CHP NE YAPMALI…

CHP Üst yönetiminin, yerel seçim başarısının ardından -erken seçim- istememesi, gerçekçi bir yaklaşım. Çünkü bu sistemle 2028 seçimine gidilme olasılığı yok artık.

Kaybettiği akşam, “2028’ekadar artık seçim yok” derken, Cumhur İttifakının Başkanı olarak R. T. Erdoğan, partili cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi ile bırakın kendisini, bir başka AK Partiliyi bile seçtiremeyeceğini açıkça gördü.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’i önce Devlet Bahçeli’nin sonra da Ak Sarayın “aman istifa etme gel partinle bize katıl” çağrılarının arkasında, çoğunluk yapıp, TBMM’de Anayasayı kendilerine göre değiştirerek, “başında cumhur ittifakının olacağı Meclis Hükümetine” dönüştürme niyeti var.

Ne yazık ki, CHP son Genel Başkanının 39 milletvekili bağışlayarak yoktan var ettiği (son seçimde görüldü ki tabanları bom boş) partilerin onlara katılma eğilimi her zaman olasıdır.

İşte bu olacaklara karşı ve mahalle-sandık ayrıntısında çalışarak, CHP’nin Türkiye genelinde aldığı oyu ne yapıp, yapıp yüzde 40’ların üzerine çıkarması gerekiyor.

Bunun olabileceğini, seçmen eğilimlerinin sanılanın üzerinde değişebildiğini arka arkaya iki seçimde gün-gün, saat-saat yaşadığımı belgelemek istiyorum;

İsmet Paşanın sağlığında CHP Milletvekili olma onuruna eriştiğim 1973 seçiminde, biz Türkiye genelinde yüzde 33 oy aldık. Başbakan Süleyman Demirel’in Adalet Partisi 3’e bölündüğü için (DP-yüzde 11, MSP-yüzde 11) yüzde 29 oy alabildi.

CHP, yıllar sonra birinci parti olmuş ve hükümeti kurma fırsatı elde etmişti. Milli görüşün yani bu günkü AKP’nin banisi Necmettin Erbakan’ın partisi MSP ile CHP koalisyon yaptılar. Öylece Bülent Ecevit’in Başbakanlığında hükümet (iktidar gücü), merkez sağdan, ortanın solunda CHP’ye geçmiş oldu.

Artık seçmenin indinde CHP “İktidar Partisi” yaftası kazanmıştı. Hemen arkasından yapılan 1973 yerel seçiminde CHP yüzde 38, 1977 genel seçiminde de yüzde 42 oy aldı. Yerel ve genelde seçmen, başta Aş-İş sorunu olmak üzere çözümü artık CHP’de bulma güveni kazanmıştı.

2023 Mayıs’ta, Tek Adam hâkimiyetinde çok az farkla kazanılan seçimi 31 Mart 2024’de, AK Sarayın (AKP’nin) elinden alıp CHP’ye vermesinin temel nedeni, elbette ki Aş-İş sorununu artık Tek Adamın (Partili Cumhurbaşkanının) çözemeyeceği olduğu kadar, başta İstanbul ve Ankara olmak üzere halkın CHP’li belediyelere karşı duyduğu güvendir.

İki karşılıklı cümle ile seçmen indinde, “Ben Ekonomistim ve ekonominin sorumlusu Benim, Ben” diyen AK Saray (AKP), iktidar yaftasını düşürdü. “Millete Hizmet Yoluna Devam” diyen CHP iktidara hazır parti durumuna geldi.

Şimdi öncelikle yukarıda sözünü ettiğim Cumhur İttifakının kendilerine göre Anayasayı değiştirme planını bozmak için CHP, 2023 seçiminde verdiği 39 milletvekilini ve son 31 Mart 2024 seçiminde Türkiye İttifakına tabanda katılan oyun hakkını TBMM’de yanına almak için şeffaf bir şekilde ne gerekiyorsa yapmalıdır.

Sonrası CHP Yönetimlerine düşen görev, bu beklentiye yanıt verebilir, parti içi öz ve iç güvenli, örgütüne dayalı demokratik yapılı, yetenekli ve becerili kadroları öne çıkaran bir parti olmak ve halkı böyle olduğuna inandırmaktır.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Röportaj

    Sağlık

    Spor