DURAK’IN ALINACAĞINI VALİ ATIŞ ÖĞRENMİŞTİ

Hakkında mahkeme kararı yoktu… Hatta soruşturma bile açılmamıştı… SONRADAN YAPILACAK SORUŞTURMA “selameti” gibi anlaşılması zor gerekçeyle Aytaç Durak’ın görevden alınması anında manşetlere taşındı. Haber, siyaset çevresinde dolaşanları 2009 Yerel Seçimler arifesine götürdü. Aynı Zamanda Türkiye Belediyeler Birliği Kurucu Başkanı da olan Durak, Başbakan Erdoğan’a, “Bir kez daha görev yapmak istiyorum. Adaylığımı yine AKP’den koymayı düşünüyorum” demişti. Erdoğan ise, “Bizden de, başka partiden de aday olma” şeklinde cevap verdi. Ardından Durak AKP’den istifa etti. En küçük parti olan MHP’den aday oldu ve BAŞKANLIĞI BEŞİNCİ KEZ kazandı. Kazanacağı belliydi, çünkü dağıtılan 280 bin anket formundan şu sonuç çıkmıştı: hangi partiden aday olursan ol, arkandayız.

Tabii ki bu sonuç AKP üst düzeyinde hem şaşkınlık hem de kızgınlık yaratmıştı. Bakan Hüseyin Çelik seçimden hemen sonra kameralara “İdari ve hukuki ne gerekiyorsa yapılacaktır” diyecek kadar ileri gitti. Açıkçası, Durak’ın bir şekilde görevden alınacağına inananların sayısı hiç de az değildi. Bu arada belediyeye peş peşe müfettişler gelip gidiyordu.

VALİ ATIŞ VE BEN

Bundan sonrasını kendi gözlemlerime dayanarak yazıyorum…

Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, müze yapılması önerilen Milsan tesislerinde inceleme yapmak üzere gelecekti. Kültür Müdürlüğü’nden aradılar.  “Bilgi vermek gerekebilir, siz de gelin” dediler. Yanılmıyorsam 27 Mart Cumartesi günüydü. Milsan tesislerine gitmek üzereydim ki Başkan Durak arayıp ne yaptığımı sordu. “Bakan’ı karşılamaya ben de gidiyorum” deyince durdu. Haberi yokmuş. Bir an inanmak istemedi. Özel kalemi arayıp tekrar bana döndü, “Bizimkilere sordum, böyle bir haber verilmemiş. Pazartesi Vilayet Özel Kalemine sorarım hesabını” dedi ve karşılamaya katılmak üzere havaalanına gitti. Sonradan belli oldu ki, haber bilinçli olarak Durak’tan gizlenmişti.

Heyet Milsan’a geldi.  Vali İlhan Atış’ın daha önce hiç rastlamadığım görünüşü dikkatimi çekti. Hasta gibiydi. Solgundu, yüz kasları gerilmişti. Bir şeylere kızmış ama kızgınlığını bastırır gibiydi. Hatta baktığı yeri görmüyordu sanki. Milsan’dan sonra, Halil Avcı tarafından Butik otel haline getirilen Bosnalı Salih Binasına gidildi. Binaya girenlerin kalabalık olması karşısında dışarıda beklemeye karar verip çıktım. Vali Atış da dışarıda, tek başına ağır adımlarla dolaşıyordu. Baktım, yavaş hareketlerle, olmayan bıyığından kıllar çekiyor gibiydi. Yaklaştım, yüzüme bakmadan “Nasılsın Nurettin Bey?” diye sordu.

Teşekkür edip aynı soruyu ben yönelttim. İsteksiz ve mecalsiz el hareketiyle “Eh işte!” anlamında cevap verdi.

Baraj girişindeki yıllar önce atılan temeliyle munutulup kalmış Kültür Sitesi alanına gelinmişti. Bakan Günay, Vali Atış, Başkan Durak ve ben yan yana geldiğimizde Durak “Ben bu inşaatı kısa sürede tamamlar, çok güzel bir Kültür sitesi haline getiririm. Yeter ki karayollarına ait olan arazi belediyemize devredilsin” dedi. Bakan Vali Atış’a “Yapabilir misiniz” diye sordu. Atış, durgun ve bezgin haliyle başını hafifçe yana sallıyarak “Olabilir” dedi. Bakan “O zaman bu iş sonuçlanmıştır” derken yüzünü sevinç kaplamıştı. Aynı anda Vali yavaşça geri çekildi.

Ertesi sabah bomba haberi Vali Atış Karataş’tan patlattı: Aytaç Durak, soruşturmanın selameti için İçişleri Bakanı tarafından 2 ay süreyle görevden alınmıştı. Bu iki aylık süre 24 kez uzatıldı. Sayısız soruşturma dosyalarının tamamı fos çıktı. Ve bir sonraki seçime iki gün kala Durak’a resmi yazı geldi “Temiz çıktınız, göreve dönebilirsiniz.” Şu işe bakınız, görevden alınışını yerel-yaygın bütün medya manşetten verirken, göreve dönüşünü görmemiş, gören bir-ikisi de görünmeyen yerde küçücük vermişti.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Röportaj

    Spor