demokrat Parti 20 milletvekilliğinin 18’ini kazandı. 26 Kasım 1951’de toplanan 9.Kurultay’da İsmet İnönü yeniden genel başkanlığa, Kasım Gülek de Genel Sekreterliğe seçildi.
1953’te CHP’nin malları hazineye devredildi. Bu karara karşı CHP Lideri İnönü TBMM’de Demokratlara şöyle seslendi:
IŞIKTAN KORKUYORSUNUZ!..
22 Haziran 1953’te toplanan 10.Kurultay’da parti programında ilk kez HUKUK DEVLETİ kavramına yer verildi. İki meclisli bir sisteme geçilmesi, Anayasa Mahkemesi’nin kurulması, seçim güvenliği, yargıç bağımsızlığı, sendika ve meslek örgütleri kurma özgürlüğü, işçilere grev hakkı gibi görüşler programa girdi.
Kurultay sonunda yapılan seçimlerde İsmet İnönü tekrar Genel Başkanlığa, Kasım Gülek de 860 delegeden 709’unun oyunu alarak Genel Sekreterliğe seçilmiştir.
